leblebi tozu

ben küçükken mahalle bakkallarında satılırdı.genellikle markasız olurdu paket lastiğiyle paketlenirdi.içinden çekiliş kağıdıgı çıkardı.çekilişten de %90 bilye çıkardı.ama en güzeli kamişla leblebi tozunu çektikten sonra birbirimize bakarak yusuf yusuf demekti.
http://www.itusozluk.com/gorseller/leble...
ıslık çalmak için bire bir....
çocukluk nostaljisi yaparken akla ilk gelenlerden biri.

sabahçı * olduğumuz dönemde okula gitmek için evden çıkmadan önce babalarımızdan aldığımız harçlığın en az 4'te 1'ini buna harcadığımız tüketim maddesi yada ağız alışkanlığı.
orta bire yeni başlamıştım.
kravat ceket (koyu lacivert) 0 km gıcır...
son zil çalmıştır paldır küldür okuldan kendimizi atmıştık büyük sürgülü demir kapıdan dışarı.
karşı bakkala girdik arkadaşlarla mini bir poşet içinde leblebi tozu vardı canım çekti aldım.
tepine oynaya eve giderken yemeye başladım. hem nefes nefese kalmışım hemde yürüyorum. bir an durdum ve paketin içinde kalan yarım leblebi tozunu
kafama dikerek yerken bir arkadaş beni gıdıkladı bütün leblebi tozları; burnuma, genzime, boğazıma kaçarken bir öksürük eşliğinde ağzımda ne kadar leblebi tozu var ise hepsini 0 km olan koyu renkli çeketimin üstüne püskürttüm.
leblebi'nin keyfine varamadığımamı yanayım. genzime, burnuma kaçan leblebi tozunu püskürttüğüm ceketemi, yoksa eve gittiğimde yiyeceğim fırçalaramı yanayım. 90' lar
leblebi kurabiyesi de yapılır bu tozdan tadı da fena değildir.