kuku da ne

Durum: 82 - 0 - 0 - 0 - 13.04.2019 21:03

Puan: 1032 - Sözlük Kezbanı

8 yıl önce kayıt oldu. 6.Nesil Yazar.

ben de aptallık yapmak istiyorum
  • /
  • 5

ayı sözlük yazarlarının pahalı zevkleri

üzüldüğümde ödül olsun diye bir kaç bar çikolata alıyorum pahalı olanlardan...

sıkıntıların birilerine anlatınca geçeceği yanılgısı

ben burada tanımadığım birine ne istediğimi, acılarımı yazarak bile olsa rahatlayabiliyorum. az ama güzel, hoş ama yeterli değil.

saat kaç

trt'ye göre 17.13 şu an, benim bilgisayarımda 17.16 telefonum 17.14-..

ara sıra gelen intihar etme isteği

demokrasiye yapılan her ufak atıfta, saldırıda, saldırıda daha da sık, daha da kısa gelmeye başladı. çünkü istemiyor insan korktuğunu yaşamayı, içten korkuyorum, zaten şu anki durumla bile baskı altındaysak, ölüyorsak. karanlık çöktüğünde, irticacılar emelini gerçekleştirdiğinde ne olacak bize diye.

ayı sözlük itiraf

hoşlandığım çocuk gözlerimin içine bakıp ima eder, soru sorarcasına homofobik olduğunu söyledi...

16 yaşındaki kızın eşcinsel kulüpte ne işi var

bu kızı sonunda ailesinden alıp verecekler bir arap aşiretine bak o olacak. korkarak izliyorum böyle şeyleri, toplum mühendisliklerini nasıl da yürütüyorlar.

kara çarşaflı kadınlar

hümanizmden bahsedebilir, bana onları savunabilir, beni yerden yere vurup cansız vücudumu hisarlardan sallandırabilirsiniz.

asla topluma kazandırılamayacak türkiye cumhuriyeti vatandaşıdır, tek arkadaşı mahallesindeki diğer kapalı-açık dindar veya dindar görünümlü kadınlar olup onun haricinde ne etkin olarak sosyal hayata girebilir, ne de iş hayatında bir şeyler yapabilir. müslümanlık gereği yapılacak şeyleri aşırı uçlara çıkararak toplumun işleyişini aksatır(kadın ve erkeklerin karışık olduğu yerlerde çalışmak istememesi, otobüslerde yanına erkek oturtmaması diye vs...) kısaca sevmediğim insandır.

benim annem de kapalı bir kadın, ne türban takar ne çarşafa girer, toplumumuzdaki kapalı kadınları asla ama asla aşağılamıyorum, bir kadın isterse kapanır isterse kapanmaz. cümle sonunu getiremiyorum şu an, her neyse. kısaca demek istediğim hayatını kendi elleriyle karanlıklar arkasına iten, çarşafların ardına saklanan, kendini toplumdan ayırıp ardından dışlandığını idda eden insanlardır.

sigara içenlerin katlanılmaz kokusu

şu ana kadar hoşlanıp da açılamadığım herkes sigara içiyordu, kendi kokuları zaten beni eritse de sigarayla birlikte, tanrım... kısaca ben sigara kokulu erkeklerden etkileniyorum. benim için sigara içen erkek bir tık önde.

öğrenci ve velilerin öğretmene not vermesi

bir liseli olarak liselilerden bahsedersem, kalan üç kuruşluk eğitim kırıntısı da yok olacak böylelikle, iyi ders anlatan ve öğrencileri araştırmaya iten hocalar teker teker düşürülüp sürülerek yerlerine öğrencinin istediği, bilgisiz, ders işlemeyen, düşündürtmeyen, boş, tabela üniversitesi okumuş basit insanlar gelecek. belirli bir kesimin çocukları yine o kesimin insanlarını(öğretmenlerini) destekleyecek, diğer kısımları her ne kadar iyi olsalar da ezikleyerek bir şeyler yapacaklar, liselerde emin olun sandığınızdan daha çok siyaset-politika, her ne diyorsanız o var.

tam olarak okumadan yazdım bu yazdığımı, okumak istemedim, okuyamadım. o yüzden alakasız bir şey yazmış da olabilirim, ama bu, bu endişeleri yaşamadığım anlamına gelmiyor.

yazarların canının çektiği şeyler

gay bar

gidersem kendimi bulacakmışım gibi hissediyorum, ama beklentilerim ne zaman yüksek olsa hep tersi oluyor. klişesini yazmak istemezdim, o yüzden bunu bir gün gay bar'a gidersem editleyeceğim, ya da başka bir post ile ne olduğunu anlatacağım.

ayı sözlük yazarlarının korkuları

istemediğim bir hayatı yaşamak, istemediğim bir mesleği yapmak, istemediğim bir yerde yaşamak... hayatın beni götüreceği yer. olacağım şey.

bilmiyorum

mutant gözlü smile atan, samimi, sempatik biri gibi geliyor. mutant gözlü smile atması bir gerçeklik ama.

ben de o liseli şeysi yüzünden kendimi suçluyordum benimle dalga mı geçiyorlar diye

marjinal

terörist, pkk sempatizanı, bilmediği halde solcu-komünist, bilmediği halde sağcı-milliyetçi-ırkçı, bilmediği halde feminist, bilmediği halde siyasetçi...

ayı sözlük itiraf

deli gibi sevgili arıyorum ama olmaz.

yazarların şu anki ruh halleri

aklıma cuma günü stajdan çıkarken şefimle olan diyaloğum geliyor ve olur olmadık yerde kızarıp duruyorum, bu adam iri ve renkli gözlü, boyu ve vücudu çok hoş biri, etkilendiğim de sanırım o tarafından anlaşılınca bana karşı daha tahammüllü davranmaya, hatalarımı görmezden gelmeye hatta ara ara gizlemeye başladı, çıkış için imza atarken izlendiğimi bildiğimden elim ayağıma dolaştı ve imzayı kaydırınca sesli bir şekilde "kahretsin" dedim, o da bana duyuracak kadar kıkırdadı, ben de ona bakarak gülümseyip odasından çıktım. şimdi adamın evli olup olmadığını da bilmiyorum ama eğer evliyse derhal bina içindeki birimimi değiştirmek için istekte bulunacağım. ve ben bu durum yüzünden sabahtan bu yana ne dershaneye ne de gün içinde insanlara dikkat edebildim. şu an üç çocukla ortada bırakılmış gibi hissediyorum. ekranımda itü mimarlık fak. taşkışla resmi, troye sivan şarkılarıyla birlikte elimde sigara böreğiyle bilmediğiniz kezban hallerimdeyim... kısaca ne yapacağımı bilemediğimden stresliyim-..

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

sevgili olunmak istenen ayı sözlük yazarları

kocaman bir yüreği ve sıcak bir kişiliği varsa görünüş önemli değil(%35-40 falan belki) değil mi? o yüzden nick veremiyorum.

yazarların bugün nasılsın sorusuna verdikleri cevaplar

"bilemiyorum (isim)" ne zaman sıkılsam ve konuşmayı erken bitirmek istesem böyle söylerim, bu gün de tüm konuşmalarımın naber nasılsından sonrası böyle oldu, öyle ki şefime bile "bilemiyorum x bey" deme cesaretinde bulundum, yalnız cam gibi gözleriyle, gözleri büyük ve açıktır, "peki batucum, çıkabilirsin" demesi içimde bir kıpırtı yapmış, kalan 20dk mesaimde etrafa aptal aptal gülücükler atmama sebep olmuştur, mahkeme duruşmasında konuşuyormuş gibi hissettim her neyse.
  • /
  • 5
Henüz hiç başlık açmamış.

hornet

ilişkiniz güzel gidiyorsa ve görüştüğünüz kişi halen daha hornette takılıyorsa orada bi dur diyin, ben yapamıyorum. bari siz yapın sonra benim gibi tansiyon hastasıysanız tansiyonunuz 18-15 falan dolaşırsınız. normal zamanlarda da 15-11 görüyorum yani aklıma geldikçe. akıllara zarar

ayı sözlük erotik erkek fotoğrafları kampanyası

başlığı görüp ayı sözlük yazarları kendi fotolarını mı atacak acep diye düşünürken okudum aydınlandım evet yazarlar da kampanyaya dahil. zamanında bir yazar buraya sikini ve götünü attığı için bir kısım yazarlardan anlamsız linç yemişti. canı ufak süprizler yapıp ifşa çekiyorsa kime ne bundan.

yönetim olarak yapılan açıklamayı aynen tekrarlıyorum: "burası +18 bir sözlük lütfen nude atanları linçlemeyelim."

evet kendi erotik fotolarımı atmayı çok isterdim ancak sosyal mecralarda iç organlarıma kadar paylaştığım için gizemli erotik bir yanım kalmadı. pazara düşen ucuzlarcağğ fotolarımla burayı kirletmek istemem. sizler paylaşın biz beyenelim beybiler namnamham ^^

edit: dm"den gelen talepler üzerine 2 adet fotomu ekliyorum hadi bismillah.

http://i63.tinypic.com/atvokg.jpg

http://i67.tinypic.com/2e194qr.jpg

manuş baba

başıma birşey gelmeyecekse hiçbir şarkısını dinlemediğimi söylemek istediğim kişi

10 kasım 1938

10 kasım 1938

büyük önder ulu atatürkün vefatı, zekasının üstünlüğü tartışalamaz, öyle şeyler yapmış ki hiç kimse bu gün o zamanın imkanlarıyla yapılabilecekleri çözemez.keşke ömrü biraz daha yetseydi de şimdi çok daha farklı olabilirdi.saygıyla anıyoruz atam..

pedofili

pedofili

cüneyt kurtoğlu adlı şahıs hala tutuksuz yargılanıyor. http://www.hurriyet.com.tr/gundem/25159284.asp

pedofili

en az ölü sevicilik kadar sapıkça bir eylem,ve ne tuhaftır ki bu olaya dini camiada daha sık rastlanıyor

http://tr.wikipedia.org/wiki/pedofili

(bkz: dindar görünümlü sapık)

(bkz: hüseyin üzmez)

ankaralı yazarların fos çıkması

erkeği en sorunlu burç

Toplam entry sayısı: 82

türkiye'deki gaylerin solcu olması

bence daha çok apolitik muhalifiz ama genelleme sevmediğim için kendimi böyle tanımıyorum ben, sosyalizm ve sol bizi sevmez pek. sscb de eş cinselleri sevmediklerini görmüştüm bir yerde.

ankara

bir istanbuler olarak önümdeki 4-6 yılı burada geçireceğim. ne denizi ne boğazı ne de istanbul'un fake samimi insanını özledim. normalde evden çıksam anamı özlerim ama şehri özleyemiyorum.

hornet

bilemiyorum, sanki bir profil oluşturacak olsam tüm hayatım başıma yıkılacakmış gibi geliyor, benim için öcü-gulyabani bir uygulama

ayı sözlük yazarlarının ilişki durumları

lise iki de internet üzerinden uzak mesafe ilişkimden sonra hiç bir şey olmadı arada metrodakilerle saniyelik bakışmalar yaşıyorum

türkiye'deki gaylerin solcu olması

bence daha çok apolitik muhalifiz ama genelleme sevmediğim için kendimi böyle tanımıyorum ben, sosyalizm ve sol bizi sevmez pek. sscb de eş cinselleri sevmediklerini görmüştüm bir yerde.

iyi parti

faşist olmamasını umut ediyorum, şu anki düzene baş kaldıracak bir kadrosu ve umut dolu bir enerjisi var.

eşcinsel aşk hikayeleri

13 gün sonra yeni yaşıma girerken hayatıma girmiş 3 kişiden bahsetmek istedim. 2014 yazında barış vardı, roleplay yaptığım sunucuda tanışıp ardından nasıl olduğunu bilmeden beni kendine bağlamış, sevgili olmuştuk. sabahlara kadar skype da görüntülü sohbet açık birbirimizi izlerdik, bazen hiç konuşmadan, bazen sabahlara kadar susmadan. o yazın sonunda bana ağır gelecek bir şekilde kendini açıklayarak ayrıldı benden. daha sonra kendimi 2017 ye kadar yeni bir ilişkiden ölesiye korudum. yağız oldu sonra ygs den önceki bir hafta boyunca her gün taksimde stajdan çıkmasını beklediğim kişi, ayrıldıktan sonra fark ettim aslına onu sevmemişim, ama beni mutlu ediyordu. 11 martta çıkmaya başlayıp 12 nisanda ayrıldık, yine terk edildim. pek de aşk hikayesi olmadı bu kısmı çünkü barışı unutmak için onunla çıktım, sevmediğim halde ilk öpücüğümü ucuz bir yeşil sermaye kafesinde basit bir tuvalet kabininde verdim... her neyse. ardından 25 mayıs günü mezuniyet töreninden sonra birlikte takılacağım gruptaki ensar. hala eş cinsel olup olmadığını bilmediğim adam. ona karşı ne hissettiğimi ben de bilmiyorum ama yanındayken mutlu oluyorum ve içmeyi ikimiz de seviyoruz. her neyse bu da böyle bir şeydi muhtemelen hatalı bir giri oldu.

4 nisan 2017 idlib katliamı

kendi ülkemde her gün onlarca insan yasal katliamlarla ölürken bir başka ülkenin başarısız vatandaşlarının ölümüne üzülemiyorum, yazık olmuş tabi. insanlarımız çok güzel duygusuz oldu.
Henüz takip eden biri yok.