suriye

bugün , ismi "özgür ordu" olan çapulcular sürüsü, ceylanpinar ilçesinin karsisindaki raselayn kasabasini ele geçirdigini açikladi. an itibariyle imc tv ile canli baglanti yapan suriyeli gazeteci barzan iso' nun bölgeden bildirdigine göre, dün gece yarisi sinir, türkiye tarafindan açilmis ve bir grup agir silahli cihadçi bölgeye sokularak. çatismalar baslamis. gazetecinin iddasina göre, yogun olarak kürtlerin yasadigi, ve neredeyse hiç esad askeri bulunmayan bir bölgeye türkiyenin destegiyle cihatçi araplarin sokulmasi, çok tehlikeli bir oyun.
anneannemin(sapsarı bir aileye sahipmiş) atalarının ve sarı arapların memleketi. sarı araplar olarak bilinen ve kökenleri ile ilgili çeşitli rivayetler bulunan bu insanlar, daha çok ürdün ve suriye'de görülürler. iddialara göre büyük iskender'in yerleştirdiği avrupalılar daha sonra araplaşmış ve fiziki yapıları diğer araplardan farklı kalmış. bir başka iddia ise haçlı seferleri sırasında bölgeye yerleşen ya da köle olarak getirilen hristiyanların bu insanların ataları olduğu yönünde. ayrıntılı bir araştırma yapılması sakıncalı görüldüğü için bugüne kadar konuyla çok az ilgilenilmiştir. ürdün ve suriye'nin bazı bölgelerinde türkiye'deki kadar olmasa da çerkez nüfus da vardır. şu an iç savaşın pençesinde inin inim inleyen ülkenin başkenti şam ve ticaretin kalbi halep inanılmaz bir tarihi geçmişe sahiptir. halep'te adana, maraş, antep yöresinden sürülmüş ya da kaçmış zanaatkar ermeni aileleri çoktur. çoğu da hala türkçe bilir ve konuşur. ülkenin büyük şehirlerinden hama, ortaçağdan kalma ahşap bir su değirmenine ev sahipliği yapar. hama, vakti zamanında ortadoğu'nun venedik'i olarak anılırmış. ülkede sünni, nusayri(arap alevisi), hristiyan, yahudi, vb çok çeşitli din ve gruplar yaşıyordu.di-li geçmiş zaman kullanıyorum çünkü halihazırda yaşanan iç savaş tüm bu dengeyi altüst etmiş durumda. ermeniler halep'i can korkusundan terkederken, aşırı dinci grupların büyük kentlerde insanları kaçırdığı haberleri gelmekte. umarım bu iğrenç emperyalist oyundan sağ salim çıkmayı başarırlar.
bugün başkent şam'ın, hristiyan ve dürzilerin yoğun olarak yaşadığı bir banliyösünde meydana gelen 4 ayrı patlamada 34 kişi öldü 80 kişi yaralandı. "özgürlük" suriye'ye, azınlıkları yok ederek getirilecek.
empertyalist güçlerin jandarmalığını yapan ve örtülü ödenekten suriyedeki "özgürlükçü" çapulculara para aktaran, silah sağlayan, her türlü lojistik desteği sağlayan akp iktidari suç işlemeye devam ediyor.
sözde demokrasi dayatılmaya devam eden ülke.. ancak kapitalizmin kölesi olmayıda reddeder aynı anda.. bölündüğünde türkiye de derin sıkıntılarada sebep olacak bir ülkedir.
akıllılık yaparak iran ve rusya ile sıkı müttefik olmuştur.
türkiyenin üstün çabalarına rağmen hala bölünmemekte direnen esad'ın hakimiyeti sürmektedir
2012 yılını kan,gözyaşı ve yıkımla geçirmiş komşumuz.umarım 2013 te acılara son verip yaralarını sarmaya başlar.ama gelen haberlere baktığımda bunun zor olduğunu söylemek gerekir.
son günlerde emperyalist haydutlar cephesinde yaşanan hareketlenmeye bakılırsa, önümüzdeki günlerde emperyalist bir fiili müdahale olasılığı artıyor.
arka planda amerika, ingiltere, fransa, israil ve müttefiklerinin, ön planda suudi ve katar monarşilerinin ve akp diktasının yönettigi türkiye'nin destekledigi el kaideci, cihadçı ve salefist çapulcuların beceremediği "suriye'yi dize getirme" operasyonu, libya'da yapılana benzer kanlı bir operasyonla tamamlanacak gibi görünüyor.
hilary clinton'un rusya ziyareti, bm genel başkaninin türkiye'ye gelmesi ve batı medyasinda yeniden servise sokulan "esad'ın kimyasal silahları" yalanı, bölgede suların ısınacağını gösteriyor.
arapça aksanı çok hoş olan, anlaması ve dinlemesi çok zevkli bir ülkedir. tabi son zamanlarda yaşananları saymazsak. ayrıca oğlanları da çok alımlıdır.
dış destek almadan özgürlüğüne kavuşması zor olan ülke . *
muhaliflerin köktendinci ve el kaide bağlantı oluşu , alevilerle beraber hıristiyanlarada saldırması , yani alevi , hıristiyan , durzi ve laik sunnilerin korkuları baas rejimini ayakta tutan en önemli şeydi . esadın suriyeli kürtlere yönelik politikasıyla onları iç savaşta karşı tarafsızlaştırdı . suriye sorunu bence abd-rusya anlaşmadan çözülemeyecek . iki tarafta tavizler verecek . suriye yönetimi için esad yurtdışına gitsede baas üyeleri hemen tasfiye edilmeyebilir . rusya için silah satışı iptal olmayıp donanması suriyede kalmaya devam edebilir . işin israil , türkiye, iran boyutlarıda var . enerji boyutu ayrı bir konu .
ingiliz sky televizyonunun suriyedeki cihatçı muhaliflerle yaptığı bir röportaja göre, suriye'nin "özgürleştirilmesi"nden sonra, suriyede'ki gayri müslimleri bekleyen iki seçenek var. ya cizye ödeyecekler, ya da öldürülecekler.
3 defa gittiğim ve sevdiğim bir ülkedir. benim yaşadığım bölgeye yakın olması sebebiyle kültür bağımız vardır. oradaki hısım-akrabayı ziyarete gitmiştik. bol baharatlı yemekleri, sokak başlarında satılan bakla haşlaması, ucuz fiyata el işi hediyelik ürünleri ve harika çikolataları ile yer etmiştir kafamda.

dendiği gibi mezhep çatışması da yoktur. herkes kendi inancını yaşar. bizim medyamızın kötü yansıtması ise ülke siyasetimizin amerika'nın taşeronluğuna atanması sebebiyledir.
ülkede taş taş üzerinde bırakmayan iç savaş olanca hızıyla devam ederken, ülkenin bu hale gelmesinin mümessibi olan emperyalistler ve onların göt yalayıcısı bölge ülkelerinden oluşan, kendilerine "suriye'nin dostları" adı verilen ülkeler roma'da toplandı.
amerika, silahlı çetelere 60 milyon dolar yardım yapacağını bildirdi.
insan, "böyle dost düşman başına" demeden edemiyor..
arap ulusalcılığı olan baasın en örgütlü şekilde yapılandığı ülke.bu nedenle mısır gibi müslüman kardeşlerin mısırda olduğu kadar kuvveti yoktur.tabi buna nusayri,hristiyan,dürzi azınlığında baasın yanında yer alması (gelen gideni aratır mantığıyla) vede etnik olarak kürtlerin iki taraflada tam olarak anlaşmaması iç savaşın ömrünü uzatmaktadır.bu savaş küresel ölçükte abd- rusya bölgesel ölçektede türkiye-iran konsensusu olmadan bitemez.bitse bile ya suriye bölünür yada milyonlarca insan ölür mülteci durumuna düşer yani suriye yeni yugoslavya olur.tabi aradan geçen 2 yıl "arap baharı" romantizmini kabusa çevirmiştir.
yaşadığı iç savaşta kimyasal silah kullanıldığı ileri sürülen ülke
http://dunya.milliyet.com.tr/israil-ve-r...
amerika'nın, tıpkı ırak işgali öncesi yaptığı gibi, yine ahlaksızca senaryolar ortaya koymaya başladığı, ve elindeki muazzam propaganda aygıtlarını, dünya kamuoyunu, suriye'de kimyasal silah kullanıldığı yönünde ikna etmeye çalıştığı ülke.
bilindiği üzre ırak'ın işgal edilmesine giden yol, saddam hüseyin'in kitle imha silahlarına sahip olduğu senaryosu üzerinden açılmıştı.
ancak işgal sonrası tüm aramalara rağmen, nedense bu silahlara bir türlü ulaşılamadı.
cetvelle çizilen ülkelerdendir.
son olaylarla birlikte tek çözümün bm veya natonun müdahelesi olduğunu düşünmeye başladığım ülke.bugüne kadar ulusal birlik,islami terörizm v.s esad ve baas rejimi varlığını meşru hale getiriyordu.ancak kimyasal silahı mühalifler kullanmış olsa bile bu durum baas rejiminin meşruiyetini sorgulamaya yeter.belki müdaheleyle birlikte ülke yugoslavya gibi bölünecek ama yugoslavyada nasıl ölümler durduysa suriyedede duracak.hem baasçılar hemde islami teröristlerin ülkeden temizlenmesi gerek.sanırım başka bir çözüm yok.
bunları beslediğimize hala inanamıyorum. devletimiz öğretmenlere 'yeterli paramız yok' deyip, şubat ataması yapmadığı dönemden beri suriyelileri ülkemizde bir güzel paralarla besleyip doyuruyor. bu aklıma geldikçe deliriyorum. sen ilk önce kendi vatandaşlarına baksana? kendi memleketindeki insanları mağdur edip, şimdi bize saldıran bir ülkeyi besleyen aciz ülkeye kısaca türkiye denir. resmen ülkemizi işgal ettiler ve mermi sıkmaya da devam ediyorlar. yaptığımız nedir? susmak.. bu kadar aciz bir ülke olduk, ne yazık ki.
- osmanlı atalarımın, mersin sahillerine göç etmeden önce yaşadığı topraklardır.
- 1918 yılındaki kopuştan sonra, türkiye ile kaderi ayrılmıştır.
- fransız sömürgesi olarak varlığını sürdürmüş, 1946'da, bağımsızlığını almıştır (sözde).
- 1963'den beri, arap aydınlanmasını ve bağımsızlığını hedefleyen, ilerici baas felsefesi tarafından yönetilmektedir ( baas, birçoklarının ezbere karaladığı bir devrimci harekettir. arap dünyasının, 20. yüzyılda adam gibi yapabildiği birkaç güzel şeyden birisidir!!)
- diktatörlük ile demokrasi arasındaki farkları ve yakınlıkları bize öğreten güzel bir ülke idi.
- yanmakta ve yıkılmakta olan bir coğrafya. abd ve küresel kapitalizmin hedeflerine ulaşılıncaya dek, huzurun geri dönmeyeceği bir cehennem.
- eninde sonunda sa-vaş-tı-rı-la-ca-ğı-mız komşumuz!
baas ilericiliğini korumak yerine, vahabi islamcılığına teslim edilmesine yardımcı olduğumuz ülke.
bizim yapmadığımızı, rusya ve iran yapıyor nitekim...
vladimir putin, türk büyükelçisine, geçen ayki bir görüşmede, türkiye gibi ışid'e destek veren tüm işgalcilere karşı, 2. dünya savaşında almanlara karşı destan yazan stalingrad direnişini örnek vererek, suriye'yi stalingrad'a çeviririz, demiştir.
  • /
  • 3