soba üstünde kestane pişirilmesini,tadını; üstüne konulan mandalina kabuklarının kokusunu bilmeyen insandır. hele hele kışın banyodan çıkar çıkmaz iliklerine kadar ısınamayan insandır. herşey bir tarafa asıl avantajı da lodosta endişe yaşamayan insandır.
soba yanmayan odaya uyumaya gitmeden önce, sobanın üzerinde ısıttığı büyük ve yuvarlak bir taşı havluya sararak, bu taşla yatağını ısıtmamış insandır. *
dışarıda karda oynadıktan sonra içeri girip ıslak eldivenlerle sobanın borusuna bastırmadan cıs cıs dokunarak oluşan ve anında buharlaşan su damlacıklarını görmemiş ve o an elde oluşan sıcaklığın zevkini hiç yaşamamış olan kişidir.
bahsedilen soba bir kuzineyse üstünde pişen yemeklerin evin içine saldığı kokuyu hiç bir zaman alamamış olan kişidir ve yine eğer bir kuzineyse bahsi geçen ve o an çok üşüyorsanız ama kuzine de iyi yanmıyorsa uzatırsınız bacaklarınızı sobanın altına ta öbür tarafından çıkar. bildiğin termal terapi, ohh mis. bir de çocukken sobanın duvara yakın kısmındaki o daracık alanda uyumak vardı ki evin kedisiyle orası için itişip kakıştığımı bilirim.
öğrenci evinde kalan sevgilinin yakacak birşey olmamasıyla örgü ceketini kolanya ile tutturup sobada sen üşüme diye yakması... sana sarılıp öpmesi.. bu anı hiç yaşamayacak insan.....