incir reçeli

henüz olgunlaşmamış incirin, ham yeşil halinde iken.. alt ve üst taraflarından kesilip temizlenerek, 3 defa suda kaynatılıp suyu süzüldükten sonra 2 kat ölçülü şekerle bir geceyi birlikte geçirip.. ertesi sabah içine tercihe göre karanfil.. kabuk tarçın.. limon tuzu ekleyerek kaynatıldıktan sonra elde edilen lezzetli, parlak karışım..
http://pozitifyasam.org/tr/basin-bildirilerimiz/incir-receli-bir-cuval-inciri-berbat-etti-mart-2011-2.html

adresinden hakkında pozitif yaşam derneği tarafından yayınlanmış olan "incir reçeli bir çuval inciri berbat etti!" başlıklı basın açıklamasına okuyabileceğiniz film.
'birileri ölsede ağlayıp yırtınsak ekolünden', insanların beyinlerinde hitlerin konuşmasından daha fazla önyargı oluşturduğuna inandığım film....
*kız hiv'ı annesinden almıştır yani erkek arkadaşından değil,sevişerek hiv pozitif olsa belki cinsel özgürlük,aşkı her türlü kabullenme tartışılabilirdi
*baba da hiv ama nedense onun hiçbir değeri yok, nasıl bir mantıkla ölüm döşeğindeki adama filmin romantik aşığı kükrer anlayabilmiş değilim
film çok ucuz ve duygusuz bir mantıkla çekilmiş
aşkı sevgiyi arada bir duvar varmışcasına yaşamak.
izlenmesini ısrarla tavsiye ediyorum izlerken lütfen yanınıza selpak bol alın.
gülü maskeyle koklamamak...
tüm zamanların en sıkıcı ve ağır ilerleyen türk filmi...
*incirden yapılan reçel
** incir reçeli isimli türk filmi
film son derece basit kurgulanmış, sonu çok rahatlıkla tahmin edilebiliyor.
kafada aids ile ilgili sorular bıraktıran.
ama tüm eksikliklerine rağmen, akılda kalan etkileyici sahneleri ve güzel bir film müziği de mevcuttur.
senaristin ve yönetmenin aynı kişi olması da filmin bir artısıdır.
sabah kahvaltıda tereyağın üstüne sürüldüğünde lezzet patlaması yaratan bir kavanız mutluluk.
hayatın zorluklarına rağmen gülebilmeyi anlatan güzel bir film.
türk sinema tarihinin hem mesaj verme hem kurgu manasında en iyilerinden. halil sezai ile de tanışmamızı sağlayan bu film, sevişmeden de sevilebileceğini gösterıyor ya. tebrikler demek gerek.
ağlak,zırlak,ajitasyonun dibine vuran film.hiv pozitif insanlar ancak bu kadar aciz gösterilebilirdi.kızın babası yatalak öldü ölecek haldeyken.kız kütedenek gidiyor.aids'in hiç bir belirtisi komplikasyonu bu kızceyız da görünmüyor.sinema hayal işi ama aidsin başrol oynadığı bir filmde onu bu kadar es geçmek abesle iştigal.ayrıca halil sezai paracıkoğlu'nu başımıza bela ettiği için iki kez tiksinilmesi gereken filmdir.
muhtemelen prezervatif icat edilmeden önce çekilmiş bir film diye düşünüyorum ama değil. ulen madem o kadar seviyonuz takın şapkayı yola devam. hiv grip gibi öpüşmekle falan bulaşmaz.