ayı sözlük itiraf

  • /
  • 13
merhaba. ben 25 yaşında sabahları mühendis, geceleri de çilingir olarak çalışan, çevresine göre yakışıklı olarak kabul edilen, hafif yapılı, atletik ve biraz kıllı bir vücut sahibi birisiyim.

o gün gece yarısı bir telefon aldım. yine; "birisi anahtarını unuttu veya düşürdü, bize uyku yok" diye diye, olacaklardan habersiz yola çıktım. adrese geldiğimde kapı açıldı. o ne sütyen giymemişti. aslında hiç bir şey giymemişti. "uslu bir çocuk olursan, sütyenimi de görebilirsin ihihihi" dedi kapıyı açınca.

o esnada alt taraftan, sonradan adının şaziye pekmez olduğunu öğreneceğim, orta yaşlı, pek de alımlı olmayan bir kadın seslenmişti. aman tanrım, o da ne, o da sütyen giymemişti. sadece sesini duymuştum ama sütyen giymediğine eminim.

içeri girdiğimde yatakta 2 kişi vardı. birisi yüzüstü yastığın üstüne yatmış, diğeri elleri kelepçeli halde idi. ikisi de sütyensizdi. önce yastığa piercinglenmiş olanı kurtardım. sütyensiz olduğunu söylememe lüzum yok umarım. diğeri, kelepçeli elleri ile bana bakarken, pantolonumun arasında bir el hissettim. benim 17cm'lik ufaklık kalkmıştı.

kelepçeleri çözerken, alt komşu bu sahneye tanık oldu. ona; "insanlık hali, daha sonra senin de çilingirini açmaya geleceğim" dedikten sonra o sevinçle aşağı inerken, biz 4lü halde devam ettik. çift kişilik yatakta 4 kişi olduğundan, yatağı da kırdık. aynı anda patlamalar yaşadık... titreyip, sarsılarak.

o günden sonra sürekli buluşup, deliler gibi seviştik.

kişisel itiraf ; işi bırakabilirim.
ders çalışırken hep aynı şeyi diliyorum. götümü başımı dağıtmak. *

ve tabii ki klasik dağıtma şarkım:
köpek gibi halı saha maçı yapasım var. gaylerin en nefret ettiğim yönü futbol sevmemeleri. futbol seven gay görünce sevinçten deli oluyorum. ama ciddi ciddi anlayıp seven. sözde değil.
buraya gelmemin asıl amacı arkadaş edinmekti. tahmin edersiniz ki işe yaramadı.
şu an itibariyle insanlardan nefret ettiğime karar verdim. duygusal, cinsel her anlamda.
keşke elfler gerçek olsa ve elfseksüel olsam. elflerle şarkı söylesem, kuyutorman köşelerinde sevişsem...*
sözlükten soğumamaya çalışıyorum sevgili sözlük*.
bir gün birine " meraklıyım" dedim. artık biliyorum.
genç olmama rağmen sadece babam, dedem yaşındaki erkeklerden hoşlanıyorum.
hoşlandığım çocuk, sürekli kız resimleri beğenip duruyor. azmış herhalde. sinir oldum. sen görürsün, oyun yapımcısı olup kendi oyun motorumu yazdığım zaman yalvarırsın nolur sevgilim ol diye. pis.
zaman acılı ama iyi bir öğretmen.zaman geçtikçe daha güçlü oluyor insan.misal bundan daha önce eşcinsellik durumlarıma bile çok takıyordum açıkçası nasıl görünüyorum acaba kimse benden hoşlanıyor mu o çok tatlı acaba eşcinsel mi?acabalar acabalar...sonuç ne mi oldu?baktım bu iş böyle gitmiyor artık umursamıyorum.artık ümidim bitti gibi ve benzeri şeylerde yazmıyorum doğa böyle kurallar böyle.kendimi üzmektense ümit etmeyip ortama ayak uydururum...
öğrenci evinde kalırken, ev arkadaşımın eşcinsel olduğunu öğrenmiştim. iki sene aynı yurtta kaldıktan sonra dört arkadaş eve çıkalım dedik. aynı laptopu ortak kullanıyorduk evde. bir gün öylesine çöp kutusuna tıklayınca msn yazışmalarını gördüm. adam cross dresser?dı. hesabında tangalı fotoğraflarını görünce şok oldum. kendisine tek kelime dahi etmedim konu hakkında. zaten mezun olmasına üç ay vardı. memlekete dönecekti. uzun zamandır görüşmüyoruz, hakim olmuş. evi ziyaret ettiğinde annemin gözdesi olmuştu. "çok efendi çocuk."
la ben mi aşırı duyarlıyım, yoksa türkiye bok çukuruna doğru mu yuvarlanıyor? abi ebru gündeş, programda ağladı, oradaki en az 100 kişi alkış tuttu. oradakiler senin benim gibi insanlar lan. hadi onu bıraktım, la seve seve ebru gündeş dinleyen gay'ler var. hadi iyimser düşüneyim, sadece şarkı için dinliyor falan diyeyim. bim'deki lisanslı ürünlere sevinenler var*. bim o insanların kalesi değil mi? neyse, ben bu kadar laf ettim de, zamanında ben de bunların ürettiği şeyleri kullandım bolca. neyse, şu televizyondaki evlendirme programını sunan insanı, moda programlarındaki jürileri görünce kalp çarpıntısı geçiriyorum. acaba normal mi?

eğer bir gün delirirsem, ilk yapacağım şey evlilik programlarını taramak olacak.

bir de şey: evlilik programlarındaki müzisyenlere hep acımışımdır. düşünsene, "ya abi ben yenilikçiyim ya, istanbul'da bir barda çalışıyorum, içki falan içiyoruz, homoseksüel dostuyum abi ben" falan diyorsun, sonra gidip homofobik insanların ağzına bakıyorsun para kazanmak için. ehehe.
plaza kaşarı olmakta emin adımlarla ilerliyorum. geriden gelenlere selam.
ben bir plaza kaşarıyım. hemde en kaşarından. geriden gelenleri ezeceğim haberiniz olsun.
hayal ettiklerim için cezalandırılacak olsam, sonumun lut kavminden beter olması gerekirdi.
kimseyi sevememek bitik bir duygu değilmiş aslında.yalnızlık en erdemli yaşam biçimi...en sevdikleriniz en büyük hatalarınız olduğunda - sürekli kazıklar silsilesi altında kaldıysanız sadece allah'a dönüyorsunuz yüzünüzü ve tek mutluluk bu yolda.son iki haftadır çok mutluyum sözlük...entrylerinizden öpüyorum ^^
çok utanarak söylüyorum birisinden hoşlandığım zaman, ama nasıl hoşlanmak penisin yarı erekte haline gelmesi gibi, beynimde sezen aksu'dan kaçın kurası şarkısı çalıyor. eskiden britney spears hit me baby one more time çalardı. neyse. sözlükte kimseyi tanımıyorum. rahatladım.*
az önce rocknrolla'yı izledim ve tom hardy'ye çok kötü şeyler yapmak istiyorum.
edit: eksileyen tom hardy herhalde.
(bkz: ayı sözlük yazarları arasında ünlü olması)
abim iphone'un videoyu yavaşlatma özelliğini gösterdi. benim ilk düşündüğüm şey, "sperm çıkarken yavaşlatsak nasıl olur acaba" oldu. ne kadar iğrencim.
  • /
  • 13