eski bir laz atasözü:
baktın olmiyi, bakmiycaksın

sözlüğün libidosuna bakılırsa: zaman kötü kolla götü.

"gülen gözlerimize
gonca yüklü dallarımıza sağlık"

verilecek tek karar intikamdır. bir kan davası, ve bir amacı var boşuna değil. değerler ve dürüstlük vakti geldiğinde kazanacak, ve zulüm son bulacak biliyorum. v for vendetta der susarım .

senin aşkın bana extra shot.

"insan inandığı şeyler uğruna muhteşem hatalar yapabilir."

" ayı dağın ardına bakıyorsa, yemek arıyordur. "

başıma gelen en iyi şey, acı çekmeye alışmaya başlamam. -frida kahlo

kurbağa denize işemiş, " bende buraya ortağım " demiş...

-sonuçta onun babası
+o, çocuğun annesini hamile bırakan adam bir sadece. arada fark var.

nice insanlar gördüm, üstlerinde elbise yok...
nice elbiseler gördüm, giymeye lüzum yok...

bu dünya, belki de bir başka gezegenin cehennemidir. ..

can babadan geliyor;

'' her yürek sevebilseydi eğer ayrılık olmazdı. her seven yürekli olsaydı zaten ' aşk ' bu kadar basit olmazdı. ''

"bir işi yapmak beş dakikadan az zaman alıyorsa, onu şimdi yap." erteleme huyumdan kurtulmak için uymaya çalıştığım özlü söz.

atı kıskandırmak için eşşeğe binilmez

düşmanlarıma karşı nasıl davrandığımı gördünüz peki ya siz düşmanım mı yoksa dostum mu olacaksınız ?

zoru başarırız, imkansız zaman alır *

bende ?kaybolmuş, zayıf, yalnız bir kadın? izlenimi bıraktın ve seni -yanlışlıkla- biraz kendime benzettim.. şimdiyse tüm bunları hissetmiş/düşünmüş olduğuma pişmanım, ve sana kesintisiz sefalet, yalnızlık ve umutsuzluk diliyorum.."

ama siz, sobada sucuklu yumurta pişirip yiyen yoksul bir aşkın güzelliğini bilir misiniz?

genelde takvim arkalarında, ya da gazetelerin kıyıda köşede kalan malumatfüruş sayfalarında yer alan, bir şekilde güzel ve düşündürücü olması gerekirken iken günümüzde daha çok "bunu koyarsak insanlar like eder, oo vaav der ve facebookta statüse yazar" amacıyla olduğunu düşündüğüm, boktan cümlelere bile altına alakasız bir edebiyat kişiliğinin (çoğunlukla can yücel oluyor bu) sözüymüş gibi isim eklemek suretiyle önemli cümlelermiş gibi davranılan birçoğu içi boş edebiyat parçalamasından ibaret olan cümleler...

ben bunu dün uydurdum, telifi bana aittir... "her tatlı kaşıklanmayı hak etmez" (*