bütünde bir senaryonun oyuncusu olduğumuza inancım sarsılmaz, dolayısıyla kadere, yazgıya inanırım ancak hayatımızın akışı içinde önümüzdeki seçeneklerle yön tayin etme hakkına sahip olduğumuzu da inanıyorum, verdiğimiz kararlar ve seçimlerimiz o bütünün içindeki yerimizi belirliyor. tıpkı aynı senaryonun farklı yönetmen ve oyuncularla tümüyle farklı filmler üretebileceği gibi. tabii tüm bunları rakımın yanında, muazzez ersoy gibi bir gerçeği de göz ardı etmeden yazıyorum;
" kader diyemezsin sen kendin ettin aşkıma sevgime ihanet ettin yalvarışın çok geç beni kaybettin dönme artık seni ben de terkettim hani mutluluktu bu aşkın sonu hani sevecektin bir ömür boyu nasıl yaptın zalim sen bana bunu kader diyemezsin sen kendin ettin "
gelelim gecenin sorusuna; yan taraftaki reklamlarda dönüp dönüp durmadan çıkan bir foto var, evden çalışarak nasıl 7.000 dolar kazandığını sonunda açıklayan mayolu abimizin biri tramplende durmuş para havuzuna bakıyor. adam mı, paralar mı?