hoşlanılan kişinin eşcinsel çıkmasını dilemek

"yani bir şey söyleyeceğim ama hazır mıyım bilmiyorum. ben hetero değilim. ilk kez sana söylüyorum. kimse bilmiyor. bu cesareti nerden buldum şimdi, onu da bilmiyorum." şeklindeki itirafla telefona düşen watsap iletisi.

her şey normal asgarilerde seyrederken, hatta aşırı normallikten hoşlanılan tipin gay olup olmadığı bile irdelenemiyorken; bu itiraf bir şekilde mucizelerin varlığına inandırıyor aslında. düşünülen şeyin en çok istendiği noktada işleri kolaylaştıran bir hızır etkisi gibi. "vay demek gay'sın, bu itirafla heyecanlanıp hayli terlemiş olmalısın; evde cansın and cansın göz yakmayan şampuan var gel de çimdireyim seni, oley be.*"
bir kadın için hüzün olurken bir erkek için mucizedir.
doğal gibi görünen durum. ama düşününce de öyle değil sanki. çektiğimiz bütün sıkıntıları sevdiğimiz insanın da çekmesi, çekiyor olması demek. gönüller bir olunca samanlık seyran olur diye bi atasözü de var gerçi ama...

bi yerde bencilliktir...
sevilen insan hetero ise cidden sıkıntı yaratabilecek bir durum. keşke istemekle beğendiklerimiz geye çevrilse be kardeşim.
o da benden hoşlanıyorsa sıkıntı yoktur.
başıma hiç gelmeyen hede.
vardı öyle biri olabilecek en tatlı en duyarlı ve cana yakın heteroseksüel erkekti hatta heteroseküel olmak için fazla iyiydi.bi ara paranoyamı benimle ciddi ciddi ilgilendiğine kendimi inandıracak kadar ileri götürmüştüm.şimdi kapıyı çalsa kapıyı açtığım anda seni seviyorum deyip dudağıma yapışsa diye hayal kurardım.arada umutsuzluğunda etkisiyle kendi kendime adama küser selamını sabahını almayıp kendisini görmezden gelirdim.herhalde bu adam benden neden nefret ediyor diye çok düşünmüştür.gay olsada üzerinde bıraktığım etki buyken bana açılırmıydıki.hiç sanmıyorum.keşke tek kişilik öğrenme hakkım olsaydı .onun için hiç düşünmeden kullanırdım.
über durumdur yani hele ki chaser ise tadından yinmez
neden panseksuel degilim diye agit yakılası durum
yani gay olsa bile size varacağından yüzde yüz eminseniz isteyin tabii.

şahsen ben o kadar karşı konulamaz birisi olmadığım için bu tarz şeylere pek kafa yormuyorum. hihi
gözlemleme , dikizleme , stalklama , yakınlaşma, kanka olma ve her türlü yaralarını sarma gibi direk sormak dışında denenebilecek herşeyi denemiş hatta bunların çoğunda seminer verebilecek düzeyde uzmanlaşmış biri* olarak diyebilirim ki isteyince olmuyor.şu ana kadar oran yüzde sıfır.siz en iyisi bunları boşverip direk nasıl soracağınızı öğrenin.soramıyorsanız da istemekten vazgeçip önünüze bakın.