aşkın nur yengi

17 yaşında yaptığı albümle ( bu albüm kelimesinin hikayesi de ilginçtir), gençliğimin naif dönemine damgasını vurmuştur. sevgiliye adındaki albüm tapılası şarkılardan oluşur.. hemen örneklendirelim
yazık, gençliğimize yazık..böylemi sonamı erecekti. böyle parça parçamı olacaktı. bu kadar yalan mı yaşandı herşey...
ne olursun yalan de. bu bir rüya sadece, ne olur sus konuşma. sana ihtiyacım var dinle
ikimize de yazık. gençliğimize yazık

sevgiliye..
bir gün gelir her yer sen olur, bilirimki beni özlemişsindir o an..öyle kuvvetli isterim ki seni yok olur engeller var olur zaman ve mekan

bile bile
birarada olabilmek ne mümkün
birarada kalabilmek imkansız
seneler alıp gitmiş
ne var ne yoksa herşeyi
inanılmaz, değişen ben miyim
inanılmaz, bu yabancı da kim
sen misin böyle uzak
veda sözleri söyleyen

geri dönmek inan işten değil
hani var ya tutamazsın kendini
bir ümitle ya olursa dersin hep
bile bile herşeyin bittiğini
sonradan kor sonradan kor
ayrılıklar an be an
akıp gider akıp gider
zaman sana aldırmadan


"sevgiliye 1990"

01 ayrılmam
02 başka birşey
03 bile bile
04 çağırma beni
05 olmaz
06 seni aldattım
07 sevgiliye
08 susma
09 öyle bakma
10 yazık

işte böyle bir albümdü. tam yetişmemiş duyguların sözlüğü gibiydi bu şarkılar. hayatın ve aşkın kılavuzu gibi....
hep öttürdüğü o şişe aklıma gelir aşkın nur yengi denince.

keşke eskisi gibi şarkılar yapabilse tekrardan dediğim sanatçı.

haluk bilginer'in kendisini aldattığını ve ondan ayrılacağını röportajında dile getiren şarkıcıdır. gazetecilerin "haluk bey sizi kiminle aldatıyor" sorusuna verdiği yanıt ise trajikomiktir: "beni yakaladığınız gibi gidin onu da yakalayın"*

(bkz: yuva yıkanın yuvası olmazmış)**
soda şişesinden çıkardığı tuhaf sesle meşhur olmuş şarkıcı. susma, karaçiçeğim, ayrılmam, karalım, yazık gibi türk pop müziğinin en güzel slow şarkılarından bazılarını seslendirmiştir. sesi de çok güzeldir bu hatunun.
sezen'in kanatları altındayken enfes albümlere imza atmış, sonrasında ise artık tamamı değil aralarında güzel şarkıların teker teker seçilebidiği albümler çıkarmış, önce haluk bilginer'i elde ederek yuvasını bozmasına neden olmuş sonra aynı akıbete kendisi uğramış şarkıcı. güzel olduğu kadar küstah bir havası vardır. sertabla arasının kötü olduğu ve ikisi arasında kıyasıya bir kıskançlık ve rekabet olduğu söylenmektedir. susma'daki "kaaal kaaaal kaaaal" kısmını sevmediği için aşkın şarkıları albümünde o kısmı söylemeyerek üzmüştür. gerçi o şarkıları kendi de iyi söyleyememiştir o albümde*. en son 2010 yılının sonlarında gözümün bebeği isimli güzel ve vasat bir albüm çıkarmıştır.
yapmadığınız ya da yapamadıklarımızı yapan kız...uslu durduğuna bakmayın o civciv haliyle neler yaptı bir düşünün...
ses rengine hayran olduğum bir kadın...
yaşı ilerledikçe ilk zamanlardaki söylediği şarkılardaki duygusunu kaybetmiş kadın vokal. aşkın şarkıları adlı best of albümündeki tüm yorumlar ilk okumalarıyla karşılaştırıldığında ilk söylediğinde olan duygu yoğunluğu ve içtenliği şarkıların yeni düzenlemelerinde teknik bir okumaya bıraktığı bariz bir şekilde fark ediliyor.


çok hisli söylermiş şarkılarını bu kadın.