utanmak

vicdan sızlamasının dışa vuruş hali. bazen yüz kızarmaları ile de ele verir kendini.
salonda sevgilimle sevişirken ev arkadaşımın ansızın eve dönmesiyle birlikte hissettiğim duygu. (bkz: basılmak)
dünyadaki en boktan hislerden biri, karşınızdaki kişi sayısı ne kadar fazla ise bu his de o kadar ağırlaşır bünyede.
pek çok sosyal çekingenliğin sebebidir.
ülkemizde sanıldığı kadar yaygın bir duygu değildir. ya da asıl utanmamız gereken şeylerle övünürken, utanmamamız gerekenlerle dövünürüz* *
utanabilen bir insan hala içinde saf duygularını barındırabilen bir insandır. hiçte sanıldığı gibi kötü bir duygu değildir.
utanma duygusu ile vicdan duygusu kardeştir. vicdan başkalarına vereceğin zararı engeller utanma ise kendine vereceğin zarari
böyle birşey değildir.* *

kişiden kişiye kültürden kültüre değiştiği için insana çok bir faydasının olmadığını düşündüğüm duygu. çok göreceli. buraya yazdığım birçok şey okuyanı utandırabilir ama ben yazarken utanmıyorum mesela.
herkesin sahip olmadığı meziyet. bir de fiziksel karşılığı vardır ki kişiyi zor durumda bıraktığı kadar tatlılık da kadar, utanınca yüzün veya kulakların kızarması gibi.