ayı sözlük

  • /
  • 17
koca bir medfen burası, yazdıklarımız da hüve’l-bâkīli mermerler. bir gün bakıp ya işeyecekler ya da papatya ekecekler. "artık senin mekânın servilik altında bir yermiş" dedirtelim.
artık tek tıklamayla oy verilebilen sözlük. böyle güzel oldu. oy verdikten sonra aynı başlığa da devam ediyor. facebook ve twitter paylaş butonları da ilave oldu, türkçe karakter problemi mevcut sadece, üzerinde çalışıyoruz. panda ve icimdeki ayı ya sevgiler burdan.

düşmeler ile ilgili 1 aydır sık sık bilgi veriyoruz ve sözlükte yazıyoruz, problem hala çözülebilmiş değil lakin araştırmadan direk buraya yazmakla da olmuyor bu işler. * sabırlarına hayran olduğum çoğu arkadaş yazdıkları entryleri göndermeden önce kopyalayarak idare ediyorlar. teşekkür ederim onlara.

(bkz: her şeyi devletten beklemek)
corona sebebiyle evde kalan sevgili dostlar ayı sözlüğü keşfettiler.

ne de güzel ettiler, aman aman...

fakat günden güne forumdan çok kişisel bloğa dönmeye başladı sözlük.

formata uygun şekilde yazmak bence zor değil; formata uygun şekilde de geyik yapılabilir, kendini ifade edebilir insan evladı.

bu anlamda bir iki örnek gösterilse ve o yönde arkdaşlar mı alınsa içeriye? bilemiyorum bu işler nasıl oluyordu tamamen unuttum.
birden parlayan tartışmalar, birini tutanlar ve diğerinin tarafı olanlar ile alev harlanan olaylar, biri birine yavşak mı demiş öbürü berikini dudağından mı öpmüş, nobel alan öldü de entry yazan ölmedi mi diye tartışanları kınama usulu ile kavgaya dahil olanlar ve daha niceleri...
neler olduğunu anlamayan bir çok sözlükçü saf saf bakıyorlar birbirlerine... ekranlarına...
klavye elde delikanlılık mı yapıyorlar yoksa cidden meşgale edinmişler, kutsal bir görev mi sanıyorlar buradaki bulunma amaçlarını bilmiyorum... işin en komik yanı da taşın altına elini sokacak cesareti olmayan bir avuç insanın birbirlerine bok atmaları, aslında komik değil de ironik ve acınacak bir halimizin olduğunun göstergesi midir? sanırım öyle...yapmayın arkadaşlar. hayat zaten zor, insanlar ayrı yoruyor. şunun surasında keyifli zaman geçirmeye çabalıyorum veya çabalıyoruz , gel gelelim tadı tuzu kalmıyor kavgadan, atışmalardan.
savaşmayın sevişin desem olmayacak bu sefer de "sikecem seni" dediğimi falan ima ederler... neyse ben fazla bulaşmadan devam edeyim yoluma, ışık ve sevgiyle kalın canlar...
istanbul burnumda tüterken, hangi hamam açık, hangi hamam kapalı diye googlelarken bulduğum sözlük. bir kaç başlığa bakayım dedim, mizah gayet yerinde. genel olarak sığır zihniyetli, düşük profilli ayıların olduğu bir ülkede, mizahtan anlayan ayıların da olduğunu görmek beni şaşırttı. nerdeymişsiniz siz yıllardır? nerelerde saklanmışsınız? yoksa kolay av olmak için yıllarca kezban rolüne mi büründünüz? beni mi kandırdınız? ne çektim ben de...
hani böyle yaz tatilinden sonra sınıf arkadaşlarını sıranı falan özlerdin ya bu 3 günlük ara öyle bir özleme oldu benim için
laf sokayım derken kendi kendini rezil eden, adeta güne gidip ilgi çekmeye çalışan hanım teyzeler gibi orada burada elinde çayla çar çar öterek reel hayatındaki sosyal eksikliğini acı bir yakarış ile tatmin etmeye çalışan yazarlar ile dolu platform. insanlara bir şeyler katmaktan, çevresine kendi değerlerini tanıtmaktan, yardım etmektense `kendimi nasıl tepede tutarım da herkes beni konuşur.. daha fazla dikkat çekmeliyim, o zaman yazarlara laf sokmaya çalışayım` formatlı hareketleri ile `denemeye devam` dedirtirler.
içinde bulunmaktan keyif aldığım bu güzide oluşumun bana atılan çamurla ilgili kısmına bundan yaklaşık 5 hafta önce (bkz:#251440)´da cevap vermiştim.
olayın tam da şu sıralar yeniden gündeme getirilmesi benim üzerimden de dark bear'e saldırılmak istendiğinin bir göstergesi. bir eküri var ve biri ötekine gaz veriyor anladığım kadarıyla. konudan bihaber kişiler de bir "kadın tacize uğradım diyorsa tacize uğramıştır" mahiyetinde yaklaşıyorlar ki öyle bir durum yok.

bana ithamda bulunan kişi ile temmuz ortalarından itibaren 3-4 kez zaman zaman kendisinin bana verdiği skype adresi üzerinden saatlerce cinsel içerikli olmayan sohbetler ettik. son sohbetimiz 14-15 ağustos gecesinde oldu. sohbet esnasında karşı tarafın elektriği kesildi ve bunun üzerine kendisi cep telefonundan bağlanarak sohbete devam etti. birazcık teknik bilgim olduğundan, skype'ın şarj yediğini biliyorum. bunun üzerine karşı tarafa whatsapp'a geçelim dilersen dedim. o da ikisi de telefonda var farketmez diye yanıt verdi. ben de dur ben seni ekleyeyim dedim ve internet üzerinde aleni bir şekilde duran telefonunu ekledim. 10 dakika kadar da oradan sohbet ettik ve iyi geceler dileyip ayrıldık. bu arada, kendisini internet üzerinde aleni olarak kişisel bilgilerini tutmaması gerektiği konusunda uyardım; zira iyi niyetli olmayan birilerinin tacizine kurban gidebilirdi! taciz konusunda birine uyarıda bulunurken taciz ile suçlanmak sanırım ancak böyle olur!!! telefonumu kapatmak üzereyken karşı tarafın beni engellediğini gördüm ve sözlükte çevrimiçi olan karşı tarafa mesaj attım neden böyle yaptığıyla ilgili olarak. özel mesajlaşmalarımız her ne kadar ben silmiş olsam da, sözlük veritabanında var. yöneticimiz de sanırım bu noktadan sonra o mesajlara bakmış ve haklılığımı görmüş. karşı taraf, bana suçlamada bulunan taraf ise ayrıca normal olarak her zaman yazdığım girilerimden bazıları için üzerine alınmış. kendisiyle ilgili olmadığı halde bu girilerde kendisine laf dokundurduğumu sanmış. yazdığım ve varsa sildiğim her giri sözlük veritabanındadır. incelendiklerinde bunun da bir itham olduğu görülecektir.

daha da diyecek bir şeyim yok.

edit: karşı taraf ile o tarihten beri hiç temasım olmamıştır.
348 nolu giride verilmeye çalışılan mesajın anlaşılamadığını gösteren sürtüşmeler hiç yakışmıyor... ayıp ve yazık...

birbirinizi sakinleştirmek için önerim: om mani padme hum tekerlemesini kullanmak...
sağdaki reklam beni çok güldürüyor niyeyse. ablaya bakınca aklıma pe cimpoi geliyor*.

pe cimpoi:
açtığım günden bu güne, bana çok şey katmıştır. kesinlikle bir aktivist değilim, kendimi çok geliştirmiş biri de sayılmam. zaman zaman yaptığım hatalar ve agresif davranışlarım için de sözlük kullanıcılarından özür diliyorum. bu sitenin içindeki her görüşten düşünceden yazarın kelimelere cümlelere döktükleri entryler, zirveler sayesinde tanıdığım güzel insanlar bana çok şey öğretti. ki ben eşcinsel hayatımı yaşamaya başlayalı 3 yıl olmuşken, * sözlüğün 2 yıllık olması da bu siteyi iyi ki açmışım dememe sebep oluyor. olmasaydı şeklinde düşündüğümde de birkaç örnek var gözümde. şimdi ben gibi bir çok kişiye bir çok şey katan bu site umarım bir şekilde yayın yapmaya ve yeni yeni bir çok lgbt bireye destek olmaya devam eder.
elinde sözlük gibi, bu ülkede başarısı kanıtlanmış bir konsept varken, hiç bir yerde sözü doğru dürüst çıkmayan lgbt kitlesinin birbirini bulma, birbirinden öğrenme, tecrübe paylaşma ihtiyacı kabak gibi ortadayken ve bu lgbt alanında bu sözlük rakipsizken, enerjisinin çoğunu aylardır sözlük konseptine rakip, kimin okuduğu belli olmayan, lgbt konsepti zamanla iyice sapmış bir online dergiye harcayan yönetime sahip, bu nedenle içine düştüğü kısırlığa iyice saplanmış gözüken sözlük, sözlüğümüz. oysa ne kadar faydalı olabilir, ne kadar büyük bir ihtiyaca derman olabilirdi bura. potansiyelin çok fena yazık edildiğini düşünüyorum.
en sevdiğim bilgi paylaşım mekanı olma yolunda oldukça hızla zirveye çıkan sözlük. sözlükte gayet elit bir yazar kitlesi var, farklı konularda uzmanlaşmış onlarca yazar. bir araya gelindiğinde adam gibi sohbet edilecek onlarca keyifli insanı içinde bulunduran sözlük. bu gün ayı sözlük ikinci taksim zirvesinde aldığım keyif anlatılamaz boyuttaydı. kafamda bir çok şey var aslında, ayı sözlüğe bağlı olarak ayı chat gibi, ayı sözlük görseller gibi, ayı sözlük fotograf klübü gibi, ayı sözlük zirvetör gibi, ayı radyo gibi. ayı sözlüğün ilerde tamamlanacak olan logosundan t-shirtler, hediyelik eşyalar yaptırmak gibi. bunları yapmak için cebin sağlam olması ve teknik açıdan profesyonel birileriyle çalışmak şart. ayı sözlük bu sert esen rüzgarlar arasında nereye savrulacak bilemiyorum lakin bildiğim birşey var, ayı sözlük ten vazgeçmediğimiz sürece o da bizi yalnız bırakmayacak.
daha ilk günüm olmasına rağmen uykusuz kalmama neden olan sözlüktür, daha çok uykusuz gece geçireceğim anlaşılan. yine de candır.
2011 yılının ekim ayında yazdığım (bkz:#13595) numaralı entrymden sonra neler değişmiş bir bakalım.

ekim 2011

alexa dünya sırası: 7,891,960

alexa ülke sırası: 78,648

----------------------------------

ocak 2014

alexa dünya sırası: 1,400,086

alexa ülke sırası: 15,452



ülke gündemiyle paralel gündemi olan sözlük. bu da sözlük yazarlarının uzayda yaşamadığını yada marjinal bir şekilde ve alanda yaşamadığı, her insan gibi yaşadığı toplumdan her türlü etkilendiğini gösterir.
özellikle son 1 haftadır;

(bkz: ömrümü yedin ömrümü)

neyseki normal düzenine kavuştu diyebiliriz.
homoloji'nin kapanmasının ardından girdiğim binden fazla entry'nin geçmişin karanlık sularına gömülmesiyle birlikte kapattığım sözlük sayfasını yeniden açtığım sözlüktür. hayırlara vesile olması temennimdir.
bundan sonra interaktif sözlükler sıralamasında yerlerini alacak olan sözlük.

(bkz: türkiye nin interaktif sözlükler sıralaması)
  • /
  • 17