sevgili olmazsak sevişmem

34 Entry Daha
diyelim ki böyle biri var. sadece sevgili olma şartıyla beraberlik kabul ediyor, buna inanıyor. ya da böyleymiş rolü yapmaktan hoşlanıyor. ya da kendi kendine yalan söylüyor. ama sonuçta söylüyor. şimdi, böyle diyen birine sanki müşteri, pardon adaymış gibi bakıp tersini kabul ettirmeye çalışmak neyin nesi? adaysan, işine gelmiyorsa, eyvallah dersin, konu da anında kapanır. yok değil, dost tavsiyesi vermek istiyorsan, bu şekilde yapılmaz. kaldı ki böyle bir konuda nasıl bir tavsiye verilir ki: "önüne gelene ver, rahatlarsın" mı?

klişe ama doğru bir laf vardır. herkes başkasını kendisi gibi zannedermiş. insanların birbirlerini çok rahat yargılaya bilmelerinin nedenlerinden biri de bu. yaptığın, seçtiğin şeyler senin için en doğru olabilir, bunlardan dolayı etiketlenmemeyi/yargılanmamayı/reddedilmemeyi istemek herkes gibi seninde hakkın. ama başkasına sırf senin gibi davranmadığı için saf-salak-aptal-yalancı sıfatlarını şap diye yapıştırmak eleştiri kapsamına girmez. olsa olsa at gözlüğünün şeklini belirler. (hele şu hemen her yamukluğu günah keçisi heteroseksüelliğe/heteroseksüellere yüklemek yok mu?!) bazıları, insanlara sınırsız özgürlük verildiği zaman hep aynı şeyleri yapacağını sanıyorlar herhalde.

seks iyidir, hoştur, istenildiği gibi yaşandığında ciddiye alınacak bir mutluluktur ve evet yemek içmek gibi bir zorunluluktur. aynı zamanda bir iletişim yoludur. ama bunu yaşamanın, tatmin olmanın yüzlerce yolu var. her hoşuna gidenle uğraşmadan beraber olup, ardından kendine iyi bak diyerek bir daha karşılaşmamak bunlardan sadece biri.
8 Entry Daha