düşün ki o bunu okuyor

  • /
  • 10
içimizi döküp ferahlayabileceğimiz, söyleyemediklerimizi söyleyebileceğimiz güzide ve işlevsel olmasını dilediğim bir başlıktır.

seni geri alacağım kızım, kaçarın göçerin yok.
baba eve senden 5 dakika önce girdiğim yalandı. bu gün de işe mişe gitmedim. çünkü artık bir işim yok.
hocam yeminle bu sınavı sırf siz üzülmeyin diye çalışıyoruz
kalbini kırmak istemiyorum ama seni bir arkadaş olarak görüyorum.

* (bkz: ayı sözlük itiraf)
allah cezanı vermesin nerede kadın? hem acıktım hem de kütüphaneden aldığım kitapların son teslim günü. senin yüzünden 2 lira ceza ödeyeceğim kütüphaneye. ah sen bu kadar güzel olmayacaktın 5 dakika bekler miydim acaba seni?
sezai karakoç umrumda bile değil. şiirleri hiç bana hitap etmiyor, kaldı ki ben müslüman bile değilim. yarın oraya gelecek olmamın tek bir nedeni var o da bir an önce yırtmak.
yazmak istediğim o kadar çok sey var ki, sansürlenmekten korkuyorum.
hala kendini benim en iyi dosttum sanan kavanoz kapağı. senden nefret ediyorum. senin yüzünden şehir değiştirdim ama hala her gece sevgili gibi yarım saat telefonda konuşuyoruz. söyleyemiyorum oğlum yüzüne anlasana artık. çık git lan bırak beni cinsiyet mi değiştireyim bu mu yani?
direk o kişiye yazılmayıp, facebookta durum güncellemek veya twitterda tweet atmak veya bir o kadar blog, sözlük ve forumlarda birşeyler yazmaktır. bir ihtimal modu. bir o kadar da tripcan modu gibidir.
tabiki:

seni seviyoruuuuuuum uleeeeeennnn

dir.
sen istediğin kadar beğenme o hikayeler sana yazıldılar.
aklımdasın. sen de beni düşünüyorsun, farkındayım. eğlenmene bak, anın tadını çıkar. tatil sonrası görüşürüz.
biliyorum çok saçma ama keşke bir yolunu bulsak da gitmek zorunda kalmasan ya da ben de seninle gelebilsem
4 yıl oldu be amk. unutulur dedim olmadı . göremezsem seni belki geçer bu sevgim dedim 6 ay oldu hala aynı...
en son ne zaman konuştuk mesajlaştık onu bile hatırlamıyorum
sana gönderdiğim t-shortle birlikte bi yazı gönderecektim herşeyi açıkladığım korkumdan gönderemedim. çok ama çok pişmanım keşke cesaretimi toplasaydım diyorum
hani gezi olaylarına katılmak için istanbula gitmiştim ya çok merak etmiştim beni başıma birşey gelecek diye . nedense hep yanlış anladım ben o konuşmalarımızı. sonraki konuşmalarımızda eşcinsel haklarını savunmuştun ya ne umutlanmıştım şuan hatırlayınca bile tüylerim diken diken oldu
bazen seninde beni sevdiğini düşündüm çünkü bu yönde bir sürü hareketlerin vardı. sanırım korkuların var ama şunu unutma birgün elbette canına tak edicek bu sahte hayatın. ama keşke sevgilinle çektiğin fotoğrafı atmasaydın bana . canımı ne kadar çok acıttı hiç haberin yok . hani evlenmeyecektin . biz birbirimize bakarız demiştik ne oldu bi delik buldun sözünden vazgeçtin

sana diyordum ya hep sen benim en büyük keşkemsin diye cidden anlamıyor muydun ? yoksa anlamamazlıktan mı geliyordun ?

başımı göbeğine koyup izlediğimiz filmleri izleyemiyorum haberin olsun. bu kadar duygusal değilim biliyorsun ama konu sen olunca elimden gelen hiçbirşey yok
bazen ben bu çocuğun neden seviyorum diye soruyorum kendime hala bi cevap yok
son olarak seni hala seviyorum

*
beni doğal bulduğun kadar seni yapmacık buluyorum lakin sana cidden ilgi duyuyorum o şimdi git o çok istediğin istanbul'a yenil boyunun ölçüsünü al paşa paşa dön ve beni sev
bana yaklaşıp güvenimi kazanıp ardından sana içimi döktükten sonra saçma sapan bir şeyi bahane edip benden uzaklaştın ya senden tiksiniyorum hatta nefret ediyorum!! bana ne yaşattıysan ve ne acılar çektirdiysen aynısını yaşamanı umuyorum. ve o sürekli olduğunu iddia ettiğin "iyi insan" değilsin hem de hiç!!
sen benim ait olamadan paylaştığımsın. hayatımın her dönemi çok güçlüyüm ben diye kendimi inandırmışken bu sefer iyi çuvalladım ve ayağa kalkamıyorum. senin karşında iyiyim izlenimleri vermeye çalışsam bile iyi değilim. biliyor musun en çok üzen de herkes bu kadar kendini hırpalama derken hala senin içindeki iyiyi gördüğümü düşünüp kendimi avutmamdı. ama ben uyandım, uyandırdın beni. başka birisi için sen üzülürken benim kendimi harap etmem neye yarıyor ki? her şey olsun istiyorsun, mutlu olmak istiyorsun ama her şey olmuyor be!
o gece rüya gördün uyanamadın irkildin , o an uyandım sadece sıkıca sarıldım. ve geçti.
tüm varlığım sensin, zaman ve mesafe yakar elbet. canımız acısın varsın. dayanmalıyız.
ucunda aşk şarabını doya doya içmek var; yudum yudum değil, kana kana. canının acımasını istemezdim lakin yok başka yolu, yok, yok...
biliyor musun? sende eriyip senleştikçe benliğim, inadın da bendendir, bendendir kendiliğin.
seni sana vermektir dertlerimi vermek sana. kendini taşı yeter bana. dinlenmek haram bana sana kavuşmadıkça.
seni unutmam mümkün mü? beni unutmadığını bilerek seni unutmam mümkün mü?
beni unutsan bile seni unutmam mümkün mü? suya düştü aşkımız. su, unutmaz. ıslaklıklardayız...
omzun, köprücük kemiğinle boynunun arası... oraya vereceğim buse ile dinlenirim.
şimdi, özlemekten yorgun düşme zamanı.*
ölmedik biz. ayrı ayrı uyuyoruz. belki derin komadayız ama ölmedik biz. sen de, ben de hala hayattayız. öküz ölünce ortağını satanlardan değil, yeni bir öküz alanlardan olmak gerek. bu devirde düzgün ortak bulmak çok güç.

hayatlarımız birbirine örüldü bir kez ve bu rastlantıdan fazla bir şeydi. ölmedik biz, hala varız. sen ve ben, ayrı ayrı varız. birlikte fenafillah olmak varken, bunun deneyimlerini yaşamışken ve ötesini de tahayyül edebilirken ve nasılsa günün birinde zaten ölecekken, yaşarken biz'in ölmesi ne kadar da gereksiz ve boşuna.

içinde yaşıyorum; içimde yaşıyorsun. yeniden biz olmak zor değil. anlayış ve kabulleniş, özgürlükten taviz vermek değildir. kavuşmak mümkün. istemek yeter. seni yıkıp geçen hatalarım, beni böyle kabul ettiğinde, yıkıcı değil yapıcı olacaktır. ben seni, her şekilde kabul edebilmişken hele. kalp kırıklıkları, yüce bir sevgiyi kaybetmeyi istemek için yetersiz. ölümcül sanılan hatalar, kahredici, üzücüydü ama ölümcül değildi.

bak, yaşıyorsun. yaşıyorum. yazıyorum. okuyorsun. gel. canım cananım, gel. bir ders alınması gerekiyorsa, ikimiz de aldık aynı dersi. gel. hep gel. gitme daha fazla. gel biriciğim, gel...*
  • /
  • 10