kişisel gelişim saçmalıkları

en boş beleş insanları bile kendisini önemli bir bokmuş gibi yine kendine kakalayan saçmalıklar bütünü.lan sen kitap okumazsın,çalışmazsın,hayatını bile kazanamazken senden nasıl değerli biriymiş gibi bahsederler ve senden bir baltaya sap olacağını zannerdeler.zaten adam olsan o saçmalıkları okuyacak kadar düşmezsin değil mi ama?
özellikle kitaplar üzerinden kitlesellik taşıyan saçmalık abidesi, evet kesinlikle saçmalık. amaç tamamen yazarın cebini doldurup hatta taşırmaya yönelik.
reklam konusunda iyiler ama bak, öyle bir reklam yapıyorlar ki dünyanın en mal insanı sanırsınız einstein olacak o kitabı okuyunca.
akıl eksikliği de çok tabi, onun isteyeni onun açlığını çekenler var. durum böyle olunca da o bitmek bilinmez sömürü kendini sömürttürüyor.
sırf bunları okuyor bana da ciddi ciddi tavsiye ediyor diye soğuduğum bir sevgilim vardı. gerek yok, herkesin kişiliği aynı mı ki herkesi aynı yöntemle geliştirebileceksin. saçmalıktır, vakit kaybıdır.
pek bi saçma yada saçmadan ziyade zaman kaybı olarak düşündüğüm durumdur. bazı dedikleri doğru ama bunlar zaten ya bilinen şeyler ya da artık herkes öğrendiği için bi anlam ifade etmeyen şeyler.

mesela elimizden geleni yaptıktan sonra sonuca üzülmemek... hiç mi ilkolkulda öğretmeninizi dinlemediniz. hiç mi anneniz sınav gecesi yat artık derken söylemedi bunarı size? ya da arkadaşınız ayrılık evresinde ''sikin saolsun. sana kız mı yok olum!'' demedi mi hiç? * o zaman çok asosyalsiniz. anneden öğretmenden arkadaştan öğrenmediğin şeyi kalkıp para verip bi kitapta bulup okuma çabanızı da tebrik ediyorum ama duru yunan milli takımını yenemeyen a milli basketbol takımına kurrada amerika basketbol takımı çıkmasının ardından yapılan ''yenebiliriz'' açıklaması gibi bişey...

bir diğeriyse bilinmeyen ama artık bilmeyen kalmadığı için bi anlamı olmayan durumlardır. mesela karşındaki kişinin elini sert sıkarsan bu senin tuttuğunu koparan bi insan olduğun ve karşındakine dominanat olduğun anlamına gelir. bunu okuduğumda * çok hoşuma gitti bunu kullanmadığımı söyleyemem ama daha güzeli karşımdaki kişinin karakterini tesbit etmekte çok işe yarar bişeydi ama sonra bok çıktı bunun. herkes birbirini elini sert sıkmaya başladı. ne oluyo lan! sen ondan daha sert sık! aaaah! sık ulaaan!... hayır hayır bi dakka bu böyle olmaz ya. bu kitapları herkes okumamalıydı. bi anlamı yok artık.

öyle yani. bunu bi ekmek alana bi kişisel gelişim kitabı verir gibi halka açmayacaktınız arkadaş. ayrıca sosyal olarak aşırı çekinik davranmadığınız sürece bunlara gerek yok. bide bunun da başkaları tarafından sadece para kazanmak için yapıldığını unutmamak lazım. okunacaksa da yazarın psikolojik eğitimi ve uzmanlığı gözardı edilememeilidir *
karikatürist yiğit özgür tarafından bir karikatürde "on adımda on iki adım" benzetmesiyle harika bir şekilde özetlenmiş saçmalıklar bütünü.