kokusu bir başka olan, sürprizlerle dolu kitap. ama her ne kadar ikinci el olsa da temizi makbuldür. ilk okuyanı kitaba küçük notlar almışsa güzel, kitaba günlük muamelesi yapmışsa kötüdür. şiir kitabında hoşuna gitmeyen kısımları çizilmiş olan bir ikinci el kitabım bile var. çizdiği şair de ilhan berk döverler insanı yemin ediyorum.

dokunulmayacak kitaptır. zira eski sahibinin tükrük ve ter partiküllerini barındırır, tabi iyi ihtimalle.

sahafların ekmek teknesi, okurların hayal gücü patlaması. yüksek beklentiler her ne kadar yıkılsa da, ne zaman gitsem eli boş çıkamıyorum.

sıfır kitaptan daha çok tercih ederim, yaşanmışlığın nesnelere anlam kattığına inanmışlığımdan olsa gerek ve birde kokusunu çok severim, eski sahip veya sahiplerinin notlarını veya sayfa aralarına iliştirilmiş şeylerin anısı bana aldığım o kitabın bir ruh ile bana geldiğini hissettiriyor.

küçük şehirlerde iyisini bulmak zordur ama sahafa girip o yaşanmışlık dolu kitaplar arasında dolaşmak bile ayrı bir zevktir. hele kitapların içinde notlar bulursam değmeyin keyfime. beni salın sahafa saatlerce çıkmam.

yaşadığım şehirde bulmak zor olsa da fiyatından dolayı değil sayfalarına sinmiş yaşanmışlıktan dolayı tercih ederim.hatta benden sonra da birçok insana ulaşsın, herkesten bi parça taşısın benim için büyük bi zevk.

hayatım boyunca alamayacağım kitap türü. fiyatıyla alakalı değil, kitaplarıma karşı değişik bir hassasiyetim olduğundan dolayı. kitaplarımın sayfalarının kıvrılmasını, üstünde leke olmasını hiç sevmem, bu yüzden de kimseye ödünç vermem kitaplarımı.

(bkz: ikinci el porno)

söz konusu sevdiğim ve okumak istediğim kitapsa 10.el de olsa okurum

akşamları beyazıt meydanına gitme sebebim.abi, onlarca kitabı yere yığıyor sonra kim kaparsa.çok ilginç belkide hiçbir yerde karşınıza çıkmayacak kitaplarda oluyor ama çoğu okunacak cinsten değil hal böyle olunca da akşam pazarında domates seçen teyzelere dönüşüyoruz hepimiz.fiyatları da iki üç lira.

bazan ööle bi kitap çıkar ki karşına kıvanırsın