kırmızı fularlı kızın dağa çıkması

kırmızı fuların sosyalizm suçu sayılması ardından olayın kahramanı ayşe deniz'in dağa çıktığı haberleri gelmiştir. öncelikle temkinli yaklaşılan ama zaman geçtikçe doğru olduğu görülen olaydır. dağa çıktıktan sonra destan yörük kod adını aldığı söylenmiştir.

kendisinin durumla ilgili beyanatı şu şekildedir:

"okullar, hastaneler ve diğer yaşam alanları etrafı tellerle örülerek hapishaneye dönüştürülüyor. bir şekilde insana 'benim elimde yaşıyorsun' hissini veriyor. 'ipler kimin elinde' dersek; iplerimizin onların elinde olduğunu ve bu iplerden kurtulmamız gerektiğini belirtebiliriz. önemli olan o ipleri kesip kurtulmamızdır. hani pinokyo'ya bir peri dokunuyor ve özgürlüğüne kavuşarak artık başkalarının yaşatmak istediği acılara son veriyorsa ben de öyle iplerimden kurtularak özgürlüğüme kavuşma kararını verdim."

http://www.bianet.org/bianet/genclik/156...
iyi yapmış. hangi açıdan bakarsam bakayım iyi yapmış. eğer pkk ya katılanların hepsi böyle sikimsonik adaletsizliğe maruz kalmışlarsa onlar da iyi yapmış. hem artık pkk lı olduğuna göre normal hayata dönmek isterse devletle pazarlığa oturabilir de.
ortaçağ avrupası gibiyiz. sesi çıkanı cadı ilan ediyoruz.
şemdinli'de okul yakan, öğretmen kaçıran, yol kesen, petrol boru hattını patlatan, belediye otobüsünü yakan,dersane önüne uzaktan kumandalı bomba yerleştiren ve daha yazamadığım milyonlarca eyleme imza atan bir yasadışıdan ziyade insalık dışı bir gruba katılmışsa vicdanıyla başbaşa bırakıyorum. benim burada yazmaya yüreğimin yetmediği olayları aşağıdaki linkten kaynaklarıyla bulabilirsiniz. üşenmeyin, okuyun.

http://tr.wikipedia.org/wiki/pkk_sald%c4%b1r%c4%b1lar%c4%b1_ve_%c3%a7at%c4%b1%c5%9fmalar%c4%b1_kronolojisi_(1990'lar)


böyle bir örgüte mi katılmak özgürlük mücadelesidir? tarihe gömdüğümüz milyonlarca insan bu şekilde mi özgürlüğü elde etmiş. amaca ulaşmak için her yol mübah diyenler bu yol güzergahındaki çocuk cesetlerini nereye gömüyorlar? kendi 'özgürlüğü' adına bir başkasının yaşama özgürlüğünü çalanlar vicdanlarını hangi susturucuyla sessizliğe gömüyorlar?

zihniyetine tükürdüğüm demokrasi anlayışında hapsi boylamamış tek bir ideoloji gösterin ülkemde. hangi tarafın daha çok horlandığını, daha çok acı çektiğinin kıyasını yapacaklar ceset sayıları üzerinden mi doğruya oluşacak? 1978'de ne idik? şimdi neyiz? insanlar değişiyor, fikirler değişmiyor. ölenler unutuluyor, yeni ölümlere yer açmak için. yazıklar olsun 'helal olsun' şeklinde çanak tutanlarada.. alkış tutma gayreti içerisinde çalıştırdığınız her kasınız, oynattığınız her parmağınız, çocuk yaşta katledilen meleklerin şahidi.. umarım bir gün aynı acıları yaşamak zorunda kalmazsınız..