ayı sözlük itiraf

  • /
  • 181
hoşlandığım çocuk gözlerimin içine bakıp ima eder, soru sorarcasına homofobik olduğunu söyledi...
2 aya kadar kanada'ya taşınmış olacağım. bir taraftan seviniyorum ama bir taraftan da harbi harbi korkuyorum. genellikle korkularımın temeli sosyal fobi türünden şeyler. umarım alışmam uzun sürmez.
keşke kurt adama benzeyen sevgilim olsaydı. kendisini "kurt adamım" diye çağırırdım. bugün buna taktım ben.
insanlara katlanamıyorum bugun bunu anladım. en fazla 2 saat kalabiliyorum sonra sessizlesiyorum köseme cekiliyorum. onlar espri,geyik son hız devam ederken ben duymuyorum bile. cok yapmacık geliyor. sonrada işim var diyip eve geliyprı
ayı sözlük'e lgbti bireyleri daha iyi anlayabilmek ve tanımak için kayıt oldum.

not: heteroseksüelim ve çevremin hepsi heteroseksüel.
erkek arkadaşımla yıllardır ayrı şehirlerde yaşıyoruz ve bu durum kabak tadı vermeye başladı. ikimiz de daha fazla ayrı kalmayalım diyoruz. o üstüne bir de işinden memnun değil ve benim bulunduğum şehrin sağladığı kariyer olanakları onun için çok daha uygun. işinden iyice baydığı için burada iş bakmaya başladı, ben de yardımcı oluyorum. bir iki tanesine de başvurdu. yakın bir zamanda bu şehre taşınma ihtimali belirdi yani. benim tek yaşadığım bir evim var ve evde onla yaşamayı isterim. zaten bu şehre taşınıp da kendi başına bir eve taşınmayı asla kabul edeceğini zannetmiyorum, bunu ben de istemem ayrıca tabii, öyle sevgililik mi olur.

öte yandan farklı şehirlerde yaşamanın da avantajı oluyordu. benim gibi eşcinselliğiyle çok da süper barışamamış, çevreden çekinen biri için, çevreme "sevgilim yok, tek başıma yaşıyorum işte" diyip, haftasonları sevgiliyle buluşmak gibi kaçak ve gizli bir hayatı sürdürebilme imkanı veriyordu. çok sağlıklı olduğunu söyleyemeyeceğim böyle bir durumun, zaten bir noktadan sonra bana iyice psikolojik olarak yük olmaya başladı bu gizlilik. şimdi sevgili kişisi benim eve taşınırsa, artık ayan beyan herşey ortaya dökülmüş olacak ve bu durumu nasıl idare edeceğimi bilmiyorum. çevremdeki bir miktar kişiye açıldım gerçi, biraz sıkıntılı geçiyor bu süreç ama bu açılma işini ilerletmeyi biraz da bunları düşünerek istiyorum.

bu amına koduğumun ülkesinde o kadar gey ortamlarına girmiş, lgbt örgütleriyle çalışmış biri olsam da bir tanecik aynı evde yaşayan eşcinsel çift görmediğim için, bu işler nasıl oluyor, onu da bilmiyorum. bu konuda bilgisi olanların görüş ve önerilerine ihtiyacım var. mesajla ulaşın lütfen.

geçen hafta gittiğim ilga konferansında aile grubu toplantılarına katıldım, ama onların aile grubundan anladığı lgbt çiftler ve onların çocukları. dernekler, birlikler, networkler oluşturmuşlar bile. onları görmek iyi geldi. böyle kafamın düşünmekten yorulduğu zamanlarda hakikaten başka bir ülkeye gitmeyi çok arzuluyorum.

edit: aklıma geldi, birlikte yaşayan bir lezbiyen çift tanıyorum, gey çift tanımıyorum.
geçtiğimiz cumartesi cam4'daki15 dk'lık blowjob performansımı acaba sözlükten biri izledi mi diye merak ediyorum. ona göre utanacağım. *
aşka inanmak üzereyim.
edit : korkmayın, geçti.
gözüm bir entry'yi okumadan önce entry'nin sağ alt köşesine kayıyor, buna göre okuyup okumayacağıma karar veriyorum ve zaman kaybını engellemiş oluyorum.
entry okumadan önce gözlüğümü takıyorum ki entry'i daha iyi anlayabilmek için. sonra kırmızı başlıklı kız kapıyı çalıyor.
hoşuma giden bir erkeğe baktığım zaman gözüm hemen ellerine kayıyor. yerim ben o elleri.
türkiyede yaşamaktan tiksiniyorum ve sosyolog adayıyım.
intihar ederim diye çok korkuyorum bazen. iyi ki evde kanca yok. bazen o kadar mantıklı ve rahatlatıcı geliyor ki...
nietzsche'den hiçbir şey anlayamıyorum.nietzsche kitaplarının insanları test etmek için kullanıldığını düşünüyorum.bir şeyler anladığını söyleyen aydın görünümlüleri ayıklayan bir üst bakış sahibi insanlar cemiyeti var bence.
bazen cidden her şeyi salıp sadece her gece dışarı çıkmak istiyorum. ama bir yandan da her şeyi mükemmel yapma ihtiyacı ile doluyum.
kadınların diyet yavşaklığından nefret ediyorum.

hepimiz biliyoruz ki; 25 kez "diyetteyim" demenize rağmen, eve gidince o nutellayı kaşıklayacaksınız, o yemeğe abanacaksınız, o tatlıyı hüpleteceksiniz ve o güzel götünüzü biraz daha büyüteceksiniz. yiyin.
uzun süre uzaktım sözlükten, kasti olarak evet evet. bu kararımın ne kadar doğru olduğunu yazarların halen daha aynı kafada; ergen, şımarık, bir tarafları kalkmış, yazar oldum diye bir nağmeler, egosal düzenin üzerine kurulan sistem, yapılan yorumlar, pohpohlanmak isteyen şahıs/şahıslar, kendi içinde çelişen ayrımcı bir platform, başlıklar felan. sözlük eski zamanlarda bıraktığım aynı sözlük değilsin. bil istedim. lafı üzerine alınmak isteyenlerde alınabilir. gocunmuyorum. bye.
şirketteki adama dolu logo tasarımı yaptım. hiçbirini beğenmedi. hepsi özeldi. adam gitti, internetten bir resim buldu copyright'ı olan. bununla başka bir resim var, onu birleştirebilir misin dedi. ne yapsam acaba? birleştirsem mi? copyright'ı olan bir resmi ben yaptım olarak göstermek istemiyorum. içime sinmiyor başkalarının yaptığı şeyleri kullanmayı. ama kendim de özgün işler çıkarmıştım, beğenmedi işte.
artık kendimden de bıktım insanlardan da.bu ayı sozlukte ki ikinci hesabım ilkinin sifresini unuttuğum icin ki seneler önce almistim hesabimi kullanici adimi bile unuttum.gel gelelim ki hayatim da ne degisti? hicbir sey hala tek yaptigim lanet okula gidip yurduma dönmek müzik dinleyip kitap okumak akşam herkes uyuduktan sonra kalkio duşa girmek en sevdiğim erkeklere bakarak kendimi tatmin etmek.degisen bir sey var mi hayir yok.soyle bi bakiyorum da bugune kadar bir escinsel arkadasim oldu oda twitter da beyaz kılsız götümü kizlarla beraber olamadığı için geylere musallat olan oglancilara servis ettigim hala da kullandigim bir hesaptan tanistigim baska bir oglanciydi.ben onun escinsel oldugunu zannediyordum ama amaci beni kullanip tatmin eetmekmis.gelgelelim ki kendimi o kadar kaptirmisim ki bir gün dogru kişinin beni bulacagina , lanet olsun ki sırf sadece cinsellik icin bile bir insanla birlikte oolamiyorum.ister bu saflik olsun ister karakter sahibi olmak , artik bıktım ve zamanla kabullenmeye başlıyorum.beni tatmin edecek tek şey sanirim 31 cekerken götümü parmaklamak.bida boyle devam edip bir gun benimle toprağa girer.
geçen sene bu zamanlar çok istediğim ve birileriyle tanışmaya çok ihtiyacım olduğu halde, yapılan zirvenin kapısının önüne kadar gidip içeri girememişliğim vardı. kafamda çılgınca korkular yüzünden. tam psikolojik vakaydım. bir sene sonra sözlük zirvesi düzenleyen kişi oldum, taş gibi de zirve yaptık, bir sürü güzel insan geldi, çok da eğlendik. eh bayağı bir gelişme var bende sayılır herhalde. mutluyum. bu sözlük bana çok güzel şeyler kattı.
  • /
  • 181