ayı sözlük

  • /
  • 17
ne olmuş/olmamış kim haklı/kim haksız tartışmasına girmiyorum. ne oldu da, ne ara kim ya da kimlerden dolayı burası bu hale geldi gibi klişelere de girmeyeceğim. güzel işler zamanında yapıldı ama iyi ama kötü herkes çorbaya tuzunu koydu, katkıda bulundu. her şeyin bir süresi varmış demek ki dolmuş bir şeylerin de süresi.

lakiiiin verilen onca emeğe rağmen kimse bu söylemleri ve tavırları hak etmedi diye düşünmekteyim.

her neyse tek istediğim bu sözler kayıtlara geçsin;

"burası benim yarattığım bir alan, kararları da ben veriyorum. bu kadar net! istemeyen gidebilir, kimseyi burada zorla tutmuyorum."

(bkz: ya sev ya terk et)

ok, bye!
eskiden hafta sonlarında liselerin ortaokulların kursları vardı. cüzi miktarda ücrete ya da durumu olmayanlara ücretsiz verilirdi bu kurslar.
bendeniz de bu kurslara gitmiştim. o kursların birinde, matematik dersinde başımıza hoş olmayan bir şey geldi. hafta sonu çalışmaktan hoşlanmayan, dolayısıyla hafta sonu tatili yenen matematik hocamız garip bir uygulamaya imza atmıştı. kurs sırasında hoşlanmadığı ya da soruları bilemeyen öğrenci oldu mu defterini çıkarır sözlü notunu basardı.
hafta içi yetmiyormuş gibi bir de hafta sonu eksi notları almaya başlamıştık. bir iki şikayet ile hocamız bu uygulamadan vazgeçti. vazgeçti ama defterine geçtiği notlar aynen kaldı ve dönem sonu notlarımızı etkiledi.
ayı sözlük'te de duyduğumuz kadarıyla burasıyla alakasız bir ortamda yapılan muhabbetler yazarların uçurulmasına, banlanmasına sebebiyet vermekte. çok zor bir dönemden geçtiğimiz aşikar. bu yazar yoğunluğunun yarın öbür gün biteceği sözlüğün bekleme salonunda yeller eseceği günler yakın. şu kısa dönemde kişisel buhran ile yazar banlamak çocukçadır. ayrıca tüm bu olanlara rağmen böyle yerlere fazlaca anlam yüklemek de bana göre çocukluğun dik alasıdır. tarafsızlığımızı bir kez daha sorgulamaya davet etmekle beraber canları sıkılan yazarlarımıza her zaman bir yolun olduğu, yeni bir yolun açılacağını da hatırlatmak isterim. saygılar.
garip bir ortam. lgbt orjinli, lgbtlere karşı ötekileştirmeye karşı bir duruşu var gibi görünüyor. ama işin aslı öyle değil. bazen burda açılan o kadar saçma başlıklar görüyorum ki ve bunları eşcinsel bireyler yazıyor. inanmak güç. tabii bu durumla sözlüğün kuruluş amacının veya yöneticilerinin yapabileceği şeylerin alakası yok. yazarlara sansür tabii ki yapılmamalı ama ben lgbt bir bireyin kendini ötekileştirmesini anlayamıyorum. aslında bunu yaptıklarının farkında bile değiller. insanların kemiklerine işlemiş artık bu durum. gay kimliği insan kimliğinin önüne geçmiş. mesela şöyle bir başlık gördüm az önce sol frame'de: boş zaman gay aktiviteleri. arkadaşım siz boş zamanınızda bir heteroseksüelden veya biseksüelden farklı bir şey yaptığınızı mı sanıyorsunuz ? bunu yazmak ne kadar saçma bir şey farkında değil misiniz ? her girdiğimde buna benzer bir başlık görüyorum. gayet tüm insanları kapsayan bir şeyi tarif ederken araya gay kelimesini sıkıştırmak. sanki eşcinseller insan değilmişcesine veya eşcinsel olmayanlardan çok farklıymışcasına. dediğim gibi garip bir ortam.
dışarıda bir yerlere stand kurup reklamını yapmayı düşündüğüm sözlük. bu kadar boş olması çok korkutucu. bazen adımı fısıldayan sesler duyuyorum.
3 yılı aşkın süredir üyeyim.daha önce iki tane daha ibne sözlüğü maceram var ama kısa sürdüler.vakti zamanın da hem yönetim hemde yazarlarla kötü durumlara düştüm.ya benim yüzümden yada onların yüzünden sıkıntılar yaşadım.burası bana biraz da tahammülü öğretti.
örneğin ben eskiden ateist,ülkücü ve kemalist insanları sevmezdim bariz bir önyargım vardı.sözlük de maşallah böyle insanlardan çok.tartışa tartışa yaza yaza zamanla onları anlayıp kabullendim ve artık insanların siyasi ve ahlaki duruşlarına saygılıyım bu benim için sorun değil.
sözlük sayesin de güzel insanlar tanıdım.farklı hayatları öğrendim.insanların yazdıklarından tecrübeler edindim.çok güzel dizileri öğrendim.asla dinlemem dediğim müzik türlerini yine yazarlar sayesinde keşfettim.bazı ibnelerin yaşam amacının koli olduğunu buraya bile koli için üye olanları gördüm.evli olan eşcinsellerin hayatlarını öğrendim.biseksüelliğin saçma olduğunu düşünürken.biseksüel yazarlar sayesin de varlığına inandım.
daha yazamadığım bir çok şey öğrendim ben burda.ama en çokta şu gey kompleksinin ve egosunun ne boktan bir şey olduğunu gördüm.kişisel kaprisimizden dolayı bu sözlük bu şekilde harcanmamalı.kavga edebiliriz tartışa biliriz.kimse kimseyi sevmek zorunda değil olamaz da .ama ortada bir sürü insanın emeğiyle bir yere gelmiş bir sözlük var ve buna sahip çıkmalıyız.
sözlük görünür de dark bearın babasının malı gibi görünse de değil sözlük hepimizin ve hepimiz yeniden eski günlerine döndürmeliyiz.
(bkz: sözlüğün bütün ibneleri birleşin)
amaçları dışında kullanılmaya çalışıldığında yanlış sonuçlar elde edileceği kesindir. burası sosyal bir paylaşım alanı olduğundan belli bir kuralı vardır. bu kuralların dışındaki amaçları entrylerde gördükçe insan hayal kırıklığına uğruyor. sözlükte yanlış anlaşılacak şeyler paylaşıp hayıflanmaktansa; yazdıklarımızı bir çok süzgeçten geçirerek yazmamız gerektiğine inanıyorum. sözlüğün özgür yapısına ters düşmeden bu rahatlıkla yapılabilmektedir. ama sözlük içerisindeki paylaşımların dışına çıkan arayışlar ve amaçlar sözlüğe zarar vermektedir. bu konuda kim olursa olsun kimseye taviz vermemek gerektiğini düşünüyorum. * yanlış anlaşılmamak ve anlamamak için çaba göstermek gerekmektedir. başta kendimiz olmak üzere.
kadın yazarlar olarak entry girmediğiniz, yeni başlıklar açmadığınız sürece erkek egemenliğine teslim ettiğiniz sözlük.
istanbul burnumda tüterken, hangi hamam açık, hangi hamam kapalı diye googlelarken bulduğum sözlük. bir kaç başlığa bakayım dedim, mizah gayet yerinde. genel olarak sığır zihniyetli, düşük profilli ayıların olduğu bir ülkede, mizahtan anlayan ayıların da olduğunu görmek beni şaşırttı. nerdeymişsiniz siz yıllardır? nerelerde saklanmışsınız? yoksa kolay av olmak için yıllarca kezban rolüne mi büründünüz? beni mi kandırdınız? ne çektim ben de...
hani böyle yaz tatilinden sonra sınıf arkadaşlarını sıranı falan özlerdin ya bu 3 günlük ara öyle bir özleme oldu benim için
trendsetter istanbul dergisinin mayıs 2013 sayısında yer bulacak olan interaktif sözlük.
corona sebebiyle evde kalan sevgili dostlar ayı sözlüğü keşfettiler.

ne de güzel ettiler, aman aman...

fakat günden güne forumdan çok kişisel bloğa dönmeye başladı sözlük.

formata uygun şekilde yazmak bence zor değil; formata uygun şekilde de geyik yapılabilir, kendini ifade edebilir insan evladı.

bu anlamda bir iki örnek gösterilse ve o yönde arkdaşlar mı alınsa içeriye? bilemiyorum bu işler nasıl oluyordu tamamen unuttum.
burası bir "tutku" ve "utku" noktası!
burası bir "paylaşım" yeri; ama koz paylaşımı değil, hayat paylaşımı!
burası bir "dayanışma" mekanı; ama "kapışma" hiç değil!
burası bir "direnme" noktası, birbirimizden "iğrenme" değil!
burası bir "gelişim" merkezi, sadece "yiyişim" için değil!
burası bir "örnek duruş" sahası, "ördek vuruşu" değil!
çünkü, burası, bizim var oluş sahnemiz, asla yok oluş değil!!!!!!!
'' baktığın insanları heteroseksüel diyerek geçme tanı '' mesajı veren alternatif oluşum.

(bkz: dikkat gay çıkabilir)
açtığım günden bu güne, bana çok şey katmıştır. kesinlikle bir aktivist değilim, kendimi çok geliştirmiş biri de sayılmam. zaman zaman yaptığım hatalar ve agresif davranışlarım için de sözlük kullanıcılarından özür diliyorum. bu sitenin içindeki her görüşten düşünceden yazarın kelimelere cümlelere döktükleri entryler, zirveler sayesinde tanıdığım güzel insanlar bana çok şey öğretti. ki ben eşcinsel hayatımı yaşamaya başlayalı 3 yıl olmuşken, * sözlüğün 2 yıllık olması da bu siteyi iyi ki açmışım dememe sebep oluyor. olmasaydı şeklinde düşündüğümde de birkaç örnek var gözümde. şimdi ben gibi bir çok kişiye bir çok şey katan bu site umarım bir şekilde yayın yapmaya ve yeni yeni bir çok lgbt bireye destek olmaya devam eder.
laf sokayım derken kendi kendini rezil eden, adeta güne gidip ilgi çekmeye çalışan hanım teyzeler gibi orada burada elinde çayla çar çar öterek reel hayatındaki sosyal eksikliğini acı bir yakarış ile tatmin etmeye çalışan yazarlar ile dolu platform. insanlara bir şeyler katmaktan, çevresine kendi değerlerini tanıtmaktan, yardım etmektense `kendimi nasıl tepede tutarım da herkes beni konuşur.. daha fazla dikkat çekmeliyim, o zaman yazarlara laf sokmaya çalışayım` formatlı hareketleri ile `denemeye devam` dedirtirler.
amacı dışında kullanıldığı vakit yan etkilerinin olacağı unutulmaması gerken biricik bebeğimizdir. hassastır, narindir.(bkz: ayı sözlük formatı ). açık saçık meydan muharebelerine kimsenin tanıklık etmemesi gerekendir. ne bileyim randevulaşın malazgirte, afyona, konya, trakya dolaylarına; taksime, kadıköye yada kızılaya falan gidin orda sumo güreşi yapın. kişiler dertlerini anlatmak istiyorlarsa kişiselleştirmeden yapmaları en doğrusudur. kimse hedef göstermesin, gösterilmesin ve lütfen kimse kimseyi deşifre etmesin ki tadına varalım diye düşünüyorum.sahi sırası gelmişken yapımda ve yayında emeği geçen, meşakkatli olan arkadaşlarımızın da ellerine sağlık. allah bozmasın.
(bkz: olur böyle vakalar adminler yakalar)
(bkz: oluyor böyle şeyler durduramıyoruz efenim)
(bkz: edepli ol ki genç kalasın)
(bkz: ağır ol da molla desinler)
uzun uğraşlar, emekler, elde olan imkanlarla yapılan ayı sözlükte, yazarların bilgi paylaşımlarını görmek, keyif aldıklarını duymak, hissetmek büyük keyif veriyor bizlere. bu keyifin uzun sürmesi, hiç bitmemesi dileğiyle.
koca bir medfen burası, yazdıklarımız da hüve’l-bâkīli mermerler. bir gün bakıp ya işeyecekler ya da papatya ekecekler. "artık senin mekânın servilik altında bir yermiş" dedirtelim.
bir işe başlayalı 1.5 ay oldu, sözlüğü az ihmal ettim. sözlük ne duruma dönmüş, bir tarafta sözlükten atılanlar, bir tarafta atanlar, bir tarafta facebookta kötüleyenler, kötüleyenleri kötüleyenler... şaka mısınız siz yaw. burdaki kavga edenler bir de birbirini yakından tanıyan insanlar. şasırıyıorum bir daha sözlüğü boş bırakmayacağım.

vallaha kendi adıma sözlük yönetimini çıplak görmezsem bende ayrılcam, kızım sana söylüyorum gelinim sen anla.

hepimize biraz hoşgörü diliyorum, gercekle sanal yazıları ayırmanız dileklerimle. burdayım, gitmem sözlükten...
içinde bulunmaktan keyif aldığım bu güzide oluşumun bana atılan çamurla ilgili kısmına bundan yaklaşık 5 hafta önce (bkz:#251440)´da cevap vermiştim.
olayın tam da şu sıralar yeniden gündeme getirilmesi benim üzerimden de dark bear'e saldırılmak istendiğinin bir göstergesi. bir eküri var ve biri ötekine gaz veriyor anladığım kadarıyla. konudan bihaber kişiler de bir "kadın tacize uğradım diyorsa tacize uğramıştır" mahiyetinde yaklaşıyorlar ki öyle bir durum yok.

bana ithamda bulunan kişi ile temmuz ortalarından itibaren 3-4 kez zaman zaman kendisinin bana verdiği skype adresi üzerinden saatlerce cinsel içerikli olmayan sohbetler ettik. son sohbetimiz 14-15 ağustos gecesinde oldu. sohbet esnasında karşı tarafın elektriği kesildi ve bunun üzerine kendisi cep telefonundan bağlanarak sohbete devam etti. birazcık teknik bilgim olduğundan, skype'ın şarj yediğini biliyorum. bunun üzerine karşı tarafa whatsapp'a geçelim dilersen dedim. o da ikisi de telefonda var farketmez diye yanıt verdi. ben de dur ben seni ekleyeyim dedim ve internet üzerinde aleni bir şekilde duran telefonunu ekledim. 10 dakika kadar da oradan sohbet ettik ve iyi geceler dileyip ayrıldık. bu arada, kendisini internet üzerinde aleni olarak kişisel bilgilerini tutmaması gerektiği konusunda uyardım; zira iyi niyetli olmayan birilerinin tacizine kurban gidebilirdi! taciz konusunda birine uyarıda bulunurken taciz ile suçlanmak sanırım ancak böyle olur!!! telefonumu kapatmak üzereyken karşı tarafın beni engellediğini gördüm ve sözlükte çevrimiçi olan karşı tarafa mesaj attım neden böyle yaptığıyla ilgili olarak. özel mesajlaşmalarımız her ne kadar ben silmiş olsam da, sözlük veritabanında var. yöneticimiz de sanırım bu noktadan sonra o mesajlara bakmış ve haklılığımı görmüş. karşı taraf, bana suçlamada bulunan taraf ise ayrıca normal olarak her zaman yazdığım girilerimden bazıları için üzerine alınmış. kendisiyle ilgili olmadığı halde bu girilerde kendisine laf dokundurduğumu sanmış. yazdığım ve varsa sildiğim her giri sözlük veritabanındadır. incelendiklerinde bunun da bir itham olduğu görülecektir.

daha da diyecek bir şeyim yok.

edit: karşı taraf ile o tarihten beri hiç temasım olmamıştır.
  • /
  • 17