boka saran her devletin yaptığı ezikliğe makyaj yapma stratejisidir daha büyük saraylar. hayır adamlarda vizyon olsa bunun ne kadar demode olmuş bir strateji olduğunu idrak edebilirlerdi, en son osmanlı devleti daha büyük saraylar yapıp sonra da ülkeyi kapatıp gitmişlerdi.
tüm bu imkânların gerçek sahibi sadece millettir. emanetin kime verileceğine de yine sadece aziz milletimiz karar verecektir. milletimizin ve devletimizin itibarını temsil eden hizmet binaları ve araçları üzerinden, tamamen art niyetli polemikler yapılması hiç kimseye fayda sağlamamaktadır. bugüne kadar başta yargı kurumları, bakanlıklar ve bir çok kamu binaları için büyük yatırımlar yapılmış devletimizin bir çok birimi hizmetin gereğine yakışır imkanlara kavuşturulmuştur. türkiye büyümektedir. ülkemiz dünyada hak ettiği yeri hızla alırken temsil ve hizmet imkânlarının aynı şekilde büyümesinden ve milletimize layık standartlara ulaşmasından kimse rahatsız olmamalıdır.
devletin demirbaşı olunca işler değişiyor sanıyorlar. millet bu açıklamadan sonra nasıl rahatladı sormayın.
son açıklama, mehmet ali şahin'den geldi: "bu tür yapılar devletin prestijini temsil ediyormuş. o nedenle, kaça mal olduklarının hiçbir önemi yokmuş!" budur işte! bekara karı boşamak kolay, dememişler boş yere!
bir devrin bir milletin göstergesi olan yapı. bu saray aslında, bana dokunmayan yılan bin yaşasının, çapsız ve beceriksiz muhalefetin, masabaşı solculuğunun, sosyal medyada vatan kurtarmanın, sorgusuz sualsiz itaatin, millet uçuruma sürüklenirken kredi borcum var hükümete bir şey olmasıncıların, kısacası, kabullenilmiş devrin simgesidir. o saray orada durdukça, bu millet sessizliğin bedelini ödeyecektir ve ödemelidir de.
mimarlar odası'nın ankara şubesi, mücadeleye devam ediyor. tüm yargı kararlarının yok sayılıp uygulanmadığı bu rezil süreç, avrupa insan hakları mahkemesi'ne taşınıyor...
gerçekten gözü dönmüş adamların. içindeki harcamaların türü ve büyüklüğü ortaya çıktıkça, insan daha da hayrete ve tiksintiye kapılıyor... * banyo ve spa bölümlerinde metrekaresi onbinlerce avroluk malzeme kullanılmış...
en yüksek idari karar merci de son noktayı koymuştur: danıştay, meslek odalarının açtığı davalara ilişkin itirazları yerinde bularak, kaçaksarayın hakkaten kaçak ve kanunsuz olduğunu onadı.
heykelcilik sanatı islama ve felsefesine uygun değildir ama, sefil bir milletin rızkından saraylar kurmak fıtratımızda ve geleneğimizde vardır... hamdolsun ki, bu sarayın bahçesinde heykel figürleri hiç kullanılmamış! maazallah!
yıllık maliyeti 845 milyon 365 bin lira. yani dakikada 1608 lira maliyeti var. yani bir asgari ücretlinin 1 ay boyunca çalışıp eline geçmesi için beklediği ve geçinemediği paraya eş değer.