matt demon ve jessica chastain'in kadrolu uzay film oyuncuları arasına katıldığının tescillendiği film. matthew mcconaughey'i de görseydim şaşırmazdım. ne zaman bilim kurgu izlemeye kalksam bir yerlerden fırlıyorlarmış gibi hissediyorum. uzayda geçen filmleri sevdiğimden ötürü bu kalitede 50 tane daha çekilse birbirine benzese de izlerdim heralde. o yüzden bu filmi de genel olarak sevdim açıkçası. tek başına mars'ta kalan birine göre fazla eğlenceli bir karakter çizmişler bir tek o gözüme battı. o psikolojik değişimi ve yalnızlığın yaratacağı yıpranma payını sıfıra indirmişler nerdeyse keşke öyle olmasaydı. yani film adına, mars güzel, uzay şahane, matt desen oh masalla (zayıflamış halini dublör oynadı diye varsayıyorum), kurtarma desen hollywood son saniye bomba imhası gibi desem yanılmam heralde. benim de keyfim yerinde birkaç arkadaş gelsin de bir film izleyelim diyorsanız tavsiye edilir.
bu arada filmi izlerken bir türlü kafamdan atamadım nasa'da yönetici olmak için ne okumak lazım acaba? filmdeki adam baya olaya yabancı gibiydi de.
doğru anladıysam eğer, her iki kısma da katılmadım sanırım ben. öncelikle ilk kısmı ele alırsak.
-feminen aktifle olmaz: yaşadığımız toplum kaynaklı olduğunu düşündüğüm erkek dediğin masaya yumruğunu vurur kafası heralde. size bişey diyim mi şimdiye kadar beraber olduğum en iyi aktif feminendi. masayı vuran arkadaşlar da erkenci beyim (bu da ön yargı evet)
-feminen pasif sevmem: bu da hornette de çok sık karşılaştığımız profil yazılarından "erkek olacak birlikte olduğun kişi adam gibi adam olacak" kafası. açıklamaya bile tenezzülüm yok komik
sonuç olarak ikisi de faul beyim nerden tutsan elinde kalır.
eşcinsellik, din ve aile yargıları üzerine etkileyici bir film. sonrasında dini açıklamaları konusunda tatminkar olmadığı ve aile bağının fazlaca abartıldığı konusunda eleştiriler duysam da ben kendi hayatımdan çok sayıda ortak yön bulduğum için -ki aramızdaki birçok kişinin bulacağına eminim- bobby'yi ve hissettiklerini, yaşadığı ikilemi, tüm saçmalıklara rağmen sarfettiği çabanın nedenini anladığımı düşünüyorum. bu sebeptendir ki çenemi titrete titrete ağladım. film bitti uyuyamadım tekrar açtım tekrar izledim tekrar ağladım. son olarak da iki önerim var izlemeyen arkadaşlara. 2009 yapımı olmasına aldanıp fragmanı izlemeyin, 98 öncesi filmler gibi tüm filmi anlatmışlar fragmanda. zamanlamayı iyi tutturun.
kullanım klavuzu: once şarkıyı açın. ayarlardan tekrar tekrar çal, hep çal hiç durmasın seçeneğini bulun. akşam ola sabah ola dibi görene kadar devam edin. sonra kapatın ve 2 hafta hiç dinlemeyin.
eğer başarılı bir şekilde uyguladıysanız acınızı bu şarkıya gömdünüz demektir :) tebrix
popülerliği hiç bitmeyen bir fobi. son zamanlarda çevremdeki insanlarda o kadar fazla aids fobisi olan var ki bende de paranoya başladı bu yüzden. her ne kadar hiv+ olmanın kronik herhangi bir hastalığa sahip olmaktan farklı olmadığını ve tedavisinin artık oldukça iyi olduğunu bilsem de insanı tedirgin ediyor hani. bu arada tüm deliller sizde olamayacağını gösteriyor buna rağmen test yaptırıp hala negatif olduğundan kuşku duyuyosanız obsesif kompulsif tanısıyla tedavi alıyosunuz arkadaşlar. psikiyatri rocks!!
sonunda hakkında konuşabildiğime seviniyorum valla. o kadar güzel bir aşk hikayesi ki bir hafta sonu senin benim başımıza gelebileceğini umacağımız türden. heteroların bu kadar apaçık cinsel hayatlarıyla alakalı iğrenç ayrıntıları anlatıp utanmıyor olmasına rağmen bizim neden susmuş olduğumuzu filmden sonra uzun uzun düşünmüştüm. russel ın hetero arkadaşıyla olan bunalımlı tam olmamış tek taraflı arkadaşlık ilişkisi bile güzel bir ayrıntı. tabi ki filmde bu ikisinden çok daha fazlası vardı da aşk hikayesini spoiler sız izleyin sonra herşeyi bilerek tekrar tekrar izleyin bence
ilk defa dün karşılaştığım ve yıllardır neredeydi benim aklım dediğim sözlük. gerçekten hazırlayan arkadaşların eline emeğine sağlık. beni mutlu bir adam yaptınız şu an
benim için 14 şubat. çevremdekilerin renkli bir gün geçirmek için çabaldıkları benim de yardım ettiğim gün gibi hep. evi süslemeceler, romantik ortam hazırlama çabaları, sinema biletleri, mum, daha çok mum, çiçekler, daha daha mum, sevgiliyi mutlu edecek hediye nasıl olur onu bulma çabası, beyin fırtınası... her ne kadar ben 14 şubatı yaşamamış olsam da henüz, insanların bir gün için rengarenk yaşıyor olması beni mutlu ediyor nedense. tabi bu mutluluk 15 dk falan sürüyor kalan 23 saati favori battaniyem ve ben çılgın filmler izleyip çekirdek yiyerek, bizi ayırmaya çalışanlara rahat bırakın bizi diye bağırarak geçiriyoruz genelde. bu sene farklı olacağını umuyorum daha 2 hafta var yahu
eğer filmi hiç araştırmadan izlediyseniz garip anlar yaşayabileceğiniz filmdir. neresinden tutarsanız tutun uzun uzun konuşabilirsiniz üzerine, bu yüzdendir ki yayınlanmasının ardından ciddi tartışmalar oldu. bende film boyunca ney, nasıl tepkilerine sebep olmuştu. şu an farkettim spoiler vermeden konuşmanın zor olduğu filmmiş :)
1 sene boyunca ara ara yoklayıp sonuç alamadığım, en sonunda karar veremeyip açılmak zorunda kaldığım durum. mutlu son yok arkadaş meğer baya baya heteroymuş adam mecbur arkadaş olduk şimdi ilişki dertlerini dinliyorum. artık sınırım 1 ay anlayamıyorsam bırakıyorum peşini. gençliğim çürüdü yeminle.
ilk defa dün karşılaştığım ve yıllardır neredeydi benim aklım dediğim sözlük. gerçekten hazırlayan arkadaşların eline emeğine sağlık. beni mutlu bir adam yaptınız şu an
son zamanlarda "sizden farkım olsun" felsefesinin ardındaki kırıntılar da diyebilirim aslında. lgbti bireylerinin nasıl yaşayıp ne hissetmeleri nasıl davranmaları konusunda karar verme yetisine sahip olduğuna inanan ve bu konudaki söylemlerine nefret katan heterolarımıza selam olsun.
kullanım klavuzu: once şarkıyı açın. ayarlardan tekrar tekrar çal, hep çal hiç durmasın seçeneğini bulun. akşam ola sabah ola dibi görene kadar devam edin. sonra kapatın ve 2 hafta hiç dinlemeyin.
eğer başarılı bir şekilde uyguladıysanız acınızı bu şarkıya gömdünüz demektir :) tebrix
depresif duygu durumundaki insanların kesinlikle uzak durması gereken seri. her bölüm ayrı bir distopya ve mutsuzluk sebebi. eleştirel yaklaşımını sevdiğim için bitirmiştim ama eski ruh haline dönüş zor oluyor söylemesi.
evini ihtiyacı olmuş, olan ve olacak her şeye göre modifiye etmiş insanların oluşturduğu oldukça kapalı bir topluluk. şahsen ben misafir üye olarak katılsam da henüz kadroluya geçemedim. gelecek adına şimdiden rüyalarımda ama.