bu skeçlerle süslü karakter komedisinin yaratıcıları matt lucas ve david walliams, britanya ve üzerinde yaşayan insanları anlatırken delice ve karanlık olan her şeyi kullanmaktan keyif alıyorlar.
son 21 sezondur şampiyon olamamasına rağmen geçtiğimiz sezon manchester united tarafından şampiyonluk bakımından ancak geçilebilen tarihi başarılarla dolu,kalbimde çok özel bir yeri olan premier lig ekibi.
ingiltere liglerinde; 18 lig şampiyonluğu, 4 tane ikinci lig şampiyonluğu ve 1 tane lancashire lig şampiyonluğu bulunmaktadır.
ingiltere ulusal kupalarında ; 7 tane fa cup , 7 tane lig kupası ve 15 tane fa charity shield / fa community shield (-ki 5 tanesi paylaşılarak) bulunmaktadır.
avrupa kupalarında; 4 adet şampiyon kulüpler kupası, 1 adet şampiyonlar ligi kupası, 3 adet uefa kupası, 3 adet uefa süper kupası, 1 adet kupa galipleri kupası var..
formasını en çok terleten futbolcusu 857 maçla ian callaghan, formasıyla en çok takip ağları sarsan 660 maçta 346 gol atan ian rushdır.
ligde en çok gol atan oyuncusu 404 maçta 245 gol atan roger huntdır.
takımın en uzun süre menajerliğini 18 yıl 8 ay 19 günle tom watson yapmıştır.
liverpoolun efsane menajeri bill shankly liverpoolun başında 783 maça çıkarak bu alandaki rekorun sahibidir.
liverpool ilk maçını 1 eylül 1892 de rotherham town f.c. ile yapmıştır. dostluk maçında liverpool 7-1 galip gelmiştir.
ilk resmi maçını ise (lancashire ligi) 2 gün sonra 3 eylül 1892 de higher walton ile yapmış ve 8-0 kazanmıştır.
ilk avrupa maçlarını 17 ağustos 1964de izlanda ın reykjavik ekibine karşı yapmış ve 6-0 kazanmıştır.
ingilteredeki iki ezeli rakibiyle yaptığı maçlarda;
manchester uniteda karşı 183 maçta; 61 galibiyet, 51 beraberlik ve 71 mağlubiyeti var...
evertona karşı 216 maçta; 86 galibiyet 64 beraberlik ve 66 mağlubiyeti bulunmaktadır.
did you know... it was all going to go so wrong for you
and did you see it was all going to be so right for me
why did we tell you then
you were always the golden boy then
and that youd never lose that light in your eyes
hey you... did you ever realise what youd become
and did you see that it wasn only me you were running from
did you know all the time but it never bothered you anyway
leading the blind while i stared out the steel in your eyes
the rain fell slow, down on all the roofs of uncertainty
i thought of you and the years and all the sadness fell away from me
and did you know...
i never thought that youd lose that light in your eyes
23. doğum gününü göreceksin. önünde rahat daha 6 sene garanti var, tadını çıkar. seneye ailene dişilerden hoşlanmadığını açıklayacaksın. hayvani tepkiler alacaksın elbette ama kararının arkasında dur. o tıraş makinesini yerine koy. zamanı gelince sakalın zaten çıkacak. iki kulağını deldirip saçlarını 3 numaraya vurdurma. asla bir david beckham olmayacaksın. otur biraz derslerine çalış. facebook, twitter hayat kurtarmıyor. gerçi sen bilmiyorsun onların henüz ne olduğunu ama yakındır tanışacaksın. sayısalı seçme. allah belanı verir. dile kabiliyetin var. o alanda bir mesleğe yönel. mühendislik sana göre değil. değil işte. beni dinle sen. sana sigara uzatan arkadaşlarının yanına uzun bir müddet uğrama. ilerde elektro gitara falan merak salacaksın. bence şimdiden başla. her önüne gelene sırrını verme. kendi içinde yaşamayı öğren bazı şeyleri. seneye cillop gibi bir sevgili yapacaksın. sana çok şey katacak. o adamın değerini bil, ağzını yüzünü kırarım senin. üzme onu. richard wright yakında ölecek pampa, kendini hazırla yavaştan. justin bieber diye bir bebe müzik piyasasının kökünü kurutacak. pink floyd dinlemeye devam et. zaten onun dışında bir boku beceremiyorsun.
sözlüğün istatistikler kısmında bir hede. ama merak ediyorum acaba sözlük kimin en çok boşaldığını nerden biliyor? acaba dark bear evlerimize gizli kamera mı döşedi?
ben zerre kadar ilgilendirmeyen durumdur. isterse papua yeni ginece serpiştirsin cümle aralarına. ignore edin olsun bitsin. bu pricklerler kendini overrated sanıyorlar sonra.
dark bear ortalarda yokken yaptığımız eylemler bütünü. ne kadar imlaya, yazıma, entry mantığına aykırı düşmemeye çalışsak da dark bear bir şekilde bir hatamızı bulur.
konu eşitliğe gelince avaz avaz bağıran hemcinslerimizin askerlik çağında girdikleri tripler vesvelesi. kusura bakma kardeşim sen straightlerle eşit haklara sahip olmak istiyorsan her straight birey gibi gidip askerlik görevini yerine getireceksin. yok ben ayakları kokan erkeklerin bulunduğu ter kokulu o koğuşlarda yatamam edalarına giriyorsan bülent ersoy taktiğine başvuracaksın. şöyle ki, otuzbin lira ödeyip bedelli yapmak sana çok mu geliyor? onbin liraya kestirip yirmibin lirayı cebe atacaksın. kapiş?
her hafta arayıp şu eyleme katılıyoruz bize bağış yaparmısınız diye dilenmekten bıkmayan örgüt. hayır yapmıyorum. hangi sorunu çözdünüz de bağış istiyorsunuz anlamadım ki?