-kendimi bir kadının memesine bakarken yakaladığımda.
- madonnayı sevmediğimi anladığımda.
-moda konuşulurken hiç bir fikrimin olmayışını gördüğümde.
-hiç bir sanata ilgim ve merakımın olmadığı durumlarda oha yoksa ibne değilmiyim diye korkuyorum.sonra erkekler aklıma gelince şükür ediyorum.

erkek poposuna bakınca aklına erotizm geliyosa tillahı gelse kişiye sen eşcinsel olamazsın diyemez.eşcinsellik yönelimdir , altında kadınsal şeylerle ilgileniyosan gaysin etiketlemesi yatan söylemlerle eşcinsel olunmaz.ki bi de bu gaylere kadın diyenlere dalıcam.

biseksüel diye bir yönelimin de olabileceğini bilmediğin, özellikle ergenlik dönemlerindeyken, genelde erkeklere ilgin olduğu halde kadınları da beğendiğin durumlarda içinden çok sık geçen düşüncedir.

başıma geliyor çoğu kez, yani garipsiyorum hislerimi. en son böyle bir şeyi, çok sevdiğim scarlettimi stumbleupondaki şu resmiyle karşılaşınca yaşadım:



sonra kazaky açıp zıplanır rahatlanır : http://ayisozluk.com/lnk.in/402364

haftasonu birkaç panpayla beraber şehrin en revaçta olan bear barına (örneğin meat market) gidilir. amaç ayı düşürmek olmadığı için çılgınlar gibi dansedilip bünyenin afedersiniz yorgunluktan amına konulur. yine afedersiniz gelsin biralar gitsin tekilalar, öküz gibi içilir. gecenin son saatlerinde, "artık eve gitsem de zıbarıp yatsam" diye düşündüğünüz bir zamanda belki bir daha karşınıza çıkma olasılığı, marsta hayat olma olasılığından daha düşük harika bir insan mı ayı yavrusu mu olduğuna karar veremediğiniz eleman çıkar. işin daha da ilginci, adeta denizden yeni çıkmış, şehvetli bir poseidon gibi duran ayıoğluayı, arzulu bakışlarla sizi kesmekte adeta "parçala beni kazım" çığlıkları atmaktadır. tabi sende ibnelik var. "ulan yorgunluktan geberiyorum, kusmamak için kendimi zor tutuyorum" diye düşünmek yerine hemen elemana bodoslama yanaşılır, tanışılır ve yalpalayarak evin yolu tutulur. eleman eve atılmıştr. kapıdan girer girmez çılgınca öpüşülür, gömlekler pantolonlar adeta yırtılırcasına sağa sola atılır. yatağa girmeden önce eleman izin isteyip banyonun yerini sorar, tarif edersiniz. "hemen geliyorum bebek" diyerek, o muhteşem kalçalarını ahenkle dansettirerek banyonun yolunu tutarken yatağa uzanırsınız. aklınızdan geçen son şey "bu gece fena sikiş olacak" düşüncesidir. ertesi sabah berbat bir başağrısıyla uyanırsınız. yanınızda yatan bir poseidon, bir zeus ya da enazından bir hermes yoktur. hatta keçi ayaklı, kıllı, maymun suratlı bir pan bile yoktur.. tam "lan yoksa yine kıçı açıkta mı bıraktık uyurken, türlü şekilli ruyalar gördük amk." diye düşünürken, yanı başınızdaki notu görürsünüz. "gitmem gerekiyordu bebek. o kadar güzel uyuyordun ki uyandırmaya kıyamadım" ne bir telefon numarası ne başka bişey. işte o an kendinizi bok gibi hissedersiniz. hatta "la la noluyo la.. yoksa ben heteromuyum ya la....? " gibi absürt düşünceler bile gelir aklınıza... mis gibi bir ayı, cillop gibi götüyle sabaha kadar yanınızda yatmış, ve siz afedersiniz ossura ossura uyumuşsunuzdur. allah sizin belanızı versindir..

bi kızın bacaklarına baktığımı farkettiğim andır. sonra bir erkeğin göbeğini hayal edip kendime geliyorum*

ortamda bulunan güzel kız ile bakışmaya başladığınızda. tabi sonradan kafa dank eder ve durursunuz.

dark bear ile turlarken yanımdan ece gürsel in geçtiği an.

sevgilisi tek taş yüzük alan arkadaşın yüzüğüne bakıp "ayyy şekerim gerçekten çok güzelmiş" dediğim an. allahtan bir kaç saniye sürüyor bu acaba hetero muyum düşüncesi sonra anında geçiyor.

bir melek olarak adriana lima

catherine zeta jones'u zorro'lu filmde izlediğimde aklımdan geçen...

eşcinselim diyen arkadaş/eski sevgiliyi bi anda erkek arkadaşı varken görmek acaba sorusunu aklıma sokmuyo değil * *

gideriniz olmadığını düşündüğünüz tüm anlar. gayler kendilerini hep en seksi, en yakışıklı olarak görür, istediği an herkesi baştan çıkaracağına fazlasıyla inanır ama bazen ortamın yıldızı siz değilsinizdir işte. kimi gün tek mesaj gelmez, bar çıkışında en kötü parçalar sizin için savaşmaya başlamıştır, yatağınızın bir tarafı hiç bozulmamıştır. işte o anlara tekabül eder bu sinir bozucu düşünce.

okb hastalığım yüzünden aklıma kadın görüntüleri geldiği zaman. ama fakemiş. yani yüzde yüz gayim.

bazı eşcinselleri gördükçe.

sikmeli gömmeli cinselliğin cezalandırma amaçlı kullanıldığı küfürler ağzıma aldigim anlar
sırf benden daha karmaşık bir durumları var diye translara negatiflik kustugum anlar
sırf bana benzemiyor diye daha maskulen ya da feminen gaylere bok attığım anlar
bana cekici gelen cinsiyette çekici bulmadığım ya da yatmak istemeyecegim kişilerle arkadaş da olmak istemediğim anlar
heteroseksist ahlak anlayışının sadece hetero çiftleri bağlamasi gereken bazı kurallarını çiğneyip kötü hissettiğim anlar
ve uzar gider...

tekyön 'ün önünden geçerken

ismail türüt eşliğinde hoşlanılan beyin topuğuna sıkmak istenilen anlar.

bir bayan* evlenme teklif ettiğinde.

sevgilinin "bence sen heterosun" dediği an...
(bkz:lan acaba???)