herşey zor haci.. gömlek almak iste, avucunu yala...istediğinin değili olanı almak zorundasın her zaman. için gider bir monta.. peşi sıra aynı hikaye. ayaklarda büyük olunca ve doğal olarak geniş olunca ayakkabı almak ta zor. bir statü tutturabilmek için dolan dur sonra. lan condomun bile büyüğünü aramak lazım. rezalet.
zor yahu,hayat her yerde ve her şeyde hissettiriyor kendini
süper bi koli bulursun kendine,sik kadardır... 1 hafta bel ağrısı çekersin
sen sarılırsın,kollarına alır öper okşarsın... o sana sarılamaz,ne kolu yeter ne bacağı
her tanışmada aynı repliğe mecbur olursun
- ay sen şimdi böyle kocamansın ya
- ee ?
- aletin ne kadardır kimbilir...
- bi siktir git çay koy bakim sen.
otobüslerde zaman zaman iki kişilik koltuğu kaplar, kendi de bunun sıkıntısını çeker ama bi şey yapamaz çünkü ayağa kalksa ayakta da duramaz, yorulur vs. bir de bütün sinirli bakışları da üzerine toplanmasına neden olur, sanki suçluymuş gibi bakar insanlar, sanki o dünyada olmasa herkes rahat edecektir, koltuğa iki kişi oturacaktır. ama o da insan yani, napsın, bedenini kesip atamayacağına göre. benim gözlemim bu. dikkat sosyal mesaj geliyor: kardeşçe yaşamayı öğrenmeliyiz.
park halindeki iki araç arasından geçememek, tren, gemi turnikelerinden yan dönüp sıkış tıkış geçmek ve tüm bunları görmüş olan bendeniz tarafından mıncıklanmaya çalışılmak *
barda sigara içmeye çıkacakken 439843 kişiye müsade eder misin, pardon geçebilir miyim demek zorunda kalıyor insan. ama kolayını buldum benden irisini salıyorum önden o yardırırken ben de arkadan takip ediyorum artık *
kendisinden, bekir irtegün, selçuk şahin, caner, baroni, bienvenü, m. topal gibi adamlardan, galatasaray gibi bir takımı yenebilecek bir fenerbahçe yaratmasının beklenmesi. hele ki alex gitmişken olacak şey mi? gitmeyin adamın üstüne bu kadar.