llsdd

Durum: 166 - 0 - 0 - 0 - 23.11.2016 23:34

Puan: 2420 - Sözlük Kezbanı

11 yıl önce kayıt oldu. 4.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 9

armut

kendisinin 4 yıllık uzatmalı sevgilisi olarak hiç ev mantısını yemediğim, genelde markette "aşkıııım supertaze'nin mantısından alalım mı?" sorusuna maruz kaldığımdır. şaka bir yana öyle güzel yapar ki içine kattığı sevgisini en kral restaurantlara değişmem. şu aralar bana kafayı taktı, ki kendisi kafayı taktığı zaman o haftamı sikertmeden geçirtmez. öyle çok aşığım ki bazen koca bir topluluğun içinde 4 yıldır sana olan aşkım zerre azalmadı lan allahsızın kızı, büyü mü yaptın ne bok yediysen demek istiyorum. bazen elinden tutup uzay boşluğuna yerleşmek istiyorum, bazen çıkamadığım yörüngesinde sonsuzluğa kavuşmak bazende sabah kalktığında sarılsın diye geceleri ortadan kaldırmak istiyorum.

armut

bu kadın benim için ne ifade ediyor bir türlü karar veremedim.
sevgilimmiş gibi geliyor, çünkü öpmelere, bakmalara doyamıyorum, hala güzelliğinden gözlerimi alamıyorum.
sevdalımmış gibi geliyor, çünkü hala bana ilk gün aşık olan kadını görüyorum.
annemmiş gibi geliyor, en ufacık öksürsem bir elinde tarhana çorbası diğer elinde ilaçlar saatlerce peşimden koşar.
çocuğummuş gibi geliyor, kocaman gözlerini açarak masum bakışlarıyla bana her istediğini yaptırabilir.
arkadaşımmış gibi geliyor, birlikte keyif alarak yapmadığımız şey yok gibi.
suç ortağımmış gibi geliyor, çünkü ne zaman bir bok yesek önce ikimizde birbirimizi suçlar, sonra ikimizde özür diler en son yine kahkahalar eşliğinde özürlerimizi geri alır yine birbirimizi suçlar sonra kahkaha nöbetimiz bitince aynı anda "bak şimdi" diye kurtulma senaryolarımızı sıralarız. (yine de genelde ben kurtarırım )
bir kere tam bir çete lideri kendisi, bütün huyları kızımıza da geçmiş. oğlanı parmağında oynatıyor, anası da beni.
başkalarına göre saçma sapan eleştirileri dikkate aldığımız bir ilişkimiz yok bizim, ufak hesaplar, nereden nemalanırız çabalarımız yok. 2 çocuğumuz, bir gıybet köşeli evimiz ve kendi yağımızda kavrulduğumuz bir şirketimiz var. birbirimizden hiç sıkılmadık, bu kadın kitaplarda vadedilen cennet tasfirinin tam karşılığı, hangi mümin cennetten sıkılabilir ki? hangi mümin cennetteki komşularına "ulan ne eğlendik ha dur biraz az eğlenelim" der ? biz demiyoruz işte, demeyi de düşünmüyoruz.
bunları sabahın köründe, sevgilim yanımda uyurken neden mi yazdım?
aşık olunca anlarsın.

şu an üzerinde ne var

öldürülen dünyadan habersiz emir komuta zincirindeki askerlerin kanı, ne tesadüf hepimizin üzerinde bu var.

sözlükte seks yapanları eleştirip günde 100 yazarla seks yapan tipler

matematikle ve insan fizyonomisi ile bağdaşmayan başlıktır. muhtemelen erken boşalıyordur.

yurtta sulh konseyi

levent kırca'nın yayınlanmamış darbe skeçlerinden birinin adıdır, 16 temmuz akşamı teaser'ı vizyona girmiş olup, yayınlandığında ülkede olmak istemediğim tiyatro oyunudur. o değilde arkadaş, damadına hiç senaryo, text falan gitmedi mi? yoksa rol dağıtımında sıra damada gelince rol kalmadı da sen sadece "gül" mü dedin?

toplumsal tahammülsüzlük

daha çok toplumun büyük bir kesiminin karşıt düşünce ya da görüşte olduğu durumlarda meydana gelen sosyolojik durumdur. şuan halkın yarısı diğer yarısına karşın tamda bu durumda, şahsen ben şahsın adını duymaya tahammül edemiyorum

fetö

resmi kayıtlarda da bulunan fetullahçı terör örgütü'nün kısaltılmasıdır. herhangi bir lakap olmamakla beraber, direkt olarak fetullah gülen için kullanılmaz.

darbeci piçlerin karıları milletin ganimetidir

ayı sözlük başlıkları da bu söylemle yarışır. dünya yıkılıyor hala aklınız sikinizde.

ayı sözlük itiraf

sen kalk vatan için canını ortaya koy, sonra dümbük yobazın biri gelsin sana vatan haini desin.

ev yemekleri yapan mekanların adının hanımeli olması

bundan bir tanede bizim semtte var, gayet başarılı yemekleri mevcut.

yaş ilerledikçe katlanılması zor şeyler

ilkokul seviyesinde muhabbetler
hiç zorunlu olmadıkları halde yaranabilme çabası ile göt yalayanlar
sırf iş alabilmek için sürekli arayan insanlar
ödeme günü gelince ortadan kaybolan müşteri
ödenmeyen çekler
tescilli orospu çocukları
zorunluluktan girilen ortamlar

şaka maka aigai ve ciwan'ın halen bekar olması

herkes bu mağrur cici kız numaralarını geçecek. sen çıkacaksın genele sevgilimi falcı falcı gezen zengin koca avcısı her gün birine binen biri olarak yazacaksın sonra da çıkıp özelden halledebilirdik diyeceksin. hayatımda gizli kapaklı kimseyle kavga etmedim, hayatımda kimseyi tehdit etmedim ve yine hayatımda hiçbir seviyesizliğe yer etmedim. kızın sana verdiği tek bir cevap yoktu, konu başlığını sen açtın diye verilen her cevap sana değil öyle olsa binali yildirim başlığının sahibinin şuan hepimizi tarıyor olması gerekirdi. yazdıklarını uzun uzun okumaya inan zaman'ım yoktu o nedenle hepsine satır başlıkları ile cevap veremeyeceğim, sadece bilmem gereken tek şey haddin! ben mesela sadece onu biliyorum yaşamama yeterli oluyor. şu siktiriboktan madiyim ben havalarını bırakıp sadece sözlük amacını yerine getirseydin kimse seninle muhatap olmak zorunda kalmazdı. inan bana 3 yıldır senin varlığından dahi haberim yoktu, bundan sonra da emin ol varlığın beni zerre ilgilendirmeyecek. o nedenle bu güne kadar hiçbir girdinde göremediğim ciddiyetle cevabın için teşekkür ederim. ben senin kadar ulu ve yüce bir zat olmadığım için kendimden özür dilemedim, oluyor böyle arada insanın başına her şey geliyor. hadi sağlıcakla

şaka maka aigai ve ciwan'ın halen bekar olması

normal şartlar altında bu kadar iğrenç bir muhabbetin içerisine dahil olmazdım, mevzu bahis nickteki arkadaşların yalnızlığı, bekarlığı, evlenme karşıtlığı beni irdelemiyor. yine normal şartlar altında bu saçma başlığı açan arkadaşı da ilgilendirmemeli ama ailem dediğim insanın konuya dahil olması ve bu saçma başlığın açılmış olması nedeniyle bende bir cevap vermek istedim. ne de olsa zeka seviyesine bakılmaksızın isteyenin istediği cevabı verebildiği bir platforma dahiliz.
saygıyı seviyeyi olabildiğince tek hücreli ökaryotik canlı arkadaşımızın da solumun yapabileceği düzeyde tutmaya çalışacağım, evrimini tamamlayamamış olması eminim ki okuduğunda canının yanmasına engel olacaktır.
90'lı yıllarda geleceğe dönüş filmini izlerken 2016 yılında uçan kaykaylar, ışınlanabilen arabalar, zaman yolculukları hayal ederek büyüyen bir nesile mensup olarak kuran okuyan ayran şişesinin tubitak ödülü aldığı ülkemizdeki gelişmeleri takip etmeyeli çok uzun zaman oldu. (ökaryot canlı için uyarı : kuran okuyan ayran şişesi diye google da arama yapma canım kardeşim) haliyle ben gelişmelerden uzak kalınca kimler hala bakteri seviyesinde zeka ışıltıları gösteriyor bilemiyordum. taa ki bu konu içerisindeki big bang ışıltısını görene kadar. son yıllarda bu kadar heyecanlandığım olmamıştı, bilim adına, insanlık adına tek hücreli bir canlının homo sapien sapien olabilmek adına verdiği çaba, girdiği entry, iletişim kurma çabası, dilimizi kullanabildiği kadarıyla derdini anlatması gözlerimi yaşarttı.
oysa ki biz salınım yaptıkları gazlar sayesinde insanlığa faydalı olup, arada sırada da uygun ortam sağlanınca tepkimeye giren bu canlıları sağladıkları o kadar yarar ile de kabul etmiştik. ne gerek vardı ki kapasite arttırmaya çalışıp motoru yakmaya?
bir daha ibrahim tatlıses kalitesinde binici, sürücü, taksi şakaları görmek istemiyorum. görürsem taksi ile beraber inici binici her kim varsa üzerim.
bir daha orospu zihniyetinle karşındakine orospu, motor vs. gibi ithamlarda bulunacak kadar düşünmeni yasaklıyorum, düşünürsen atmosferde yaktığın her bir oksijenin hesabını sorarım.
bir daha karşındaki insanı aşağılamak adına meslek şakaları yapmanı istemiyorum, yaparsan o gün başarısızlıkla sonuçlanan bu düşüğün hesabını ebenden sorarım.
şimdi mikroskobuna dönebilirsin, asistanların bekler!

king charles cavalier

haliyle artık benimde evimde bulunan kendisinin "babisi" olduğum şirinlik abidesidir.
geldiği ilk dakika zıp zıp zıplayarak bütün evin altını üstüne getiren, daha ilk geceden yatağımızın ortasında ikimizin arasında yatan, sevgilimin ne kadar harika bir anne olduğunu kanıtlamasını sağlayan kömür gözlü oğlumuzun dahil olduğu ırktır.
4,5 aylık kahverengi tek renk, fırlama, korkak, zıpır, obur bir delikanlı kendisi, köpekleri uzaktan seven beni bile çileden çıkartmış en son "aşkım tut beni ben bunu ısıracam" şeklinde sevmeye başlatmıştır. sabah ezanı korkar kucağıma zıplar, acıkır şortumdan çeker, yediğin yemek çiğköfte bile olsa vermesem ağlar, köşeye sıkıştırıp terlikle savaşırken kaçacak yer bulamazsa koşar annesinin terliğini götürür bana vurmasını ister, iki dakika annesine sarılsak kafamıza basa basa aramıza girer, başka hayvanı sevmeye kalksak önce ağlar sonra ısırır. tatlılık abidesi hayatımızı değiştiren bir ufaklığımız var artık.
bir de sabah akşam of bile demeden çişini kakasını temizleyen,
bir şey olmasın diye üstüne titreyen,
onunla yatıp onunla kalkan, yorgun, bitkin ve hala çok güzel bir annemiz var.
ikisini de canımdan çok sevdiğimi bildirmek isterim.

hatay'da pide çalan suriyeli çocukları döven tipler

siz biz diyerek konuya dahil olmak istemem lakin, doğum yerim iskenderun, yani reyhanlı'nın da bağlı olduğu ülkemizin akdeniz bölgesinde yer alan hatay ilinin (kimi kaynaklarda antakya olarak da geçer) ilçesidir. haliyle güneydoğu anadolu reyhanlı ilçesinden çıkıp sağa dönüp topboğazı'ndan geçip antep sınırlarına girmeniz ile başlar. aslında sayısal çıkışlı olmama ve tam bir coğrafya özürlü olmama rağmen dünya fiziki haritalarına ilkokul yıllarından bir aşinalığım var o nedenle konuyu sulandırmadan yorumumu yapmak niyetindeyim.
suriye çözümü diye adlandırılan ama sorunu olan stratejinin suriye'ye komşu iller başta olmak üzere hepimizin götünde patlamasının sonuçlarıdır, neden yadırgandığını gerçekten merak etmekteyim. faşist ya da ırkçı değilim, çocuk sevmeyen halden anlamayan bir yapım da yok ama yine de üzülmediğim olaydır. baktığın zaman arap'ları günahım kadar sevmem, büyüdüğüm il dolayısıyla bu arap'larla yaşamışlığım da var ama yine de olmuyor, üzülemiyorum. sebebi çok açık;
savaş başlar başlamaz ülkelerini son model lüks araçlarıyla terk edip gelip yerleştikleri evlerin kira zamanı "gidin tayyip'ten alın" diyecek kadar aç gözlü bir halk olduğu için.
lokantarda oturup 5 kuruş hesap ödemeden kalktıkları için
kendilerine verilen çadırları beğenmeyip islahiye çadır kentten toplaşıp aldıkları maaşlarla büyük kentlere göç ettikleri için
çocuklarını ulu orta dilendirip her yerde karşımıza çıkıp "abi ben suri suri booom!" diye acındırdıkları için
türkiye'yi beğenmeyip bir de avrupa'ya gitmek için senin benim hakkımdan gasp edip günlüğü 20 liraya çalışıp devletten aldıkları maaşları biriktirdikleri için
devletin özel ve ayrıcalıklı politikasına karşın daha fazlasını istedikleri için
gittikleri her yeri kirletip, yaşam alanlarımızı bok içinde bıraktıkları için
benim yıllarca götümden soluyarak stressten ayak parmağımda sivilce çıkartarak kazandığım okula devlet ayrıcalığı ile girdikleri için
aç bırakmayın o zaman çalarız diyecek kadar pervasız oldukları için
için de için yani liste uzar gider. sevemiyorum abi, acımıyorum, hiçbir şey hissetmiyorum.
o yüzden dövmüşlerse "bir seferden bir şey olmaz" diyoruz.

yazarların şu anki ruh halleri

az önce telefonum çaldı, malum tanımadığım numarayı açamayacak kadar "önemli" bir iş grubuna mensubum. "teklif gitti mi llsdd"?, "ben perşembe cam takamam llsdd", "konstrüksiyon kesilsin mi llsdd" tarzında bir hayatım var, bunların üzerine bir de danışmak amacıyla arayan yatırımcı adayları eklenince telefonla konuşmak benim için bir işkence olup çıktı. yine kim arıyor off! nidaları eşliğinde telefonuma baktım, alo diyerek açtım cevap bekledim bekledim gelmedi, en sonunda llsdd ile mi görüşüyorum dedi, buyrun benim dedim sonra uzun uzun neden aradığını açıkladı. almanya 'da doğmuş büyümüş, henüz 21 yaşında, bu haftasonu "zorla" evlendiriliyormuş. blog dönemimde kendisi de günlük olarak yazılarımı takip ediyor, acılarını acılarımla paylaşıyormuş. önce bir duraksadım, malumunuz blog girdilerimi çınar ve ay olarak yapmaktaydım. ismimi ve soyismimi nereden biliyorsun diye sordum. bana ulaşmak için o kadar çok uğraş vermiş ki blogu kapatırken sözlüğün adresini paylaşmıştım oradan buraya giriş yapmış, sonra sevdiceğimin yorumlarından ay ve çınar'ın bizler olduğuna kanaat getirmiş, oradan bütün yorumları okuyarak şirketimizin internet sitesine ulaşmış, internet sitesinden ofisin telefon numarasına, oradan da bana ulaşmış. bana sözlük üzerinden neden mesaj atmadığını buradan çok daha rahat ulaşabileceğini sorduğumda, içimi parçalayan bir cevap verdi; "sesini duymam gerekiyordu, ancak sesini duyarsam bu düğüne, bu iğrençliğe katlanabilecek kadar gücü bulurdum" kendimi parçalara ayrılmış hissettim, hemen (bkz:armut )'u arayarak durumu anlattım. telefon numarana ulaşamıyorum, ofis telefonuna o kadar çok arama düşüyor ki hangisi sensin kestiremedim, numaranı da vermedin. muhtemelen gelemem demiştim ama armut ile konuştuktan sonra gelme kararı aldık. bana ya da ona buradan ulaşabilirsen gelip o gün sana destek olmak isteriz. tüm bu yaşattığın karmaşık duygular için teşekkür ederim

ayı sözlük yazarlarının sevgililer günü mesajları

elektronik bir ortam kullanarak göndermedim, ellerimle yazdığım mektuptan bir cümledir;
"kalbimin öyle bir yerindesin ki, sırtını dönsen bile secdedesin."

sürekli mide bulantısı yaşamanın dramı

vertigo belasının çıktığından haberim olmadığı o ilk günlerde uyumak için gözlerimi kapattığımda bile yaşadığım iğrenç histir. gerçekten başlı başına bir dramdır, oturmak istersiniz bulanır, kalkarsınız bulanır, toplu taşıma ya da özel araç farketmeksizin canınıza okur. neyse ki kristallerim çıktıkları seferden 1 hafta içinde dönüp beni bu beladan çabucak kurtarmıştır.

sürekli sevgiliden izin alan insan modeli

bekara karı boşamak kolay dedirten yorumlara sahip başlıktır. izin almasam bile bilgilendirme yapıyorum, hemen her konuda hem de. yine de bilgilendirmelerim karşısında istemediği bir şey olduğunda izin vermeyerek beni şereflendirdiği olmaktadır. baskı, toplum vs. gibi sosyolojik ya da psikolojik tespitlere takılmadan bunlardan biri de benim.

keşke yalnız bunun için sevseydim seni

cemal süreya'nın #siirsokakta kullanıcıları tarafından en çok tercih edilen şiirlerindendir, bir diğeri de "hayat kısa, kuşlar uçuyor" mısrasıdır.
ben de sevdiceğime bakınca kızıyorum kendime;
gülüşün kalbimin küresel ısınma sebebi,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni!
  • /
  • 9
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 166

lezbiyen barlarda sürekli kavga çıkması

bu tarz barlar bir nevi belgesel şöleni sunar. bu tür abilerimiz/ablalarımız tam anlamıyla süksesyon örneğidir. süksesyon tam anlamıyla bu kişilerde can bulur. öncelikle ceplerinde bir miktar para ve yüklü özgüven ile bara giriş yaparlar bu göçetme evresidir. sonrasında güzel bir masa bulamazsa güzel bir köşeye geçer ve şartların olgunlaşmasını bekler, işte bu da yerleşme ( hayat bulma) evresidir. bir süre sonra henüz sadece kendilerine özgü olan 360 derecelik kadraj açılı görüş sistemi ve saniyede hafızaya 10 frame görüntü atabilme özellikleri sayesinde etrafı tarar ve kendilerine uygun eşleşme sağlamayazsa rte gibi b planını uygular ve kendi gibi olan "kardo", "hacı", "abi", "dayı" kod adlı başka abileri bulur ve arkadaş olur, bu durum başlı başına bir kümeleşme (istila) evresidir. yine de bu evre çok uzun sürmeyecektir, dayı kod adlı genç ile hacı kod adlı genç bir süre sonra zaten sevgilisi olan bir dişi için birbirlerine girecek ve akabinde onun için rekabet edeceklerdir, al sana rekabet evresi. duruma tepki veren abi ve kardo bu duruma tepkilerini göstererek cilalı tepki evresine girecekler ve her biri ayrı ayrı dikkat çekerek o ortamın içerisine doğal olmayan yollarla yerleşmiş olacaklardır. bundan sonra ise en boktan evre olan kararlılık evresi gelecektedir, bu durum bir dişi ile çiftleşilinceye (çift olmak) kadar kararlılık ile sürdürülecektir. bilimin gözünü seveyim, yoksa olanlara hiç anlam veremeyecektim.

edit büdüt; imla

annelerin homofobik ama komik yorumları

sıcak yaz günü beyninim damarları terlerken uyumak için büyük çaba harcadığım bir öğleden sonra akrabanın evli oğlu hakkında anneyle girilen dialogtur.
anne odaya gelir, üzgün bir surat ifadesiyle hiç bir şey söylemeden ilk cümleyle başlar;

anne: allah başa vermesin geymiş onlar.
llsdd: anne tam uyuyordum ya yine kim neymiş?
anne: melihanın oğlan işte geymiş.
llsdd: meliha teyzenin oğlu tek kişi değil mi ya?
anne: tek kişi işte.
llsdd: ee anne o zaman niye bir orduymuş gibi onlar dedin.
anne: ne dedim?
llsdd: geymiş onlar dedin.
anne: geymiş işte tövbe tövbe konuşturma beni.
beklediği tepkiyi alamayan anne hışımla çıkar gider.

kalabalık caddede yok mu beni siken diye bağırmak

ankara'daki gençlik yıllarımda bir gün yine ülkeyi kurtarmış dönüyoruz, yolda henüz bıyığı dudak altına inememiş olan bir yavru kurt ile karşılaştık. kendisi ile aramızda yıllara yayılan bir husumet olduğundan bu hasmımız bir ulumasıyla 7 tane abi kurtu 5 dakika içinde çağırıp çankırı caddesinde depar atarak koşmamıza ve sonrasında pavyona sığınmamıza sebep olmuştur. yavru kurt önceki husumetten dolayı nefret ettiği biz gomünüstlerden o kadar nefret etmektedir ki pavyona girememiş ama kapıda avını beklemektedir. saatler süren angara havalarına, yüksek dozda göbeğe ve ucuz şarap kokusuna tahammül edemeyen eski gay yeni trans arkadaş bir hışımla dışarı çıkmış yavru kurta doğru gitmiş sokak ortasında "yanıyorum lan yok mu beni siken" diye bağırmıştı. kurt arkadaşlar nasıl tiksindilerse bizi dövmeden gitmişlerdi, gerçi keşke dövselerdi de o arkadaşın bunlar bile beni istemiyor, ben sikilmeyecek insan mıyım tribine maruz kalmasaydık.
p.s. o kutlu günde bize kapılarını açan pavyon 06'ya teşekkürü bir borç bilirim.

mahir çayan

thkp-c örgütünün kurucularından, mert insan, dava adamıdır. kim ne derse desin büyük teorisyen, ideologtur. davasını pasifize edebilecek her şeye kafa tutmuş bu adamı öyle mi öldürmeyi layık gördünüz kendinize?

diferansiyel

doğrusu diferansiyel olan matematiğin dibi ve çekiş yapan(dönüş anında) tekerleklerin hızını ayarlamaya yaran dişli sistemidir. öyle ki diferansiyel denklemler lise hayatımız boyunca türevle kendisiyle içli dışlı olurken nefret ettirip arabadaki temel prensibinin bu kadar basit ve harika olduğunu gördüğümde hayran bıraktıran bir kuramdır.

evli erkeğin evli erkekle eşcinsel ilişkisi

saygı duymak ile iğrençliğe alkış tutmak arasında bir ayrıma gidilmesi durumdur. oldu olacak ailecek grup yapsınlar, hatta gelip bizi de siksinler. genişlik, midesizliktir.

mülteci diyeti

sabah - öğle ve akşam 2 şer kase mülteci yenilerek yapılan diyettir. protein ağırlıklı bir diyet olup akşam saat sekizden sonra ağza kesinlikle tek bir mülteci dahi konulmamalıdır.

başlık parsellemek

buralar hep entry dolacak mantığıyla önceden yer kapatmak.

bigudi club

yıllar yıllar sonra bu gece gideceğim mekandır. bakalım bu gece nelere gebe, bakalım abilerimiz bu gece hangi yoklukta bile gitmeyecek kızların götünü kaldıracak.
ne vereyim abime?
at vereyim mi abime?

kırmızı elma sözlük

edit: yazmaya değmez anlaşıldı, bi cacık olmaz.
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.