gece gece yine ekmek arası karnıyarık yedim sözlük. yeminlen kendimi karikatür gibi hissediyorum artık. bu yüzden bazen '' allahım. sanırım dalgınlığına geldim. insan olarak düşünmüşsün; ama biraz hayvan mı olmuşum ne?'' dediğim bile oluyor.

(bkz: geceyarısı tıkınmak)
(bkz: kendini bilmek)
(bkz: oha)
(bkz: hayvan)

bu kadar zaman sonra rüyama girmesinin ne anlamı vardı şimdi sözlük, o kadar umursamaz davranmalardan sonra yine gele gele rüyama geldi * peki sence hala mı sözlük ondan mı bombok uyandım yine sözlük

yine kapattım sözlük bütün profillerimi. bir tek sen varsın hayatımda.

aşık oldum, hem de çok fazla. o da bana aşık, öyle bir güven veriyor ki, bu adamla evlenirdim mümkün olsa.. umarım hiç bitmez sözlük.

sevgili ayı sözlük sen bu satırları okuduğunda ben sponsor sevgilimin koynundan çıkıp yakışıklı ama züğürt sevgilimin koynuna girmiş olacağım.gönül tek eşlilik ister tabi ki ama hayat şartları insanı robin hood yapıyor..zenginden alıp fakire veriyorum. şimdilik hoşçakal..

sözlük, hiç gay bara gitmedim daha. profil sitelerinin hiç birinde profilim yok, olmadı da sözlük. sözlük seninim sadece. beni kimseyle paylaşma*

denizi sevmeme rağmen sırf plajdaki adamların suya girerken yavaş yavaş ıslanan mayolarından belli olan cinsel organlarını izlemek için giriyorum denize.***

bazen canım hiç duş almak istemiyor.
hele de şu sıcak günlerde düşünün... ''manyak mısın?'' diyebilirsiniz. ama demeyin, kırılırım. ayrıca canım istemiyor ama elim mahkum tabi. ayrıca doğru soru ''manyak mısın?'' değil, ''pis misin?'' olacak. *

kendimi o kadar yalnız hissediyorum ki sözlük. işimde evimde hiçbir yerde mutlu değilim..ağır depresyona girmek üzereyim. ne olur yardım et bana. nokta nokta nokta yapmamak için zor duruyorum.

bodrum'a ayı bulurum diye geldim ama hangi ağaca balta vurduysam straight. *

ben aslında yoğum.

(bkz: ayı sözlük iltifat)

işyerinde seni okumaktan bir gün işsiz kalacağım diye cok korkuyorum

ben ayı değilim. kovmazsınız değil mi beni aranızdan. * he ama eşim bi kaç milyon kez öküz, manda, ayı diyor. beni o psikolojiye soktu hani. sorsan ineğim. hatta ineğim. yaşıma başıma bakmadan ikinci üniversiteye şey oldumdu bugün. *

yaklaşık 5 aydır ortak arkadaş vasıtası ile tanıştığım çocukla öylesine konuşuyoruz ,
çocuğa deli gibi yazıyodum bi taraftan lan gay değilse sıçtım filan diyodum
ve allaha dua ediyodum her gece gay olsun diye , ortak arkadaşımız telefonda
onun gay olduğunu söyleyinceo esnada yerimden fırlayıp bağıra bağıra şarkı söyledim.
ama bu haberden sonra hiçbir gelişme olmadı.
çünkü allahın malı hala farkımda değil.

sevgilimle hiç bir zaman gay barlara gitmem. alkol de almışsam birine gözüm kayabilir ve bu, dönüşte evde huzursuzluk demektir.

yalnızlığa fazla alıştım sözlük.hayatıma 'tık',renk getirecek biri oldu mu kaçıyorum.öte yandan bu noktada guru olabilecek düzeydeyim.
ne oluyor yani, müzmin bakir* olma durumu da hiç fark'mıyor artık.
belki diyorum şu çıkacağım tatilde biri olur,belki.o da sıkılmazsam tabi...

bugün abimle yapılmış olan kavga bardağı taşıran son damlaydı benim için,
artık bu eve beni bağlayan hiçbirşey yok sözlük.
büyük ihtimal istanbul'a taşınıcam.
benim kaç yıldır içimde tuttuğum sırrı yüzüne haykırasım var bas bas bağırıp "ben eşcinselim!"
diye kendimi zor tutuyorum.
bi de itiraf koyıyım bari ambiyans bozulmasın

sevgilim hiç olmadı , hep platoniğim(acınası bakışlar)

bu öküz yaşıma kadar karadeniz şarkı/türkülerinde geçen gazlama " ha uşak ha" öbeğini "havşaka" diye anlamam/bilmem. vay arkadaş ufkum genişledi yeminlen, bu kadar salak olabileceğimi bilmiyordum ya laaağğ.

bazen... son zamanlarda çokca sıklaşan bazenlerde, belki de herşeyi bırakıp gitmeliyim buralardan diyorum. sıkılıyorum. aslında hiç bir sorun yok. sevdiğim bir evim, aşık olduğum bir mesleğim, gayet düzgün bir işim var. ancak nedense birşeyler eksik be ayıcık. gülmüyor gibiyim son zamanlarda. ya da eskisi gibi bakılmıyor gözlerimin içine. bilmiyorum işte kafam karışık.

önce istifayı basarım, eve giderim ufak bi çanta alırım. atlarım trene gezer dururum dünyayı. ne olacak? ne kaybedeceğim? cebimde 3 kuruş kalana kadar dünyayı dolaşsam, onlarca ülke, onlarca şehir, onlarca insan görsem? hergün bu lanet şehri görmekten ve bugün yalancı bir orospu gibi ağlayan gök yüzünün göz yaşlarını silmekten daha iyi ya?