seks sonrası pişmanlık

aldatmak, bir erkeğin bir erkekle beraber olması, evlilik dışı ilişki yaşamak gibi nedenlerle sabah uyandığında, boşaldığında duyulan pişmanlık. kaygı ve heyecanla başlayan, adrenalinle devam eden aldatmanın ''ya duyulursa'' telaşı, ''ya bağlanırsam'' endişesinin yarattığı, bir erkekle beraber olurken toplum baskısının, inancın, muhafazakar dürtülerin yarattığı gerilimin tetiklediği, evlilik dışı ilişkilerde duyulan yersiz ''ya bekaretimi kaybedersem'' tedirginliğinin meydana getirdiği pişmanlıklar sadece duyanı değil birlikte paylaşılanı da soğutuyor. o nedenle sekse soyunurken mümkünse inancı, toplum baskısını, ahlakçılığımızı ve başkalarını çember dışında bırakmak gerekir. bu da sekste maksimum zevk ve duygu yoğunluğu yaratacaktır.
ben pişman olmuyorum fakat geçen gün uzun zamandır görüştüğüm bir arkadaşım bana firijit sin dedi. içerledim, dizlerimi göğsüme çekip sabaha kadar ağlamak istedim, miniminnacık hissettim. yavaşça kafamı çevirdim 'lan kuru nane ! sen kimsin bana firijit diyorsun ? dedim kibarca, kırmadan çok sakindim yavru kedi misali..
bu duygudurum haline girmek için illaki bir birliktelik içinde olmak gerekmiyor bence; sürekli başka insanların yataklarında uyanmak yada kollarında gördüğün her değişik yüze bakarkenki yaşadığın o bozuk içsel boğulmuşluk hali kemirmeye başlarsa seni, ipler kopma evresine doğru yol almaya çoktan gözlerini yummuştur bile. bazen kendimi o çarşaf kıvrımları arasında kaybolmuş, tükenmiş ve takatsiz hissettiğimin farkına vardığımda üzülmeyi yaşamıyorum aslında yada hüznün iliklerimde dolaştığını belki de; yaşadığım melankoliyle harmanlanmış bir varoluş süreci gibime geliyor benim; alışılması gereken kronik bir rahatsızlık gibi. bu tür gecelerin gelmek bilmeyen sabahlarında kulaklığımı takar ve aynı parçaya kaldığı yerden devam ederim; hayatımızın da bu hareketten farkı nedir zaten; birşeylere rağmen devam edebilmek...
geçici bir pişmanlıktır. bir kaç saat sonra tekrar seks yapılması muhtemeldir.