marmara denizinin ortasında, istanbul'a 2,5 saat uzaklıkta, sakin, sürprizli, pek bilinmeyen ve denize girmesi hayli keyifli ada. her bütçeye uygun pansiyon ve otel var. cumhuriyetin ilk yıllarında erdek'le birlikte memleketin en popüler tatil mekanıyken bugün unutulmuş, bir köşeye atılmış durumda bekliyor. avşa'nın gürültülü, kalabalık ve her dem canlı haline kıyasla marmara adası sakin ve huzurlu bir yer. hayli büyük bir ada. bazı köyleri merkeze 30km uzaklıkta. adada kaya tırmanışı ve trekking turları düzenleniyor. söylenenlere göre kaya tırmanışı açısından türkiye'nin en elverişli yerlerinden biriymiş. adanın dağlık kısımlarında envai çeşit ot çıkıyor. bunları merkezde bulup taze taze alabilirsiniz. kekik ve adaçayı mükemmel. malesef rumlardan kalan evler neredeyse tamamen yokedilmiş. merkezde belli başlı birkaç tane yapı ayakta kalmış. ben göremedim ama bazı köylerde ahşap rum evlerinin olduğu ve içlerinin boydan boya resimlerle süslü olduğu söyleniyor. adada deniz ürünü ve balık bol. yüzerken dahi balıkları, yengeçleri ve hatta vatozları görmeniz mümkün. *. adanın her zevke uygun plajları mevcut. aba plajı çakıl taşlı, çabuk derinleşen, serin bir plaj. ünlü manastır plaji ise kum ve merkezden ulaşımı zor. bunun dışında küçük küçük başka plajlar da mevcut. ayrıca her köyün kendi plajı var. ada türkiye zeytin ve mermer üretiminin çok büyük bir kısmını sağlıyor. özellikle siyah zeytinlerine bayıldım. ada halkı atatürk'e gönülden bağlı. evlerde, dükkanlarda atatürk resimleri her yanı süslüyor. konuştuğum insanlar, belediye chp'li olduğu için hükümetle problemler yaşadıklarını iddia etti. adanın meşhur yemeği peynirli patlıcandan yemeyi, çay bahçesinde koruk suyu içmeyi ve ada cafe'de oturup denize bakmayı ihmal etmeyin.

ps: ada'da travesti bir kardeşimizin çalıştırdığı bir butik var. kimse karışmıyor, kötü söz söylemiyor. böylesi de hoşgörülü bir yer.