bu kadar muhafazakar bi ülkede , sokak ortasında , 4 kedinin sigara keyfi yaptığım sırada yaptıkları grupsal eylem. sanırsam diğer sokağa kaçışılarken recm cezasına çarptırılmışlardır. durun gitmeyin mahalle baskısı falan dedim dinlemediler libidolarına engel olamadılar
bu kediler mart ayında yiyişmiyorlar mıydı lan ?
hava kirliliğin artması, küresel ısınmanın artması gibi sebeplerle dünyadaki tüm dengelerin değişmesi sonucu beklenmedik şekilde gelişen olaydır. hayvanların biyolojik saatleri şaşırmıştır. *
penceremin dibinde çılgınlar gibi çığlıklar atarak serenat yapan kedilerin kavuşmuş versiyonlarıdır. bebek ağlaması gibi viyak viyak susmak bilmezler. hayır biz de sevişiyoruz ama bunu yedi düvele duyurmuyoruz.
ama doğanın dengesi işte ne yaparsın. ben çocukken altımızdaki daireye taşınan yeni evli çiftin yatak odalarında gelen sese nasıl karışamıyorsam, gerçi onlara ne diyeceğimi bilemediğim için karışamıyordum ama 12 yaşındayım lan, bu kedilere de karışmam.
zamane kedilerdir. nerede o martta sevişen eski kediler. saygıda kusur etmezlerdi, insan gibi sevişir işlerine bakarlardı. dünyanın çivisi çıkmış azizim.
yılda ortalama olarak 4 defa kızgınlık dönemine giren kediler bahar başlangıçlarında daha belirgin bir şekilde kızgınlığa girer ve o dayanılmaz çığlıklarını atarlar. bu da mart ayına denk geldiğinden, genel olarak kediler sadece mart ayında çiftleşir gibi bir algı vardır.
böyle bir hata yapmayın en kısa ve sağlıklı yoldan kedinizi kısırlaştırın; ömrünü de uzatın. kızgınlık döneminde gerçekten insan kediyle evde kalamıyor desek en doğrusu olur. özellikle cinsine göre kedilerin ses kalınlığı değişiyor imiş, örneğin siyam kedileri anırır gibi kalın bir ses çıkarıyor. fakat mavi rus kediniz varsa zerafetin kitabını yazmıştır. bağırması bile ayrı kibardır. kedim diye söylemiyorum ayrı bir güzellik.