alttaki yazara soracaklarım var

veganım yıllardır ceset yemedim ama yerken de sevmezdim acaba soya kıymasından yapsam nasıl olur sevmem ama deneyeyim bir ara evet.

gece yarıları en çok akla ne takılıyor?
bence kendi istediği gibi davranıp toplumun ne dediğini düşünmeyen insanlar. ben bi gay olarak acaba ben böyle yaparsam diğer insanlar da acaba benim gay arkadaşıma ya şu şöyle yaptı nasılsa diğeri de öyledir der mi acaba diye hareketlerime dikkat etmeye çalışıyorum. umarım anlatabilmişimdir.

sürekli bi sıkılma ruh hali içerisindeyim, acaba gerçekten ne yapabilirim , ne yapsam beni mutlu eder?
akıllara ''ona göre yürüyecek galiba'' diye bir cümle kurdurtacak sorunun gelmesi.
alttaki yazara sorum : seyahat ettiğin yerlerden mutlaka burası görülmeli dediğin yerler nereler ?
çok formda olan biri değilim o yüzden istemezdim yine de evet soruyu geçiştirdim doğrudur, altımda zevkten inleyen hadi artık hadi hadi şimdi sor diye gözlrüeri kısılmış dudakları hafif aralık duran yazar de bakalım bu seçimde oy verdiğin aday kaçıncı oldu.
disko müzik tarihi.


bu tür müzikleri seven birisi hakkında ne düşünürsün
samimi dost: bence normal değildir.kimse kusura bakmasın ama normal olan tek şey heteroseksüellik.bilmiyorum belki de yanılsamadır.
alttaki yazar: pazartesi sendromuna karşı bir veya birkaç önerin var mı?
eğer sözlü şarkı ise les rallizes denudes - white waking
https://www.youtube.com/watch?v=xxXcxjSV...
sözsüz ise: https://www.youtube.com/watch?v=MoPcDqWG...

düzenleme: soru sormayı unutmuşum ya.

zamanı kullanmayı nasıl öğrenirim? eve gelince 3 saatlik zamanım kalıyor, hiç kullanamıyorum.
daha çok homofobik ibnelerimiz ortamda pek görünmemek için uzun süreli tek bir kişiyle güven içerisinde sikişme olayına uzun süreli ilişki derler. zaten bu uzun süreli ilişkiyi yaşayanların ilk tanışmaları bir iş başvurusu tadında geçer.

alttaki yazar;

izlediğin diziler arasında en sevdiğin çift/sevgili kimler?
ne zaman sevişeceğinizi sor bence net cevap alırsın.

katlanmak iyi mi kötü mü?
soruyu sorduktan sonra tekrar bakıldığında, soru yapısının aksi anlama bürünmesine neden olan başlık.
keisnlikle güvenli liman...
alttaki arkadaş epey zaman oldu sözlükte değildim, epey radikal bir karara doğru adım adım ilerliyorum, doktorayı 2. kere yarım bırakacağım. yeni bir alana açılıp önce bir master sonrasında da doktora için yeni alandan yurt dışı düşünüyorum.. sence 30 yaşında birisi için anne evine geri dönmeyi kolaylaştırmak için öneriler neler olabilir?
valla bacım olay lgbt falan değil olay insanların gerizekalı olması, e aziz nesin ne demişti türk milletinin %60ı salaktır die çok haklı. artık olay zaten inada bindi zaten, rte çıkıp dese ki evet çaldım ne kadar dürüst diye gene oy vericekler. o yüzden çok normal bunlar bana garip gelmiyor. her ne kadar inanmak zor olsada bizler bu ülkede azınlığız artık buna alışmak lazım.

alttaki eğer maymundan geldiysek şimdi ki maymunlar neden insan olmuo?

ordu-giresun* havalimanı tek tecrübem.

alttaki, hangi 5 kitabın... a pardon, bir kitabın hangi 5 yazarı olmak istersin?
hey sen üstteki belki tanrı yoktur bunu da sorguladın mı?
sen altımdaki sus ve yalamaya devam et
benimle yürüyüşe gelirsen evet.
iyi hissediyor musun cidden?
o halde "bunaldım" diyenleriniz çok olsun efenim. hehe.

buna birkaç cevabım var ama en net olanı arkeolog olmak. dünyanın bir köşesinde, herkesin merakla beklediği bir kazıda aylarca vakit geçirmek, o heyecanı tatmak ve hatta biraz gizemin içinde yer almak. tabii bu son beklenti biraz kurgusal filan ama genel olarak o keşif hissi beni kesinlikle arkeolog olmaya iterdi. normal bir antik kent kazısı olsa da olur elbette ama bir yandan da dışarıdan böyle görünüyor da muhtemelen mesleği yapanlar hiç de öyle salt zevkten, keşif hissinden ibaret olmadığını söyleyecektir diye düşünüyorum. dışarıdan bakmak da yanıltabiliyor çoğu zaman. "içine" girmek lazım. bakalım, belki bu hissi tatmak için çantayı sırta atıp hem keşif hem zevk dolu bir seyahate çıkıvereyim derim, kim bilir. *
bizim ev cadde kenarindaydı. bir yaz günü aşşagida kaldirimdaki agaclari sularken yaşlı bir teyze sırtında bir poşetle (manavdan sebze falan toplamıştı yanlış hatırlamıyorsam) yanımdan geçerken hortumu alıp ağzına(bizim oranın çeşme suyu içilebilir kıvamda) kana kana şu içti. ben de ona öyle bakakaldim. bi elli metre uzaklaşmıştı arkasından kosup cebimdeki parayı ona vermiştim. hala da o halini hatırlayınca boğazım dugumlenir. hele karton toplayan bi kadın gördüm mu o gün kendime gelemiyorum.


arkadaşım muhabbet kusuna isim arıyor onerebilecegin bir isim var mi ? rengi mor.
  • /
  • 5