o son birayı içmeyecektik

ortalığın amına konulan zamanlar da söylenen replik, eski sevgiliye mesaj ya da odanın vb yerleri kusarak batırmaya varınca söylenir genelde.
tam kafayı en güzel haline getirmişken, daha fazlasının seni darmadağın edeceğini bile bile bu son deyip icmeye devam edersin. ertesi gün kalkınca sarf edilen cümle aynen budur.
pişmanlık içeren bir seks sonrası lakırdısı. oysa sevişmek isteyen ama birbirine itirafta zorlananlar için bira tutkunun yanında sadece bir ayrıntıdır.
"bira içerek sarhoş mu olunur?" sorusunu sormama neden olan cümle.
son pişmanlık neye yarar
bu cümleyi sarfeden adama saygı duymam mümkün değil, hırpalarım abi...
oğlum görgüsüzlüğün ne anlamı vardı? bırakaydın ben içeydim o zaman.
bi bu cümleyi kullanandan bi de rakı masasında, hafif reflekslerin yavaşladığı anlarda dikkatsizlikle bütünleşip kolunu masadaki kadehlere çarpıp döken adamdan nefret ediyorum arkadaş yaa. sonra masadaki herkes ''olur olur böyle şeyler, dikkatsizlik işte'' tesellileri falan verir.
açık konuşuyorum masada rakı döken adama babam olsa müsama göstermem, ''o koluna sıçayım, yapacağın işi sikerim'' deyip çirkinleşirim.

kusura bakmayın bu konudaki tavrım net.

* *
şüphesiz ki o kusturacak olan biradır
genelde yürüyemezken sadece kendim söylüyorum sandığım cümleydi. demek ki herkes yer çekimini hissetmeyince aynı şeyi düşünüyormuş.