başlığı okuduğum anda olduğu gibi ne zaman gossip girlle ilgili herhangi birşey duysam, okusam aklıma hemen bizim ayı camiasının çoğunluğunun içinde bulunduğu derin kazan geliyor. ağrıda osursan edirnedeki anında duyuyor. iletişim ağının dibi mi bu çözemedim gitti
the o.c.'nin bitmesinden sonra çıkmasına rağmen daha büyük bir kitleye kavuşan,dünya çağında fenomene dönüşen, yine josh schwartz'ın gençlik dizisi konusunda en iyi olduğunu kanıtlayan efsanevi yapım.
tam da lise yıllarıma denk gelmesi ve yabancı dizi bağımlılığı sebebiyle çok ayrı severim, hele ki bize blair waldorf gibi bir üstadı kazandırdığı için her zaman minnetkar kalacağımdır. kesinlikle bu kusursuz bitch tavrımı kendisinden kazandım, hala da ara sıra açıp izler pekiştiririm.
6 yıl içerisinde bence en güzel anı, yıllardır mottom :
sürekli izleyince sıkan dizilerden. tabiki her dizi öyledir ama gossip girl'de bu saptama diğerlerine oranla daha belirgin.
ara ara izliyorum bende diziyi. aklıma estikçe açıyorum. öyle ki yaklaşık 1 senedir izlememe rağmen daha yeni 4.sezona geçtim.
kötü bir dizi mi? alanında en iyisi olabilir. alanı dediğim ; sır, entrika, kimin eli kimin cebinde belli değil. sürekli new york'u göstermesi bile benim için yeter zaten.
onun dışında bazen çok saçmalayabiliyorlar. izlerken '' yuh amk, iyice abarttınız sizde! '' diyebiliyorsunuz. işte o andan sonra ufak bir ara vermek gerekiyor.
tabikide favorim blair. o oynarken ki duruluğu, herkese çataçat cevap vermesine bayılıyorum. zaten bence diziyi bu kadar uzun süre yaşatan blair ve chuck ikilisiydi.
chuck gerçekten hiç ama hiç tipim değildir! lakin o konuşurken çıkan ses... o taraftan bu tarafa sürükler.
kısacası sır, gizem, entrika sevenler için 10 numara 5 yıldız bir dizi.