türkiye'nin en gereksiz kurumu

diyanet işleri başkanlığıdır. inansın inanmasın bütün halkın vergisinin sadece tek bir dinin tek bir kolunu temsil eden bu kokuşmuş kuruma verilmesi tam bir şaçmalıktır, haksızlıktır. hiristiyan, alevi, ateist vs.. vatandaşın vergisiyle cahiller ve yobazlar ordusunu finanse etmek de nedir? bu kurumun kendisi bizzat islama aykırıdır zaten. din hizmeti parayla satılır mı? gerçi allahın kitabı dedikleri kuranı da parayla satıyor bunlar. resmen kâr elde ediyorlar. bir de cami çıkışlarında milletten para toplamazlar mı. falanca yere yardım filanca yere yardım diye. daha bir tane okula, eğitim kurumuna yardım toplanıldığını görmedim. varsa yoksa kimsenin gitmediği camiler, kuran kursları yapılsın. birileri şu kurumu kapatsa da milletçe rahat etsek.
yardım olarak dağıtılan kömürlerle ortaya çıkan soluduğumuz kurum.
tamam diyanet işleri başkanlığı kapatılsa gram üzülmem. hatta ne duruyorsun hadi bunun için referandum yapalım ama avrupa birliği bla bla bakanlığı dururken listenin başına geçmeyi hak-etmiyor bence.

ayrıca diyanet işleri başkanlığı ile ilgili her ne kadar olumsuz görüşlerim olsa da ülkedeki yobaz kesimi kontrol altında tuttuğunu biliyorum. yani bu yobaz kesim bunları dinliyor. eğer böyle bir kurum olmasa herkes mahallesindeki, köyündeki hocaları ciddiye almaya başlayacak.

mesela bugün diyanete 8 yaşında kızla evlenebilir miyim diye sorsanız muhtemelen hayır cevabını alırsınız. ama buna saçma sapan bir tarikatın saçma sapan bir lideri ne der bilemezsiniz. bunun önüne geçemezsiniz. o yüzden türkiye gibi dinci, dini suistimal eden insanların yaşadığı bir ülkede diyanet işleri başkanlığına dinin kontrol altında tutulması olarak bakıyorum.

tabii keşke kapatılsa, bence. çelişmedim değil mi?
hayret kimse de dememiş: rtük.
bir dönem sucuk reklamlarına takmıştı, sonrasında dekolteye filan, şimdi de paralel dizilere.