(bkz: ayı sözlük yazarlarının en sevdiği seks pozisyonu)

moduma göre değişiyor:

o gün dilimi ağzından çıkarmak istemediğim biriyleysem ve partnerimin sakallarında saçlarında yüzünde parmaklarımı gezdirmek istiyorsam lotus pozisyonu

yorgun olduğum ancak sekse hayır diyemediğim zamanlarda scissors pozisyonu

sabah seksi için elbette ki spooning

random sekslerimde anvil

g-spotumun delice uyarılmasını istediğimde leapfrog

aktif olduğumda deckchair

yüzü beni sarmasa da sırf penisini beğendiğim için biriyle yatıyorsam basset hound veya jockey pozisyonu

hem g-spotumu deştirmek hem de sevgilimin yüzünü izlemek istediğimde, pasifken en sevdiğim pozisyonlardan olan flatiron pozisyonu

diye gider.

tabii dişime göre erkek bulamadığım için birini ya da ikisini seçmek zorunda kalıyorum pasifken. (bkz:genç pasifin dramı)
bazen aktiflik ya da en azından benim tarzımdaki aktiflik such a waste gibi geliyor, insan keşke kendi kendini fiziksel anlamda sikebilse.

(bkz:suspended congress)
tabi ben cillop gibiyim ama suspended congress yapacak adam bulamıyorum diye hayıflanacak kadar narsisist değilim.

basic bir orospu da değilim aslında ancak son birkaç gündür şunların hayaliyle yaşıyorum:

face to face or uzanmalı sarılmalı

entryleri okurken hiç bir terimi bilmediğimi fark ettim. ayrıca insanlığın doğasından ne kadar uzak olduğumu. sonrasında kendine gel bilsen ne fark eder dedim.
ayrıca 1’inci görseldeki adamın terliklerinin unutulmaması ve görsele eklenmesi hayran etti.

terimleri bilmeyen bir tek ben değilmişim, bunu görmek güzel.
favoriye gelirsek, herhalde hakimiyeti üzerimde hissettiğim, -belki de sadece- partnerimin zevk öznesi olduğum pozisyonlar denebilir.

(bkz: bend over)