morcheeba, the sea çalarken kulaklıklarımda, sahilde ağır ağır yürümek. skye her ` i left my soul there, down by the sea.` dediğinde onunla beraber söylemek.

uyumak istiyorum ama gece uyuyamam, yarın işe geç kalırım diye uyuyamiyorum. uyusam şimdi biriniz gelir sabah uyandırırmısınız beni cnm.

alanyada sahilde kumsalda dalga sesleriyle yürümek istiyorum...

başlığı şu an düzeltmek istiyorum.
(bkz: şu an)

sex on the beach

sol yanımda bir bardak ve mutfakta kaynayan bir demlik var ama yerimden kalkıp o bardağı doldurmaya üşeniyorum, şu an yapmak istediğim doğa üstü güçlerle o bardağı kendi kendine doldurmak.

yarım bıraktığım her şeyi tamamlayıp, eksiklerle dolu kafamı boşaltmak.

seks
(bkz: düz adam sami)

karda yürümek.

zamana bir ip atıp cuma gününü kendime çekmek istiyorum.

cortland'i yatağa bağlayıp bdsm fantezisi yapmak isterdim.

para derdimin olmadığı bir boyutta köyümde yaşamak.

cam tavanlı sıcacık bir dağ evinde, yumuşacık bir battaniyenin altında ağaçları ve gökyüzünü izleyerek uykuya dalmak.

berbere gidip saç kestirmek istiyorum. çok uzadı. zaten yok da. olanlarla da papaz gibi görünüyorum hoş değil yani. neyse evet ben şu an gidiyorum. yani birazdan gideceğim.

sicacik yatagimda yatip kahve esliginde kutup isiklarini izlemek istiyorum ya da sadece sicacik yatagimda yatmak

sahilde bir bankta ismi lazım değilin dizine başımı koyup dalgaları izlemek isterdim. bu arada o da konuşup dalgalara eşlik edebilir, sessiz sakin dinlenirim sadece.

içmek istiyorum. vücuduma ne ağız yoluyla ne de haricen alkol girmiyor uzun zamandır. sarhoş olup sanki dünyada sadece ben kalmışım gibi dans etmek istiyorum.