ciwan

sözlüğün google temsilcisi.

edit: link gitmiş
açıklama: ayısözlük yazınca google aramada altta ciwan adı çıkıyordu vakti zamanında. sanırım istifa etmiş ciwan görevinden, artık çıkmıyor.
bir sure oncesine kadar ossuruktan teyyare bir nedenle kendisine kus oldugum sozluk yazari. kimseyle kus kalamadigim icin tabiki baris imzaladik. zati muhteremle en yakin zamanda delalim sarkisiyla halay cekip zilgit atmayi planliyorum. *
hepberabear(çilekeş anam) kızacak ama sevdim ben tutum yanii. her olaya cuk oturan bi laf buluyor sürekli. istiklal de yürürken insanlar hakkında yaptığı tespitlerle ve onlara kattığı muziplikle kahkahalar atmama vesile olmuş, kolundan çıkmak istemediğim müstakbel zengin kapatması inş.
nickine her rastladığımda aklıma kürt kökenli şarkıcı ciwan hacoyu getiren sözlük kişisi.
her şeyi geçtim; sırf nick seçimiyle bile takdirimi kazandığını söylemeden edemeyecem. bir gaflet anında seçmiş bulunduğum ve sözlükte artık peşim sıra beni takip edip, üzerimden atamayacağım nickimi görünce, "ulan" diyorum "sen de böyle bir şey seçseydin ya. gerok olabilirdi mesela. lost soul. peh!"

beni kendimden utandırdın adam. alacağın olsun.
"kız orospu, küçük orospu" diyişini özlediğim yazar. neyse ki dün bu özlemimi fazlasıyla giderdim. izmirli laik arkadaşlarım da çok sevdiler bu yazarı. kedi babası olmuş. en kısa zamanda sevmeye geleceğim yavrucakları.*
tavrı ve tarzıyla yapamadığı sukesin etnisitesiyle yapmaya çalışan beyaz kürt.

(bkz: fakir ama beyaz kürt )

lakin kendisi çok azimlidir. belinde filin kulağı gibi sarkan yanları gitmiş, taş gibi olmuştur.
kendisiyle ve eşi benzeri bulunmayan 7 cihanın bildiği beyi ile yanyana olmasak da aynı salonda azam ali konserine katılmıştık vakti zamanında. birbirimizi de tanımıyoruz fakat kendisini azam'ın hareketli bir şarkı söylediği an bildim. ciwan o an kendinden geçti ve beline zilli bir tül dolayıp alel acele kendini sahneye attı. orda hanginiz olsa onu bilirdiniz bizim çığırtkan ciwan olduğunu. şarkıyı sizlere söyleyeceğim öncesinde sahnede öyle bir an vardı ki anlatmam lazım hala gözümün önünde, şarkıda "eyvallaaaa.." dendiğinde ciwan ellerini yukarı doğru açıp kendini semazen zannedip dönmeye başlaması, bunu yaparken de durmak bilmeyen kalçası. hiç unutmadım.

azam ali/niyaz- tam e eshq

ölçülü gülümsemesi, ağırbaşlı konuşması, dingin duruşuyla pek tatlı bir yazar. sevgilisiyle her insan evladına kısmet olmayacak bir uyum ve yakışma yakalamışlar. gerçi bana "abla" dedi ama önemli değil. çocuk nereden bilsin benim büyüme özürlü olduğumu!
gençliğimi ve güzelliğimi kıskanan yazar. bir masal olsaydık ben pamuk prenses sen kötü kalpli kraliçe olurdun eminim. belki o bile olamazdın bilemiyorum yani. üzerimde sigara söndürmeye teşebbüs etti ayrıca. pek bir çirkef.
yeterince etnik kara ve kuru olmamasıyla beni hayal kırıklığına uğratmış yazar. üstelik gece boyu seviyesini koruması da çirkeflik görmeye gelenlerin hevesini kursağında bırakmıştır.
ihtiyaç listesi hazırlanırken başa yazılacaklardan. mübarek hep güldü, güldürdü iyiki tanımışım.. o kadar et kokusu, mangal kokusu, bir tutam et dedi; elinden tutan olmadı birdahakine barbekü yapacük *
sevinci hiç eksik olmasın.
hakkaten de nikinin anlamı gibi yakışıklı ve güzel girileri olan bir fanidir kendisi...
karakterinin de civanmert olduğunu düşünüyorum...
ne diyelim kapanış cümlesi olarak? allah sahibine ve sözlüğümüze bağışlasın!
konuşması olsun duruşu olsun içimi açan, uzun zamandır görmediğim ve tekrar bir araya gelmek istediğim aşırı sempatik sinir hücreli yazar. bir atraksiyon olsa da tekrardan bir araya gelsek.

aklımda onla ilgili "sen ilk kıvılcımı yolla ben buraları yakarım nan" şeyleri var tabi bir yazar arkadaşım olarak.*
bir türlü denk gelip oturup karşılıklı kahve içemediğim yazardır. iki farklı yakalarda oturmamızdan mıdır bilinmez, sözlükten ortak arkadaşlarımıza rağmen gelemedik bir türlü.. sanırım bizi yine bir azam ali konseri ortada buluşturacak.
kedilerle ilişkilerinin çetrefilli olmasını döktükleri tüylere bağlayan müstakbel ev erkeği. oysa ki eve atılan erkeklerin çeyizlerden özenle çıkarılmış sakız kokulu çarşaflarda bıraktıkları kılları dert eden yok; bu ne yaman çelişki demek istediğimdir.
yine bir tekyön çıkartmamda kendisiyle tanışma şerefine nail oldum. bara da gitmesem kimseyle tanışamayacam. malum zirvelere katılma konusunda sınıfta kalıyorum. ayaküstü muhabbet edebildik ama bu arada bile keyifli bir adam olduğu çok belli oluyor. daha çok karşılaşma dileğiyle *
sözlüğün bana kattığı en büyük değerlerden biri kendisi.haftaya sana misafir geleceğim bunu burdan duyuruyorum. sunumunu ona göre hazırla,seni burda rezil etmeyeyim.bu aralar ruyalarima girmeye başladın caanim.özledindin...
  • /
  • 4