ayı sözlük itiraf

  • /
  • 181
cok guzelim ama dertliyiz be kahpe dunya yiktin beni serefsiz adı kopek dunya rabbim hemen dunyayı yok et nolur allahim bu aciyi kaldiramiyorum artik bu yuku bedenim tasiyamiyor allahim batsin dunya bat dunya bat yok et evreni yarabbim insallah cok guzelim ama degerimi bilen yok dertler derya olmus kahpelerin dunyası bu dunya yok olsun allahim lutfen yik bu dunyayı serefsizlerin ustune kahrol kopek adi pislik dunya
uyurken birilerinin bana sarılması içimi daraltıyor, sıkışıyorum nefessiz kalıyorum, bu aile üyelerimden biri bile olsa. insanlara sarılmayı çok sevmeme rağmen... sevgilim olursa ne yapacağım diye düşünmeye başladım bu sarılma konusunu. neyse, önce bi tane bulayım da sonra hallederiz. bazen dating app lara sadece daddy ler lütfen yazmak istiyorum ama sonra potansiyel genç taliplerimi kaçırmaktan korkuyorum ve vazgeçiyorum. görünüşü maskülen sesi feminen biriyim ama buna rağmen feminen insanları genelde reddediyorum. bu yaptığım yüzsüzlük mü bilmiyorum ama özellikle feminen aktifler ilgimi çekmiyor. ayrıca maskülen seven birine kendimi beğendirmek istediğimde sesimi olduğundan daha maskülen çıkarmaya çalışıyorum, bu yaptığım alçakça biliyorum ve yapmamak için özen göstereceğim. sonuçta neysem oyum, feminenlikle asla bir sorunum yok. belki feminen aktiflerle de en azından denemeliyim.
neden hala 25 yıl önceki itiraflardan seçildiğini anlamadığım seçmelerin olduğu yazının kaynağı olan başlık. yeni itirafları beğenmiyor musunuz ?
her şeyi geride bırakıp kaçtığımı, bir şeylerden kurtulduğumu sandım. şehir değiştirince, uzaklaşınca bir şeyler geçecek sandım. hep aynı oysa ki. aklımızın içinde ne varsa, gittiğimiz yere onu da götürüyoruz. korkularımız, tedirginliklerimiz, mutsuzluklarımız hepsi kafamızın içinde.

artık kendi içime kapanıp, kozamı örüp, herşeyi düzeltmek istiyorum. sonra o kozadan çıkıp hayatımı daha güzel, anlamlı ve güçlü bir şekilde yaşamak istiyorum.
bi donemler de deger verdigim bir insanın hornet profilini incelerken takipciler kısmında sözlük yazarlarından birisini görmüştüm. o yazarı her gördüğüm zaman geldi yine tipini siktiğimin karikatüründeki ablanın hal ve tavrını alıyorum.
altıncı günde yanına gideceğim ve her şeyi söyleyeceğim, ama cesaret bir geliyor bir gidiyor. hiç konuşmamaktan daha çok, gerçeği çarpıtılmış bir şekilde açıklamaktan pişman olacakmışım gibi geliyor.
tecil için askerlik şubesine gitmem gerekiyordu. ama öğle arasına girdi şube ben vardığımda. south park karakterleri gibi giyinmiş, şubenin açılmasını beklerken şarkı söyleyesim geldi. "oh thunder in my heart. these razors cutting sharp..." diye mırıldanırken beni gizli bir ajan sanıp üstün teknoloji iletişim cihazları ile başkalarına rapor verdiğimi düşünerek öldürmelerinden korktum ve şarkı söylemeyi bıraktım. keşke devam etseydim de "i won't you let me die." kısmını getirebilseydim. belki bunlar olmazdı. *
seni takdir ediyorum, sana güveniyorum ve seninle birşeyleri paylaşmaktan hoşlanıyorum, kimseye vermediğim tavizleri ve kimseye için almadığım insiyatifleri senin için tükettim, umarım beni yarı yolda bırakmaz, insanlara olan güvenimi bitirmezsin. aklımdaki tek düşünce bu işin sonunda dost mu olacağız düşman mı merakla bekliyorum. bu işin sonun beni de şekillendirecek, bundan sonraki hayatımla ne yapacağımı belirleyecek, bu sorumluluğu kimseye vermezdim ama sen istedin.
allahim benim gunahim neydi de boyle bi gun yasatiyorsun bana sevgililer gunu ve benim sevgilim yok cillik cilliga aglayasim var yalnizliktan biktim artik dayanamiyorum cok guzelim ama sevgilim yok allah cirkin sansi versin amin
allahım neden bu kadar namusluyum? tam bi namus kumkumasıyım.
kıskancım. kompleksliyim.
bir gece yattığım, akışına bırakalım dediğim kişi sonraki gün beni satınca ağladım. 1 haftada geçti acısı. bu kadar mı kolay mışım be.
bir gün yine okuldan çıkarken , evimiz okulun arkasında olduğu için , arka kapıya doğru yürüyordum. tam köşeyi dönerken mıç mıç sesler gelmeye başladı. kafamı döndüğüm gibi kolonların arasında yiyişen birilerini gördüm. ama harbi yiyişiyorlardı çünkü erkek kızın kafasını ağzına alacak gibi öpüyordu. neyse bunlar beni fark etti. ben bir iki saniye duraksadım orada. bunlar boş gözlerle bakıyor. gitse de devam etsek, der gibi. ee napayım devam edeyim yoluma, dedim. biraz uzaklaştıktan sonra gülmeye başladım ve eve varana kadar kahkahalarla güldüm. ertesi gün de ne kadar samimi olduğum kişi * varsa hepsine anlattım. duysunlar da utansınlar diye. okulda yiyişmek yani... ayıp ayıp.

edit:imla

uzun zaman sonra edit: neden yazmadığımı hatırlamıyorum ama bunlar kanka olarak takılıyorlardı. herkesi de inandırmışlardı.
otobüste sürekli kafamda bir şeyler ve birileriyle kavga ediyorum. laf kavgası ya da fiziksel. şimdi şuarda şöyle bir şey olursa ne yaparım? gibisinden. çoğunda yeniyorum hatta, ama gerçekleşse muhtemelen kafamı bile kaldırmam...
yeni iş yerimde bir kaç tane hanımefendi ciddi ciddi bana düşmüşler ama bir bilseler ki benim aklım fikrim o kumral beyefendide...
e-5 e çıkıcam sözlük. ufak bir hesaplama yaptım, bu alemin enayisi benmişim gibi hissediyorum, ne paralar dönüyormuş meğerse hem hafta sonu tatilin var hsm de günde sadece bir kaç saat çalışıyorsun, kalan vaktinde ne yaparsan yap. aklıma yattı gibi.
  • /
  • 181