lâl

kadıköy barlar sokağındaki, en şirin en nezih en sevilesi mekan bence. çok seviyorum orayı.
divan edebiyatında kırmızılığı ve sesizliği ifade etmesi nedeniyle, sevgilinin ağzı ile benzetmeli kullanılan bir kelimedir.
sertab erenerin 1994 yılında çıkarığı 2. stüdyo albümünün adıdır aynı zamanda. fahir atakoğlu, sezen aksu, mustafa sandal, uzay heparı, levent yüksel gibi isimleri buluşturan türk pop müziğinin temel taşı albümlerindendir. 600.000 adet satış rakamına ulaşıp 1994 senesinin en çok satan 10 albümü içerisinde yer almıştır.
arçelik'in ürettiği kırmızı mutfak araç ve gereçlerinin toaster ve benzeri şeyler gereksiz kırmızı olanları.
nasıl mânalı... nasıl derin... nasıl fantastik bir şarkıdır... çok tanıdık ve çok tanımlanamayan hisleri bir arada uyandırır...
farsçadır.
dilsiz ve sessiz anlamında.

eskiden (bizans, osmanlı, selçuklu,...vb. hükümranlık dönemlerinde), devletin gizli iletişimi için görevlendirilen ulakların mutlaka lal olması gerekirmiş.
muhalif kişilerce yakalandığında bile, taşıdığı sırrın ağzından alınamaması gibi bir güvence sağladığı için...

(bkz: ulak)
(bkz: ulak ile sadrazam)