halk sebze

bugün denk geldim bu halk sebze zımbırtısına. kuyruğa bakıldığında 70'lerin tüp kuyruğu gibi. tiplere baktığında meyve o kadar ucuzluyor ki bedavadan hallice bir kıvam alıyor. oysa devlet suç işliyor gayr-i resmi açtığı pazarı vergi levhasız işletiyor. üstüne fiyatı da kendi belirliyor. kime neye hizmet anlamış değilim.
sebze ve meyve fiyatlarındaki dayanaksiz ve mantıksız fiyat artışlarına karşın hükümetin ilk olarak istanbul ve ankara'da başlatacagi belediyeler tarafindan tarladan sofraya aracisiz şekilde ulaşacağı bir satış sistemidir. halk ekmek gibi yani. sistem olarak ilk önce sadece büyük şehirlerde olması planlansa da tutacağıni ve yayginlasacagini düşünüyorum. bu açıklamalardan sonra çeşitli bahanelerle fiyatı tavan yaptırılan çok sevdiğim patlıcanin 15 lira olan kg fiyatı 5 liraya düşmüş. aradaki komisyoncularin da ne kadar firsatci olduğunu görmüş olduk. vatan millet diye geçinip kendi insanını bu kadar yolan bir millet oldukça nasıl ayakta kalinir bilmiyorum.
günü kurtarma politikası yine. soruna çözüm üretmek yerine sorunu başka bir sorunla örtmeye çalışan iktidar politikası.

sen sebze yetiştiricisini destekleme. demiryolu ağın gelişmemeiş olduğu için dünyanın en pahalı benzinini satan ülkede karayolu kullan. üstüne üstlük bu işi yapanlardan bir de vergi al. sonra çık de ki, tarladan üreticiye gelene kadar bilmem kaç kat artıyor, ben yurtdışından getireceğim sebze/meyveyi karsız ve vergisiz satacağım.
bugün gördüm mecidiyeköy'de, kamyonun önünden uzunca bir sıra vardı. ilginç bir uygulama, acaba kimlerin cebine ne kadar para girecek.