ayı sözlük itiraf

  • /
  • 13
bay mükemmel yalancı'nın arabasından indikten sonra bir süre ağladım. öyle kolay ağlayan birisi değilim. hatta intihar, ağlamak, şikayet etmek, mızıldanmak gibi sırasıyla sayabileceğim pek çok şeyi acizlik olarak görüyorum. neyse. elimde onun için yaptığım cikolatali kek vardı. bu kek, benim sadece sevdiğim insanlara onları sevdiğim zaman yaptığım bir kek ve tarifini benden başka bilen bir iki kişi var. bir süre ağlayıp şoku attıktan sonra ona ne kadar berbat bir insan olduğuna dair bir mesaj atıp evin yolunu tuttum.

ev bomboş. kimse yok. o gece evde yalnızım. saat gecenin 12'si olmak üzere. psikolojim berbat. arkadaşlarımı aramaya çekiniyorum falan derken en iyisi hornet kurayım dedim. evet, ayrıldıktan sonra 1 saat geçmeden telefonuma hornet yükledim. birisiyle konuştum. fotoğraf attım. beklediğim gibi ret edilmedim. o da bana fotoğraflarını açtı ama bu pek umurumda değildi. çünkü gidiş amacım farklıydı.

bay mükemmel yalancı için hazırladığım kek paketini ve bir şişe süt ile hornet'ten tanıştığım adamın kapısını çaldım. adam kek yiyip süt içerken bende az önce bitirdiğim ilişkimden bahsettim. adam keki bitirdi, sütünü içti. karşımda, sadece konuşurken ve üstelik berbat biten ilişkimden bahsederken erekte olduğunu görebiliyordum. belki bunu saklamıyor belki saklamak istemiyordu ama sağ olsun beni çok güzel dinledi. ben konuştum, o dinledi.

sonra boş kek paketini alıp odadan çıktım.
dayanamadım meraktan baktım bu gün ne yazdın diye. iyi ki bakmışım. rakibinle tanışmışsın. ama bir daha nah bakarım. bakarsam da yine yazarım buraya, baktığımı bilirsin.

canım o aptal olabilir ama senden daha güzel. süt gibi süt. o ukalalığını alıp bankaya götürebilirsin. hem o daha önce geldi.

herhangi bir entrika girişimin olursa misliyle karşılık bulmakla kalmaz, benimle ilgili umutlarına da kökten veda edersin. ayriyeten çok pis ifşa ederim. mücadele edeceksen de insanlıktan çıkmamanı öneririm.
allahım neden bu kadar namusluyum? tam bi namus kumkumasıyım.
hayatımda ilk defa çokça şey hissettiğim insan açık ilişki istiyor ve ben onu kaybetmemek için kabulleniyorum
bazı insanlarla sırf acıdığım için sevişmek istiyorum. mesela birisi yetimhanede büyüdüğünü söyleyince veya kolu olmayan birisi veya kelimenin tam anlamıyla hayatın tokadını yemiş birisi; işte bunlara kocaman sarılıp öpmek istiyorum. belki psikolojide bir sebebi vardır. bilen arkadaşlar varsa mesaj atabilir mi?

hayır zaafım resmen.
#404896
toplanın sözlük anlatıyorum.
dışarda buluşuldu. akşam vaktiydi ne yapalım ne yapalım derken "gel 2 bira içelim" deme gafletinde bulundum. gaflet diyorum çünkü hiç ama hiç alışkın değilmiş alkole. bildiğin 2 biraya gitti ama aşırı tatlı oldu sormayın (tabii yorgonuz ağırbaşlılığını korudu).
zaten önceden konuşmuştuk biraz vakit geçirip eve gecicektik öyle de yaptık. geçen süre zarfında topladı kendisini. izletmek istediği bir film varmış onu izledik vs. dedim içelim böyle olmaz devamı gelsin şunun. yine şişeler açılmaya başlandı baktım gidici, önünü kesip yorgonuz içmeye devam etti.
tabii siz buralara kadar okuyup devamında cool seks storysi arayacaksınız ama olmadı öyle birşey. geçip yatağa sadece uyuduk. ne o ne ben bir hamlede bulunmadık. neden diye soracak olursanız sohbet, muhabbet o kadar güzeldi ki sanki seks yapınca olay tamamen yapay bir hale gelecek gibi hissettim (sanki bu aksiyonların hepsi seks içinmiş gibi algısı).
sabah uyandığımda mükellef bir kahvaltı masası hazırlanmış, sevdigimi bildiği için masanın ucuna gazetelerimi koymuş, camımı açıp uyandırdı beni. belki ilk defa bu kadar iyi hissettim kendimi o anı anlatamam..
kahvaltı yapıldı tam sigara keyfi diyecekken telefon geldi çıkmak zorunda kaldım.
hala irtibat halindeyiz. birbirimizi tanıma çabası, ufak ego yarışmaları, beyin fırtınaları o kadar güzeldi ki seks yapmanın çok ama çok ötesindeydi.

ama sanırım kendisi biraz kaptırdı. ben uyurken tişörtumu koklaması, ufak tricklerimi öğrenip hep beni şasırtması ve bana duyduğu hissiyatın aşk olduğunu söylemesi korkuttu beni açıkcası. aşk bana göre zaman isteyen, kolayca ağıza alınmaması gereken bir kavram ve bunu ona da belirttim. bakalım zaman ilerledikçe neler göreceğiz. şimdilik hoşçakalın.

edit piaf: adam ruh hastası çıkti sözlük. takıntı haline getirdi beni zaten balık baştan kokar anlamalıydım. bi zamanda duvara toslamayalım be sözlük.
#405699 inananı siksinler. millet sözlüğü kafalarında kurdukları fantezileri yazma yeri olarak görüyor ne haz alıyorlarsa...
galiba uzun zamandan sonra faşist olduğumu kabul ettim.kendi ırkımı yada herhangi bir kimliğimi diğerlerinden üstün görme hali değil bu.bariz bir gruptan tiksinme ve nefret etme.karadenizlilerden nefret ediyorum hatta yer yer tiksiniyorum.mevcut siyasi ikliminde buna katkısı çok.onların kemençeleri,boş beleş yemekleri,türkçe konuşma tarzları hatta tipleri bile bende nefret uyandırıyor.günlük hayatımda onlarla herhangi bir temasta bulunmamaya özen gösteriyorum.mümkün olduğunca alışveriş yapmıyorum onlardan.hatta hornette yazan yakışıklı çocuğu sırf trabzonlu diye geri çevirdim.ırkçılığa ve ayrımcılığa uğrayan en çok uğrayan alt kültürden olamama rağmen buna engel olamıyorum.işin kötü tarafı bunu içimde normalleştirdim.çoğu zaman bu bana rahatsızlık vermiyor.
*
itiraf ediyorum, barış mitinginde patlama başlığına "darısı istanbul'un başına" yazıp trolleyecektim ama vazgeçtim. neden vazgeçtim bilmiyorum. büyük ihtimalle silinirdi zaten. * şaka maka istanbul'da deprem ya da patlama bekliyorum ama.
hornette biri ile buluşunca beni beğenmedi zaman benim için hayal kırıklığı olurdu cidden oturup ağladığımı bilirim.
şimdi ise beğenmiyor mu boş boş bakıyorum, umursamıyorum(fotografimi attım engel yedim ona rağmen)sözlük ya ümidim kalmadı yada ben bence aseksüel yönelimimi yeni keşfediyorum kafam rahat ama kendim hakkında da karışık içimde hiç bir istek yok.
gay yakışıklı üniformalı birini bulsam, tanışsam.
özellikle de polislere çok ilgim var.
varsa aranızda lütfen bana yazsın :)
hayatımda hiç şerefsiz insan tutmuyorum. hatta son zamanlarda bir orospu çocuğunu hayatımdan silip attım, asla zamanınızı ve paranızı bilhassa pislik insanlar için harcamayın. ben fedakar olmamayı 26 yaşında öğrendim. orospu çocuklarına asla yer yok. unutmayın, bir gün en ufak başarınızda göt olup "ah keşke" diye peşinizde dolaşmaya kalkışacaklar. hatta yine sizin kötülüğünüzü isteyen o kişi olacaktır. bunlar başkasını bencillikle suçlar lakin düşündükleri sadece para ve orospu çocukluğudur. ihtiyaçları da sadece maddiyat olacaktır. geri dönerlerse bir tekmeyi de son kez atmayı unutmayın.

hanımağanızdan minik dersler. öpüyorum gençler.
fun fact: hepinizden nefret ediyorum.
ergenlerin kız arkadaşı sendromu itiraflarını okuyunca abi noluyo ya ayısözlükte miyim incisözlükteki miyim anlamadım diyesim geldi itiraf ediyorum sözlük*
tavuk büzüğü ile ayı ayağı arasındaki fark üzerine düşünüyorum. şişman olmadığım aklıma geliyor. saç boyası reklamı izlerken daha ırkçıyım.
dün otobüste yanıma oturdu. nefsimi tuttum. sonra dayadı.
oh ne güzeldi. gözlerim kapalıydı. sürtündükçe yumuşadı.
zorlama edebiyatçılar yüzünden çaya olan sevgimi dile getiremiyorum. valla fantastik edebiyat dışında edebiyat kültürüm çok yoktur, twitter'da cemal süreya rt'lemiyorum, zeki demirkubuz izlemiyorum. ama çayın yeri çok ayrı bende ya. şu an yazdığım bu girdiyi eksilemek istiyorum mesela, bu zihniyeti yaratana lanet olsun. *
bir yazar var, nickini görmek bile sinirlerimi tepeme çıkarıyor.
tamamen psikolojik sebeplerden ötürü tam 4 gündür, günde en az 3 saatimi sıçmaya çalışarak geçiriyorum sözlük. bir karın ağrısı ki sorma. nerede olduğumu soranlara da grip oldum evde yatıyorum diyorum. tamam biraz kabızım ama zorla da olsa sıçıyorum, iş o zaman da bitmiyor, ardından bişey gelmemesine rağmen kasılı kalıyorum kalkamıyorum. sıçtıkça sıçasım geliyor ama malzeme kalmadığını anlamıyor bünye. bu sebepten dolayı sanırım hemoroid başladı sözlük. rectal prolapse olmaktan korkuyorum *

(bkz: ayı sözlüğün en iğrenç entrysi)
uzun süreli ilişkimden sonra kimseye hazır olmadığımı bile bile görüştüğüm, birlikte olduğum insanlardan cidden özür dilesem yeridir. ha, şerefsiz bir terazi olarak (üstelik venüs akrep, yükselen başak) özür dilemeyeceğim.

mis gibi oversharingdir, gaslightingdir, yok işte breadcrumbingdir, reflectingdir, anlamsız lovebombingdir odur budur hepsini yapıp bir de depresyonu es geçip gece gündüz saçma libido saldırılarına mazur bıraktım, artık yeter, ne olur uyuyalım diyeni bile uyutmadım, hepsiyle de eften püften sebepten bitirdim.

eğer sözlükten birileriyse özür dilerim, terapiyi bedavaya getirdim desek yeridir.

birkaç nokta daha kaldı ama onları da analiz etmeye başladım sonuncuyla, sıkıntı yok.

ha, niye milleti sırf beğendiniz diye mal gibi uzun uzun terapist gibi dinliyorsunuz, triplerini yiyorsunu canlar? red flagleri görüp gidin diyeceğim de, demek ki piyasa baya bok.
en son ne zaman delicesine isteyerek karpuz yediğimi hatırlamıyorum. canım istemiyor, bıkmış da olabilirim. içimden bir parça koptu sanki böyle. ekşi elmayla aldattığım için kaçtı gitti galiba. çok yalnızım sözlük, karpuz bile yiyemiyorsam nasıl geçecek bu depresyon. * *
  • /
  • 13