yıl olmuş 2012 halen karşı cinsle evlenen eşcinseller var

sıkıntılı. gerçekten adamı seviyorsun bir gün karşına başkasıyla evleneceğini söyleyerek çıkıyor, gerçek bir yıkım.
biseksüel birey için gayet doğal bir sonuçtur. sonuçta herşey insanlar içindir. asla demenin hayat üzerinde ağır bir getirisi olduğunu hatırlatır. çünkü hayat her zaman bu aslalarınızı biriktirir ve ummadığınız yerde karşınıza çıkartır, affallatır. <br> <br>(bkz: büyük lokma ye büyük söz söyleme)
sıtatükocu eşcinsellerdir efendim. toplum evli erkeğe daha iyi gözle bakar, daha kolay iş verir, daha çok maaş verir , daha çok adam yerine koyar mantıklarını destekleyen eşcinsellerdir. aynaya baktıklarında ne gördükleri merak edilendir, kadınla yatan eşcinsel? erkekle yatan heteroseksüel? tabi karısı bilenler hariçtir bu tanımlardan. onlar kendilerine ve çevrelerine dürüsttürler yıl kaç olursa olsun.
escinsel evliliklerin yasal olmadigi ülkelerde var olmaya devam edecektir.
toplumdan, aileden evli ve çocuklu olmanın bonusunu toplamak için evlenen eşcinseldir. bu hareketleriyle toplumun gözünde cici, akıllı, uslu olurlar. ama kendi iç dünyalarında ne olurlar bilmiyorum. bu düşünce yapısı aşılmadıkça kadın olsun erkek olsun açılmasa bile en azından evlenmeyerek herkesin evlenmek zorunda olmadığını topluma gösteremedikçe yıl kaç olursa olsun sürecek olan durumdur.
samimi ve dürüst eşcinsel lafıdır.iki yüzlü ve rahatına düşkün eşcinseldir.ayrıca ona en yakın insana yalan söyleyecek kadar da çıkarcıdır.
eşcinsel olduğu için öldürülenler var ama evlenmediği için bu ülke de kimse kurşuna dizilmiyor.
başlığın yıl olmuş 2016 diye tekrar gözden geçirilmesi gerekir. bunu ikiye ayırmak gerekir 1.'si aile zoruyla evlenenlerdir. hala türk toplumunun eşcinsel çocuklarını tedavi(?) etmek için kullandığı yegane yöntemdir. çünkü bu aileler zanneder ki(özellikle kadınlarda) bunlar karşı cinsle sevişmedi ya ondan oldu, eşcinselliğin kökünü buraya dayandırırlar. zoraki bir şekilde kişi evlendirilir, çoluğa çocuğa karışıp ıslah olması beklenir. ve aile bunu yapmaya hakkı olduğunu düşünür. çünkü türk toplumunda ailelerin çocukları genelde birey olarak görülmez ailenin malı gibi görülür, aile çocukları üzerinde istediği gibi tasarrufta bulunma ehliyetine sahiptirler. bir bireye yapılabilecek en büyük saldırı ve haksızlıktır. karşı tarafın da hayatını karartmaktan başka bir işe yaramadığı uğraştır. sonuçta aileler başarısız olur, kişi yine eşcinsel ilişkilerini yaşamaya devam eder, kendisinde o gücü bulduğunda da boşanır ve sırlara karışır.
söylemekte fayda vardır ki erkeklerde sık görülür ama kadınlarda daha sık görülür. çoğu kadın aile baskısıyla evlenip gidiyor, erkekler bu konuda daha şanslı. ama tabiki aile şiddeti ve öldürülme tehditi alma bakımından erkeklerin daha şansız olduğunu söylemek gerekir.
2.'si ise kendi isteğiyle evlenendir; bu nadir görülür iradesi üzerinde yine tehdit, korkutma, aldatma etkenlerine rastlanır, eşcinsel birey kendisi için en hayırlısının bu olduğuna inandırılır.
2 grup da hem eşcinsele, hem eşine, hem de ailelere büyük zarar verir, bu evliliklerde mutluluk, aşk olmaz; huzursuzluk, bol gözyaşı ve kendini kaybolmuş hissetme görülür.
yıl oldu 2018. hala devam ediyor yani gelişme yok bildiğim kadarıyla. hala bu tipler evleniyorlar. benim anlamadığım ve hiç bir zaman anlayamayacağım şey nasıl içlerine siniyor, karşılarındaki kadın bireyi aptal yerine koymak? kendisine ve kadına azıcık saygısı olan eşcinselin yapmayacağı şeydir. yapmamalıdır. saygı bunu gerektirir.