ağzına sıçılmayı reva gören bir milletin neyse ki şans olarak kafayı tercih ettiği sıçılma hadisesi. ağzımıza koca koca akbabaların sıçması tevafuk ama minicik bir kuşun kafamıza sıçması şans. buna da şükür.

istisnasız birkaç ayda bir başıma gelen talih getirdiğine inanılsa da alakası olmayan pis durumdur. bugün çok işlek bir caddede, telefondayken pötürt diye tepeme yapılması nedeniyle elimdeki kitapla kamufle etmeye çalıştığım olaydır. en iğrenci de saçlarınızın arasından akmaya başladığını hissettiğiniz andır ki insanlığınızdan utanmaya başlar fellik fellik peçete lavabo ararsınız. allahtan bir dükkan buldum da lavabosu olan geçici temizliği sağladım. eki eki hemen git sayısal oyna ya da piyango bileti al diyenlerin ağzına ağzına vurasım var, hiç girilmesin o muhabbete. ilgilisine de söyleyeyim 31 aralık günü de sıçtıydı, piyango biletimi de aldım, amorti bile çıkmadı. kayıtlara da böyle geçsin.

(bkz: batıl inanç)
(bkz: kafasına kuş sıçınca sevinen bir millet)

kuşların da ishal olabileciği bilimsel gerçeği.

(bkz: yolda yürürken omuza güvercinin konup bu hafta sayısal oyna öptüm deyip uçması )

bunca yıl kandırıldığımız oyundur.

benim üzerimde işe yaramayan şans getirme totemidir. benim için devekuşu, hatta devenin kendisinin kaka yapması lazım gelebilir.

1 gün içinde sabah elime kuç sıçtı, sonra akşama dogru üstüme sıçtı. akşam nişan vardı bi baktım milli piyangocu geliyor. dedim ki bu bir işaret. yarım bilet aldım hiçbirşey çıkmadı.