ayı sözlük itiraf
iş dolayısıyla 1.5 aydır evdeyim. ayı mertebesine ulaştım resmen. tek yaptığım yemek-film-uyumak 3lüsü oldu. ula kıyafetlerim üstüme olmuyo artık tişörtlere sığmıyorum göbek aldı başını gidiyo tekrar oldum 100 kilo. acil iş başı yapmam lazım
bugün yüzlerce lira harcayarak kozmetik alışverişinin suyunu çıkardım, pişman hissetmiyorum
2020 de herkez cok sik oluck!!!
içten içe seni ele geçirmiş kibirini, saklamaya çalıştığın samimiyetsiz gülüşlerin kapatmaya yetmiyor pek sevgili iş arkadaşım e.. ve evet seni sevmiyorum 5 yıldır aynı ofiste çalışıyor olmamıza şaşırıyor ikimizi aynı ofiste tutan kör talihin çarkına da zıçıyorım. bietttııı
bu aralar libidom hiç olmadığı kadar gereksiz bir şekilde yüksek. bu durumdan hoşlanmıyorum. umarım bir an önce eski durgun halime geri dönerim.
yukarda nerdboy yazmış libidom yüksek diye. sen birde bana sor onu. uzunzamandır böyle olmamıştım. acayip azgınım. öyle böyle değil. kocayla seks hayatımız bitik. son 2 senedir 3 kez yapmışızdır. o da şehvetsiz tatsız tuzsuz odun gibi. evliliği açmaya da yanaşmıyor. ne bok yiyeceğimi bilmiyorum. çok mutsuzum lan.
bu dönem kime sorsam libidosu yüksek, gaylar arasında salgın galiba, çünkü benim de çok yüksek, bazen bir gecede sabaha kadar mastürbasyon yapıyorum. bu durum yalnızlıkla birleşince, "karşıma çıkan ilk erkekle evleneceğim" düşüncesindeyim. tek kriterim ereksiyon.
söylemiş olduğum ''gereksiz'' diye nitelendirdiğim bir yalanın bu kadar büyüyebileceğini düşünmemiştim...
6 senedir biriyle beraberim 4 senedir o kişiyle evliyim ama hala "we found love" rihanna duyunca kalbim hafiften başka biri için sancıyo. tam 8 sene oldu hala umrumda değil diyemedim adam için.
eksi sozlukte yazar olduktan sonra itiraf etmeliyim ki burayi terkettim, gerci uzunca bir sure eksiyi de terketmistim cunku hem psikolojik sorunlar, ustune maddi sikintilar derken allak bullak olan hayatimi yeni yeni toparliyorum diyebilirim. galiba iki ay daha disimi sikarsam gercekten duze cikabilecegim. ama nedense buraya hep bir ozlemle, hep bir sevincle geri dondum cunku burasi benim duygularimi paylasabildigim, acik acik yazabildigim ve benim icin yeri onemli, iyi ki tanimisim dedigim birkac insanla dolu ki irtibatimiz kopmus olsa bile benim icin yerleri ve ayisozlugun yeri hep farkli olarak kalacak.
seviyorum be seni ayi sozluk. keske daha aktif olabilsen ama bu halinle bile guzelsin biliyoruz sen de ben de bunu.
ve bir sey; benim burada tanistigim bir arkadasim vardi, dostum, sirdasim, kardesim gibi. eger bu girdiyi okursan ya da gorursen lutfen ama lutfen bana yaz ya da bir sekilde bana ulas. sana o kadar cok ulasmaya calistim ki, bagimiz oyle bi anda koptu ki. gidiyorum dedin ve gittin, ben halen daha sokunu atlamadim diyebilirim.
şu aralar acaip libidom yüksek.
fena azdım diyim.
hornet'te takılıyorum ama aradığım tarzda erkek te yok.
beni beğeneni ben beğenmem, benim beğendiğim de beni beğenmez.
fotolarda fotojenik olamıyorum.
halbuki dış görünüşüm ve vücudum çoğu türk erkeğinden daha iyi.
sportif, beyaz ve daha az tüylü.
aktif erkeklerin bayılacağı bir yumuşak tenim ve kokum da var.
daha önce bir kaç tanıştığım erkek böyle dedi çünkü..
mücevher gibi bedenim kapalı bir kutuda şu sıralar.
ne yapacağımı bilmiyorum.
zavallı biri gibiyim amk.
gay porno izlemekten gına geldi.
allah kimseyi böyle çaresiz eylemesin.
hornet kendinden tiksindirdi.
zaten birkaç takipçi sapığım var, hesap açtığım an mesaja başlıyorlar.
psikopat gibi sanki 7/24 hazırda bekliyorlar.
izmir gibi bir yerde koli kesemiyorum.
varlık içinde yokluk amk !
uzun zaman oldu bir erkeğin kollarına kendini teslim etmeyeli.
saçma bir şeyler yazarak sizi rahatsız ettiysem kusuruma bakmayın.
lakin bunu böyle rahatça yazabileceğim, anlatabilceeğim ne dostum var ne de başka bir platform..
edit : kimse üstüne alınmasın
sözlükteki yazarları çok merak ediyorum. tipleri, profilleri filan. hiç tanıdık kalmadığı için sanırım.
dark bear beni kovduktan sonra uzun süredir siteye girmiyordum. bugün canım giri yazmak istedi. annemin geçici bir sağlık sorunu nedeni ile kırıkkale'ye gitmek zorunda kaldım. çok sıkıcıydı. ben zaten yaşadığım kötü şeyler nedeniyle inanılmaz bunalımdaydım ve kendimi öldürme yolları arıyordum. yüksekten korktuğum için antalya'daki falezlerden atlamak istemedim. kırıkkale'deyken, bir filmde kadının boğazına kırık cam sapladığını gördüm ve içimde büyük bir sevinç oluştu. herkes uyuyunca mutfağa gittim ve bıçaklardan bıçak beğendim. boğazıma yakınlaştırdım ve bıçağın sivri tarafını hissettim. bıçağı boğazımdan çekmek istedim ancak kolayca çekemedim. derken, uzun süredir aramayan sormayan growlr arkadaşım mesaj attı ve buluşalım dedi. iyi değilim ben dedim ve "aaa yüksek lisansa başvursana" dedi. ben de antalya'ya gidince öğretim görevlisi ile konuştum ve güler yüzlülüğüne şaşırdım. çok tatlı bi adam. ama derken, iş arayıp bulamazken, son anda abim bana bir iş buldu. kararsızım, işi mi seçsem, yüksek lisansa mı girsem? aliexpress'ten karpuzlu şeyler seçmeye bayılıyorum.
insanları anlamaya çalışmaktan yorulduğumu anladığım 2019 un son günlerinde bu durumun sadece benden götürdüğünü farketmem 30 yaşımı buldu sanırım. o yüzden sadece kendimi düşünüp kendi kararlarım en doğru karar olduğunu ( edindiğim tecrübelerden) anlamış oldum
çok uzun süredir sözlüğü takip ediyorum aslında, arada bir herkesten gizli gizli okuyup zevk alırdım bu eylemimden. ama son 3 aydır açık açık okuyordum saklamadan bugünde cesaret edip kaydolabildim. bakalım ne kadar süre dayanacağız.
bir itiraf daha: uzun süredir görüştüğüm beyefendi ile 1 aydır resmen talihsizlikler üstüne talihsizlikler yüzünden görüşemiyoruz. kendisi başımdan savuşturduğumu düşünüyor ama lanet olası çok yoğun bir ay geçirdim. oysa onunla yanyana olmak için nelerimi vermezdim ki şuan...
yarın bu dönemki 982. sınavıma gireceğim, çığlık atmak üzereyim evde
ben bu çocuktan hoşlandım sanırım kendimi durduramıyorum onu anlamaya çalışıyorum bolca dinliyorum ve zaman geçirmek keyif veriyor bakalım sonumuz nolcak
çok güzel bir iki gün geçirdim, sevdiğim arkadaşlarımla kafamı dağıttım ve gerçekten çok güzeldi her şey ancak şu an o kadar yapayalnız hissediyorum ki kendimi, çığlık atarak ağlamak istiyorum
ilişkilerimde insanların bana yaptığı haksızlıkları kendime yediremiyorum, onları 2019'da bırakmalıyım belki de ancak gerçekten içim acıyor
bazı şeylerin kıymetini bilmediğimi de biliyorum ve henüz çok genç olduğumu da ancak çok yıprandım, bir senede on yaş yaşlandım
1 ay önce hayal edip kurguladığım hiç bir şeyi yapamadım bu "yılsonun da". yeni yıla girmek istediğim beyefendi son 3 gündür mesaj atmıyor bile, ben yazarsam kısa cevaplarla cevap verip kapatıyor konuyu. çok sinirimi bozuyor bu durum sözlük. sanırsam istemeden ona kendimi kaptırdım...
insanlara gereğinden fazla değer vermemem gerektiğini hep kendime söylüyorum ama bunu yapamıyorum. çok üstüne düşmek doğru değil normalde böyle de değilim belli kişiler hatta kişiye sanırım. şu sıra odak noktam kendisi iyi insan olduğu için mi yoksa eğlendiğim için mi kendisiyle bilmiyorum ama çok fazla ben ben ben ... o yüzden bu konuda değişmeliyim ve bunu en yakın zaman da yapmalıyım