türk sineması

taksimde yer alan ömrü 100 yıla dayanan sinema binalarının yıkılıp avm'ye dönüştürülmesi şeklinde kutlanan sinema geçmişidir. film festivallerine jüri başkanı ve üyesi olmak için de hükümetin adamı olmak gerektiğini ekleyeyim.
yakın zamanda bir ortamda türk sineması değil türkiye sineması denilmelidir temalı bir tartışmaya dahil olmama sebep vermiştir.

nedense bir türlü ayarı tutturamıyoruz. anayasanın ve genel olarak devletin 'herkes türk olsun' kafası ne kadar zorbalıksa, yukardan dikte edilen kavramları temizleyelim derken dilin kendi gelişiminin bir parçası olan kavramları bir kalemde silmeye çalışmak da bir o kadar saçma ve işlevsiz görünüyor.
1990'lardan itibaren ciddi bir değişim ve gelişim gösterdiği açıktır.
doğal olarak, sinema, bir ülkenin toplumunu doğrudan yansıtan bir sanat dalı olduğuna göre, bize dair her türlü çelişkiyi, çirkinliği ve güzelliği taşımaktadır...