foto göndermeden birisiyle buluşmak

bir nevi rus ruleti. hornet'te 2 saat yazıştığım biriyle bulaşacağım. fotolaşmadık. bakalım paravan açılınca neler olacak?
bir kez denediğim bir şeydi, arkadaşça buluşmuştuk zaten her neyse, karşıma çıkan kişi oldukça yakışıklı ve eleganttı.
ingiltere’ye gittiği için bir daha görüşmedik, hatta hafızasını sildirdiğini düşünmekteyim zira beni hatırlamadığını söyledi oysa aptal değilim, beni aptal yerine koymak yerine görüşmek istemediğini medenice söyleyebilirdi bence.
normalde dünya güzeli bir adam çıkacağını bilsem de kalkışmam böyle şeye ama bi gün bana bi cesaret geldi ve karşıdakinin aşırı ısrarı yüzünden kaç günlük muhabbetten sonra sadece oturup çay içmek şartıyla buluşmayı kabul ettim. o gün de yeni traş olup beyaz gömlek altına da siyah dar paça kot pantolon giymiştim. karşiyla birbirimizi çıkarmak adına üzerimizde ne olduğunu birbirimize anlatmıştık. adamdan adres alıp ona yakın bi yerde indim. kalan yolu da yürüyerek gitmeye karar verdim. yolda yürürken de kafamdan da kendimi motive etmeye çalışıyorum. adam beni yiyecek değil ya, en kötü bi çay içer kalkar giderim evime. varacağım noktaya 50 m kala adamın biri beni görür görmez gülümseyip yanıma yaklaştı. görüşeceğim adamı görmemiş olsam da tipi hakkında bir kaç şey söylemişti. anlattiğiyla gördüğümün uzaktan yakından alakası yoktu ve bana yaklaşan adam aşağılamak için değil ama ciddi derecede bakımsızdı. normalde her türlü çay içmeyi göze almıştım ama bu dedikleri tutmayinca vazgeçtim ani bi kararla. adam elini uzatıp geldin mi? hoşgeldin dedi. ben de adama elimi uzatmadan şaşkın şaşkın baktım ne oluyor der gibi. yanlış adama yanastigini hissettireyim diye. adam da bi süre tepkimi gördükten sonra yandaki barı gösterip ya çok pardon bize bi garson gelecekti onu bekliyordum, seni görünce onunla karıştırdım dedi. önemli değil deyip yoluma devam ettim. yanda bar olması ve beyaz gömlek giydigimden gerçekten karistirigina inansam da bir yandan da o adam olabildiğini, yanlış kişiye yanasinca da böyle bir yalan uydurmuş olma ihtimali de olabilirdi. peşimden gelip tarif ettiği yere gidip gitmeyecegimi de kontrol edebilirdi sonuçta. o yüzden dikkatli olmalıydım. buluşma noktasının olduğu taraftan değil de karşı yoldan devam edip tarif ettiği yere kısa ve hızlı bi şekilde bakınca birinin orada bi bankta oturduğunu ve tarifiyle eslestigini farkedince rahatlayıp yanına gittim. çayımızı içip muhabbetimizi edip evime döndüm sonra. bi daha da görmediğim hiçkimseyle görüşmedim.
körler de aşık olur. çirkinler de sevilmeyi hak eder. birini sevmek için görmeye gerek yok. sevdiğiniz kişiye güzel bakmak güzel görmenizi sağlar.
birinden etkilenme süreci fiziki olarak başlar. karşı kişiye sıcak hissetmeniz için önce bir gözünüze hitap etmesi lazım yahu. benim aklım mantığım asla yapamaz, her şeyden önce empati kuramazsın karşı tarafın suretini görmeden.
tövbeler olsun dedigim durum. birinci felaketten sonra ya tutarsa diye ikinci bi sans daha vedigim date tarzı.
ilk bulusmamda söylenen yaşın ve kilonun bir hayli fazlasıyla karsılaştım ayrıca karsımdaki kişi anneannemin tanıdığı çıkmıştı. arkadaşım, annem falan degil annemannem amk
ikinciside söylediği uzunluğun 25 cm altında çıkmıştı ve telefondan beni 6 ay boyunca taciz etmişti.
aman diyim sakın bu tarz işlere girmeyin. bi önlem olarak artık kisinin mr'ını ve adli sicil kaydini bile bulusmadan önce istiyorum.
dating uygulamalarına görüntülü sohbet gelsin