despotango

Durum: 108 - 0 - 0 - 0 - 09.09.2012 03:47

Puan: 1640 - Sözlük Kezbanı

14 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 6

susma

aynı zamanda bir nev şarkısıdır efenim. fena de değildir.

bearcity

bu film için diyebileceğim tek şey.. keyifli ..

hoşlanılan kişiden soğuma nedenleri

kafanızda kurguladığınız o ve tanıdıkça karşılaştığınız o arasındaki farkı gördüğünüz kısacık andır bu. sonrasında deşer durursunuz . bir kere başladı mı bu süreç sona gelmeden bitmez. yazıktır. rahat olmak gerekir , kanatmamak gerekir.

flört etmek

sanırım ilişkinin en güzel , en heyecanlı zamanları. hafif kurlaşmalar, heyecan içinde buluşma saatinin beklenmesi , sonra ilk dokunuş , ilk sevişme vs vs. bazen diyorum hep uzun flörtler olsun hiç ilişki boyutuna geçmeden özel ve güzel bir şekilde bitsin.

kabuğuna çekilmek

sanırım insanın yalnızlığıyla barışık olduğu nadir anlardandır bu. kıymeti bilinmeli. ne kadar barışıksan o kadar mutlusundur hayatta.

ayrılık

ölüm gibi birşey oldu ama kimse ölmedi.

sevgili ile mutlu olamamak

mutlu olmayı karşı tarafa endekslediğimiz her durumda gerçekleşmesi mümkün durum.

ankara ayıları

böyle bir topluluk mu varmış diye hayıflanmama sebep olan hede.. filme işten yetişebilirsek geleceğiz lakin öncesi çok mümkün değil gibi..

ayı sözlük yazarlarının kot bedeni

moral bozukluğu ve 31

en iyi stres gidericinin seks olduğunu düşünenlerdenim ben de... bu yola giden herşey mübah olduğundan , yorulmak yok 31e devam ...

sanal aşk

küçük bir ekrandan onu görmek... gerçek olmadığını bile bile.. ve dahası onu sevmek ... söylesene kaç aşk internet bağlantısıyla doğru orantılı artabilirdi ki ?
şeklinde monologlara gene olunabilecek durum..
yazarken bile garip oldum... zor olsa gerek.. arafların en beteri diye de bitireyim..

boxer

çirkin güzel kavramını en çok hak eden köpek ırkı. diğeri için (bkz: pug)*

miş gibi yaşamak

büyüyünce şizofren olacak bunlar.. benden söylemesi..

rastgele

çok sevdim ben bunu.. sabah kahvemi ve sigaramı içerken tıklayıp duruyorum üstüne.. bazılarına da yorum yazıyorum. (bkz: rastgele)*

sıla gençoğlu

dan sonrayı ilk dinlediğimde çok heyecanlanmıştım. böyle klibi olsun, sözleri olsun pek sevmiştim. lakin o zamanlar şarkıyı kimin söylediğini bilmiyordum. sürekli arabada radyo dinleyip şarkının kimin söylediğini bulmaya çalışıyordum. derken bir sıla dan sonra ile karşımda , diğer sıla sevişmeden uyumayalım tadında alaturka şarkılarla karşımda. önce idrak edemedim bu ikisinin aynı bünyede toplandığını . sonra acı bir gerçekle öğrendim a dostlar. keşke hep dan sonra gibi şarkılar duysak o güzel sesinden. ne çok şey değişti o gün hayatımda , ne çok .. bi bilseniz..

fetişizm

romeo

çok muzur bir şarkı aslında sözlerinden dolayı. ama çok fazla romioooo geçmektedir içinde ve bu da şarkıdan soğutuyor insanı. * gayet yerinde kullanmıştır romioooları ve düzenlemesi de gayet keyifli olmuştur.

kedi insanı

kedilere empati, sempati duyan şahıstır efenim bu. şu 29 yıllık hayatımda deneyimlediğime göre kedilerle ilişkilenebilmiş bireylerle bende ilişkilenebiliyorum.

elif şafak

mahrem tekdir sanırım şafak kitapları arasında. o zamanlar samimiyetine de inanırdım epey , takip ederdim falan.. ama son 3 4 yıldır her geçen gün , hakkında okuduğum her haberde biraz daha uzaklaşıyorum. sanırım evli olduğu şahısta bunda etken..pazarlama konusunda da üzerine tanımam , hatta ders bile verebilir bu konuda.. çektirdiği o masum resimleri de yemiyoruz artık. o kırılgan duruşunla nasıl da mış gibi yapmışsın bunca zaman. çok şey bilmek iyi değil sanırım severek okuduğumuz yazarlar ile ilgili. son zamanlarda yaptığı en iyi şey ingilizce yapmış olduğu konuşma.

tezer özlü

sanılanın aksine intihar etmemiştir , özlü ... doyamamıştır da aslında doyumsuz dünyasına. ölümden oysa ne çok korkuyordu. kendi kendine cesur olan bir insan , neden ölümünü kendi elleriyle gerçeklemesindi ki ? yada neden istekle ölmesindi ? o öldü , çünkü kanserdi. ve ben çok özledim . keşke yeni öykülerini , mektuplarını okuyabilseydik...
  • /
  • 6
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 108

ankara

adının geçtiği en güzel şarkı sanırım zuhal olcaya ait. ankarada aşık olmak zor iki gözüm diyor.tez zamanda ağzı yenilesi bu kadının...

ayı sözlük yazarlarının penis yatırma yönü

güne nasıl kalktığıyla alakalı ... eğer asabi uyandıysa bizimkisi hep solunda kalıyor. (bkz: solundan kalkmak). eğer günlük gülistanlık bir güne uyandıysa sağda takılır... bizimki de böyle bir cins.. böyle sevdik ve kabüllendik hınzırı..

siyam kedisi

kutsaldır bunlar. çok gevezelerdir. sanılanın aksine soğuk değil , mesafelilerdir insanlara karşı. mesela benim kız evime gelen misafirlerimize eğer ilk defa görüyorsa hiç pas vermez , koklar ve totosunu döner gider. misafirler gittikleri zaman da başlarız dedikodularını yapmaya. sahiplerine inanılmaz bağlıdırlar. bir gün eve gelmediniz mi ? allah korusun sizi çenesinden. yabancı cisimleri yeme alışkanlıkları pek fazladır. coğunun ölümü bundan kaynaklı oluyormuş. başka kedilerle anlaşamaz diyorlar ama bizimkisi tekir ablasını çok iyi tolere edebiliyor. umarım herkesin bir dönem yolu siyam kedisiyle kesişir , o zaman daha iyi anlarsınız sanırım demeye çalıştıklarımı. saygılar.

barış bıçakçı

4 sene önce bizim büyük çaresizliğimiz ile başladı tanışıklığımız. bir ankaralı olarak ankaraya özgü kasveti , donukluğu en güzel anlatan kalemlerdendir kanımca. hele ki ankara dışında bir barış bıçakçık kitabını okuyorsanız , daha bir özlersiniz ankarayı. onunla birlikte başlarsınız ankara sokaklarını arşınlamaya. ve sonra ankarayı sevdiğinizi itiraf edersiniz kendinize,en sessiz ve içten haliyle. bugünlerde de yeni kıtabıyla haşır neşirim. olabildiğince yavaş okumaya gayret ediyorum , bitmesin - bitemesin diye.. sinek ısırıklarının müellifinden bir alıntıyla yazıya son vereyim istedim.. buyrun efenim...
"cemil in bütün gün evde ruhsal söküklerle uğraştığını da biliyordu nazlı. ev, iplik parçalarıyla, kırpıklarla dolu oluyordu, iki ucu bir araya getirilememiş hatıralarla ve partal fikirlerle. yaşamak bu küçük evde de eksik kalıyordu; elli dört metrekare içinde cemil in yetişemediği, tamamlayamadığı şeyler vardı. sessizlikler vardı. hissettiği şeyi tam o anda kimseye söyleyememiş cemil in kuytuya köşeye bıraktığı sessizlikler, yutkunmalar ve toz.

kargo

(bkz: badlik amiri)
zamanında yapılmış sağlam şarkılardan. başlığı görünce aklıma geldi dinliyorum ve korayın o güzel sesi ve vokaline tekrar aşık oluyorum be sözlük...

gay barda babayla karşılaşmak

şimdi peder gelmiş 71 yaşına 5
ci eşiyle evli ve sevgili yaptı bir de... hayır diyemiyorsun ki benim bir tane bile yok allah sana gani gani vermiş peder bey! durduramazsak soluğu gay barda alacakmış gibi bir his var bende.. ve bu hissiyattan kurtulamıyorum ...

tezer özlü

sanılanın aksine intihar etmemiştir , özlü ... doyamamıştır da aslında doyumsuz dünyasına. ölümden oysa ne çok korkuyordu. kendi kendine cesur olan bir insan , neden ölümünü kendi elleriyle gerçeklemesindi ki ? yada neden istekle ölmesindi ? o öldü , çünkü kanserdi. ve ben çok özledim . keşke yeni öykülerini , mektuplarını okuyabilseydik...

30 yaşını doldurmuş olmak

simdi sevgili ayi sozluk yazarları bana bunu açıklanabilir mı ? 82 ağustos doğumlu biri 30 undan gun almış mıdır ?

(bkz: bedelli askerlik)
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.