lgbtq bireylerin bu tarz oluşumlarda aslında ün kovaladığını fark ettiğimden beri cevabım: kesinlikle hayır.

aynı şekilde kendileri gibi düşünmeyen ya da hissetmeyen herkesin kendilerinden nefret ettiklerini düşünmek yahut kendilerine zarar vermek istediklerini düşünmek gibi bir gaflet içindeler. bazı insanlar basitçe ekmeğinin peşinde koşuyor, bunlara verecek enerji ve ilgisi yok, acı bir şey bu ama gerçek hayatın kendisi aynı zamanda.

bir keresinde "aman tanrım ne kadar güzel bir erkek" demiştim, "erkek demesen olmuyor mu, cinsiyetçilik bu" demişti bu örgütlerden birisi. o kadar radikal bir topluluk ki, sadece kendi içlerinde oluşturdukları bir alt kültür var ve kesinlikle yabancı içerik kabul etmiyorlar. üstelik olumlu olumsuz fark etmiyor, anında saldırı var.

topluluk içerisinde de çok fazla bireysellik var, profesyonelce paylaşımlar, organizasyonlar göremedim. sürekli ben biliyorum, burası daha güzel, bunu yapalım...

yani kendilerini diğer lgbtq bireylerden soğutacak kadar drama peşinde koşan bir kesim söz konusu iken, kendilerini sapık olarak gören bir kısma nasıl hitap edebilirler, biz de burdayız ve insanız, aslında sizden farkımız yok, bizi ayırmayın diyebilirler ki?

diplomatik değiller. sinirli ve hayalperestler.

haklar verilmez, alınır. ama savaşmanın da adabı var. özet bir şekilde bunun üzerine çalışılması gerekiyor.


alttaki yazar, en sevdiğin yıldız takımı nedir?

oluyor. hatta bazen yine geldi tipini gibtiğim diyebiliyorum.
son zamanlarda ruh hali yerinde bir gey ile tanışma fırsatın oldu mu? yoksa hepsi mi arıza?

şimdilik bitmiş bir tekel 2000 sigara paketinin bir kısmı. bazen eski bir sayısal loto kuponu, bazen bir kartpostal da olabiliyor.

hemşerim, memleket nire?

abimde; dolayısıyla eşine ve yeğenlerime de bulaşmış durumda. fakat iyileşmek üzereler karantina süreleri bitti.

bir yemek olsan hangisi olurdun?

o kezban ne belindeki kemere ne de pantolonunu tutan askıya güvenmiş, ben ona neden güveneyim?
alttaki, yapmak isteyip de yapamadığın nedir ?

natalie portman ve eva green. hatta gay couple olurlardı. üstlerine oscar atardık.
alttaki yazar, en sevdiğin oyuncu kim?

içerim.

alttaki yazar benimle kezzap içer misin?

sevdiğim var ancak sevgilim yok, platonik seviyorum ben*

hayatının geri kalanında gün geçtikçe uyuşacağını ve birgün tamamen felç olacağını bilsen bundan sonra hayatında ne gibi değişiklikler yapardın?

aşk için elbette değişmeli insan, kendini kısıtlamalı, bazı şeylerden mahrum kalmalı, gerekirse yatıp kalkma saatlerini bile değiştirmeli. aşk fedakarlık ister. eğer değişmeyeceksen sen zaten özgürlük istiyorsun demektir. özgürlüğüne o kadar düşkünsende ilişkiye düşmeyeceksin arkadaşım...

soru: sevgilim cinsel ihtiyaçlarımı karşıladığı sürece aldatmam diyen biriyle bi ilişki yaşamak mantıklı olur mu? aldatmasın diye sürekli pompalamak mı lazım? ben seks oyuncağı mıyım? bu kişi beni seks oyuncağı olarak mı görüyor?

yatırım yatırımdır. hep bir garanticiyim niyeyse.

alttaki, okul/iş konusunda dipte hissettiğinde kendini nasıl motive edersin?

çok adam kaybettim. kararsızlık hep sonu getiren. ama sonradan çoğu tırt çıktı. önceden sevdim hep sanırım.
kazancım ise çok samimi içten dostlarım oldu.

alttaki ruj olarak mat mı yoksa parlak ve ıslak mı?

beni benden alırsan seni sana bırakmam. uyudun mu?

edemem karakterime ters. kova burcuyum hem ben (smile was here)

alttaki yazar, ramazanda oruç taklidi yaptığın oluyor mu doğru söyle.

pasif değilim ap yim ama cevap vercem. her gün.
alttaki yazar: zamanı iyi kullanmak konusunda sıkıntı yaşar mısın, yaşıyosan hnagi konularda ve neden?

her entry altında bir yorumu olduğu için kendisini tanımamak ne hacet?

yaşamaya mecburum dediğin an var mı?

kırmızı gül ve süt; süt banyosu hazırlamak için.
evli bir gayin hayatında ikincilikten birinciliğe yükselmek için entrikalar çeviren dış gay.
fırsat bulmuşken yurt dışına çıkmayı tercih ederdim.
alttaki yazar; sözlükte yazarları okurken çaktırmadan fotoğraflarına da bakıyor musun?

olmaz, o zaman sen hasta olursun.
alttaki yazar; iş arkadaşlarını hiç toptan katletmeyi düşündüğün oldu mu hiç? olduysa bu duyguyu nasıl bastırdın?

bankacıbear

hangi banka hangi şube

evet. iki bira içmiştim. sanırım gerçekten aramak istemişim. yoksa iki bardak biranın cesarete etkisi ne kadar çok olabilir ki? saatlerce sohbet ettik. beni gerçekten arkadaşı olarak gördüğünü anladım. içimden lanet edip, telefonu kapattım. -neyse, çocukluğuna dair en çok özlediğin şey nedir?

çeker, insan farklı olan her şeye ilgi duyar. misal ben son derece uygar biri olmama rağmen hep öküzlere ilgi duymuşumdur.

birini kalbini kırmadan başından savmanın en kestirme yolu nedir?