memleketinde efendice takılan gayin istanbul'a gelince amı götü dağıtması

istanbul'un bizatihi kendisi bu eylemin içinde. her tarafı tahrip edilmiş, at izi it izine karışmış, yaşayan cesetlerin donattığı virane bir şehir haline gelmiş. böyle bir enerjinin orada yaşayanlara tesir etmemesi mümkün mü ki? kendini bu kötülüklerden uzak tutabilene helal olsun.
bu jargonda alttan alttan çomar çekme ya da ahlakçılık yapma hissediyorum. hayır, bundan kime ne.

kendi amsterdam’a falan gitse dayı gibi girmedik yer bırakmaz muhtemelen. ki buna karşı değilim. götü başı dağıtmayan da dağıtmasın o da sorun değil. ahkam keser söylemleri yersiz buluyorum sadece.
bizim abuzer memleketinde gayet efendice yaşamaktadır cinselliğini. internette tanıştığı insanlarla fırsat buldukça görüşür, yazışır, cam2cam yapar. hoşuna giden adamlar vardır ama içine atar sevdasını, duygularını. platonik aşk şekilde devam eder bir süre. memleketinde de sevgililer yapar ama o kadar temiz duygulardır ki, genç bir kızın evlilik hayalinden farksızdır. aylar yıllar geçer, artık oda ayda yılda bir kez değil de, haftada bir sevgilisiyle sevişmek istemektedir. evden bir şekilde iş, eğitim veya okul amaçlı ayrılarak istanbul sularında yüzmeye başlar. yüzer yüzmesine de, istanbulda büyük balıklar da vardır o sularda yüzen, taze yeni bir küçük balık yutmak için sabırsızdırlar. bizim abuzer istanbula hayatının aşkını bulmaya gelmiştir, işler pek iyi gitmemiştir lakin ilk bir kaç aşk darbesi gördükten sonra her hafta başka başka insanlarla yatar olmuştur. her birlikteliğinde, o ilk olanlardan unutamadığı adamın tenini dokunuşunu aramaktadır oysaki. sonrası malum bira yanında çerez niyetine.
baskı, hayatta ilk kez elde edilmiş özgürlük, onca senenin acısı, baskıcı aileden uzaklaşma gibi faktörlerin birleşimiyle dağıtırlar efendim. toplayamazlar da o götü başı bir daha. ben doğma büyüme istanbulluyum mesela. üç gram sevgi bulucaz diye çıktığımız yolda bir yıl içinde orospu olmadığım kaldı. allahtan toparladım kendimi.