ilk bölümüyle edgar allan poe eserlerinden fırlamış bir hikaye izleten hikaye. sosyal mesajlar, dini göndermeler, açık sözlülük ve daha bir sürü özellik. beklediğimden güzel çıktığını itiraf etmeliyim. hayko cepkin'in gasteye sarılı içki şişesiyle gelmesi, karakterimizin bir transseksüele yazması gibi noktalar gerçekten güzeldi. haluk bilginer gür bıyık ve sakallarıyla hırvat oyuncu rade serbedzija'ya çok benzemiş. ikinci bölümde altan erkekli'nin olduğunu da öğrendik. bu arada star'da rade serbedzija'nın oynadığı bir film başladı. bu ne güzellik böyle.

en son tamer karadağlı ve payidar tüfekçi'nin olduğu bölümle arzı endam eyleyen türk televizyonları için birkaç beden büyük olduğunu düşündüğüm program. adıyla aslında bir hikaye olduğunu vurguluyor, hayko'nun masalcı dede rolleri de bunu destekliyor nitelikte. en son bölümde bıçakta kan lekesinin olmaması çok eleştirilmiş. kusuru bu olsun diyorum. yıllar sonra televizyonda bir programı beklememi sağlamıştır, ötesi yoktur.

spoiler

kiralık bir katil tutarak onun gözünden kurbanların can çekişini izleyen ve bu esnada da yanındaki kadına oral seks yaptıran bir karakter vardı lan hikayede. daha nasıl orijinallik olsun! e tabi bünye alışınca ağlak aşiret dizilerine ya da fakir kız ve süper zengin oğlan hikayelerine ters tepti doğal olarak.

spoiler

bana kendisine ecnebi dizisi muamelesi yaptıran hala izlemediğim bir sezonunu komple izlemek istediğim dizi.iğrenç türk dizilerinden sonra gerçekten merak uyandırıyor insanda.

yalnız şöyle bir ayrıntı var ki subliminal mesaj olayının en bilinen resmi olan şu resim istisnasız her bölümde geçmekte. neden ki acaba? sevişin mi demek istiyorlar nedir? yoksa üç çocuk mu? laaaan! tayyip mi!