almanya
halka açık binalarda (üniversite, tiyatro, stadyum vs.) belli oranda sanat eseri bulundurulması kurallar çerçevesinde zorunludur. bu sebeple üniversitelerde 3. kattan aşağıya inen kaydıraklar, asansörlerdeki kat numaralarının fibonacci sayılarından oluşması gibi enteresan şeylerle karşılaşılabilir.
sigmund freud
"benim gibi bir insan, kendini tümüyle verebileceği bir konusu olmadan yaşayamaz. belleğini saran bir hırsa ve yeteneğe ihtiyacı vardır. ben yeteneğimi ve bunu nerede kullanacağımı buldum. sınırlarımı çizdim."
-
sigmund freud
londra
hani hayvan sevmeyen insan sevemez derler ya, londra'yı beğenmeyen nereyi beğeniyor bilemiyorum.
neyse onlar beğenmiyorsa da ben ziyadesiyle beğeniyorum. sadece londra da değil, birleşik krallık'ı genel olarak seviyorum. insanları saygılı, fersah fersah yeşil alan var, orta çağdan kalma mimarisine kimse dokunmamış. tabi kötü yanı hayat pahalı, pound ondan da pahalı.
westworld
spoiler!
"lakin bu dünyada niyetleri yanlış anlamak çok kolay."
özlemek
bir şairin değişik boyutta ele aldığı özlem:
insan eski aşkını neden özler?
çünkü insan en çok kendini özler
o mutlu halini.
huawei
çin’li teknoloji devi. google bu hamleyi yapmasaydı kısa sürede apple'ı geçecekti pazar payında. 2018 4. çeyrek'te apple'ı neredeyse yakalamış gözüküyor (fark sadece %2). ki xioami de 4. en büyük marka olarak gözüküyor. amerikan şirketleri bu fiyatlarda satışa devam ettikleri müddetçe çin’li şirketlerin önünü alamazlar. daha bugün iphone'a 100 euro vermek yerine 200 euro'ya xiaomi aldım, ki telefon yağ gibi akıyor maşallah. beşte bire hemen aynı telefonu alıyoruz lan, oha! ki ben niye telefona 1000 euro vereyim? spotify-whatsapp-browser haricinde takıldığım uygulama sayısı 3-5'i geçmiyor.
fatih akın
tepkisel bir adamdır herşeyden önce. bir kaç iş kotarıp, ödül alıp, şöhret olan diğer binlercesi gibi bir takım uzuvları birbirine denk oturmaktansa, kendi ülkesi için bir şeyler yapmaya çabalamaktadır. sadece bu yönüyle bile taktir edilesidir.
trabzon'un çamburnu beldesi'ndeki güzelim çam ağaçları kesilip bildiğimiz çöplük yapılacakmış, akıl almaz bir şekilde. bu adam da kalkmış gelmiş buralara, rastalı saçları, siyah tişörtüyle karışmış çamburnu halkının arasına, almış eline kocaman bir pankart, diyor ki; ''çamburnu'ndan başka çöplük yapacak yer göster desinler, komite kurayım, yer göstereyim. para bul desinler, bulayım. burayı çöplük yaparlarsa, bir belgesel çekerim, tüm dünyaya gösteririm. bu benim intikamım olur.'' ben de diyorum ki; ''helal olsun.''
acun ılıcalı
sokakta kapriyle gezip ayaküstü tanıştığı hatunlara "may i kiss you?" dediği günleri çabuk unutan varsıl medya ikonu. birilerine hitabet ve davranış üzerinden nutuk çekebilecek son kişidir.
fight club
bireyin günlük hayatındaki saçmalıklara biraz daha katlanabilmesi için yapılmış; toplumun manipülasyonunu hedefleyen propaganda filmi. 2000'lere girilirken abd hükümeti ve fbi, bir grup yönetmene sisteme bağlayıcı, manipulasyon etkisi yaratan filmler yaptırmak istemiştir. yapılan araştırmalarda yumuşak, naif bir sistem eleştirisi getiren, şiddet ve aksiyon içeren, sonunda bireye hiçbir çözüm sunmayan filmlerin bireylerin sisteme daha az baş kaldırmasını sağladığı görülmüştür. bunun üzerine yapılan filmler hem amacına ulaşmış hemde yüksek gişe hasılatı getirerek fbi'a ek gelir sağlamıştır. bu filmlerden en başarılıları fight club ve matrix'tir.
tarantula
karnındaki tüylerin zehirli etkisi olan hayvan, büyük ihtimalle avının üzerine atladığında zehiri birden fazla noktadan verebilmek için böyle bir evrim geçirmiştir kendisi.